Çelik Sektöründe 2017 - 49.Haftanın Öne Çıkanları
Çelik Sektöründe 2017 - 49.Haftanın Öne Çıkanları
EUROFER, Global
Forum’un Anlaşmaya Varmasından Memnuniyet Duyduğunu Açıkladı
Avrupa Çelik Derneği (EUROFER), bakanlık düzeyinde
gerçekleşen toplantıda çelik sektöründe kapasite fazlalığı üzerine Global
Forum’un ülkeler ve bölgelerin piyasayı tahrip eden teşvikleri ve diğer hükümet
desteklerinin kaldırılmasının yanı sıra kapasite azaltımı aşaması ile ilgili
veri ve bilgi paylaşımı hususunda anlaşmaya vardığını belirtti. EUROFER Genel
Direktörü Axel Eggert, ülkelerin daha önce çelik için olduğu kadar kapsamlı bir
politika geliştirmek amacıyla küresel seviyede birlikte çalışmadığını ve yasal
olarak bağlayıcılığı olmamasına rağmen anlaşmanın, DTÖ kurallarına aykırı olan
tüm piyasayı tahrip edici politika ve uygulamaları hedef alan önemli bir adım
olduğunu ifade etti. Çin’in oldukça yüksek seviyedeki kapasite fazlalığını
azaltmaya yönelik çabalarının takdir edildiğini, ancak bunların, hastalık
olarak nitelendirdiği hükümet destek planının bir göstergesi olduğunu dile
getiren Eggert, bu desteklerin kaldırılmaması halinde küresel çelik sanayiinde
önemli tahribatlar görülmeye devam edileceğine vurgu yaptı. ( TÇÜD, 04 Aralık
2017 )
Yılın Kapanmasına 1
Ay Kala Kardemir, 2016 Üretim Değerlerini Geride Bırakıp, Üretim Rekorları
Kırdı
Kardemir’in üretim değerleri ile ilgili Basın Bülteni’nde,
“Şirketimiz, yılın tamamlanmasına bir ay kala, Ocak-Kasım 2017 dönemi
itibariyle tüm üretim kalemlerinde rekor üretim seviyelerini yakalamıştır.
Geçtiğimiz yılı 2 milyon 173 bin ton sıvı çelik üretimi ile kapatan şirketimiz,
bu üretim rakamını yılın tamamlanmasına 1 ay kala aşmış ve Ocak-Kasım 2017
döneminde 2 milyon 188 bin ton Sıvı Çelik üretimi gerçekleştirmiştir. Yıl sonu
itibariyle şirketimiz sıvı çelik üretiminin 2 milyon 400 bin ton seviyesine
ulaşması beklenmektedir. 20 Karlılığımızı artırmak için katma değerli ürünlerin
üretim ve satışını önemli oranda artırıyoruz; Katma değerli ray-profil üretimi
geçtiğimiz yıl 360 bin ton iken, bu yılın OcakKasım döneminde bu üretim
rakamının üzerine çıkılmış ve 367 bin ton üretim gerçekleştirilmiştir. Yıl sonu
itibariyle bu haddehanemizdeki ray-profil üretiminin 400 bin tona ulaşması
beklenmektedir. Katma değerli çubuk kangal üretimi geçtiğimiz yıl 55 bin ton
iken, bu yılın 11 aylık döneminde 242 bin tona ulaşmıştır. Yıl sonu itibariyle
bu haddehanemizin 274 bin tonluk çubuk kangal üretimine ulaşılması
beklenmektedir. Artan üretimler, şirketimizin satış rakamlarında da kendisini
göstermiş, 2016 yılında 2 milyon 64 bin ton olan esas ürün satışı, bu yılın 11
aylık döneminde 2 milyon 127 bin tona ulaşmıştır. Yıl sonunda esas ürün
satışlarımızın 2 milyon 320 bin tonla rekor seviyeye ulaşması beklenmektedir.
Yılın kapatılmasına 1 ay kala ulaşılmış olan rekor üretimler nedeniyle tüm
çalışanlarımızı ayrı ayrı kutluyor ve teşekkür ediyoruz. Elde edilen sonuçların
tüm paydaşlarımız ve ülkemiz için hayırlı olmasını diliyoruz.” ifadelerine yer
verildi (Kardemir, 01 Aralık 2017 )
Ilva Kapanma Tehdidi
ile Karşı Karşıya Kalabilir
İtalya Ekonomik Kalkınma Bakanı Carlo Calenda’nın, bölge
adliye mahkemesinin ülkedeki iki üst düzey politikacının şikâyetini kabul
etmesi halinde İtalyan çelik üreticisi Ilva’nın kapatılabileceğini açıkladığı
haber veriliyor. Güney İtalya’daki Puglia Bölgesi Valisi Michele Emiliano ve
Ilva’nın en büyük tesisinin bulunduğu Taranto Belediye Başkanı Rinaldo
Melucci’nin, İtalyan hükümetinin ArcelorMittal’in Ilva’nın ileriye dönük ortak
devralınması için öne sürdüğü çevre planına yönelik onayını temyiz ettiği ifade
ediliyor. AB’nin daha önce Ilva’yı Taranto bölgesinde ciddi sağlık ve çevre
sorunlarına neden olmakla suçladığı, ancak hükümetin Ilva için teklifini kabul
ettiği ArcelorMittal başkanlığındaki AM Investco konsorsiyumunun çevre
temizliği fonu için 2 milyar € (2,37 milyar $) tutarından fazla taahhütte
bulunduğu kaydediliyor. Temyize cevaben Calenda’nın, AM Investco ve Ilva
işçilerini temsil eden İtalyan ticari birlikleri arasındaki görüşmeleri
dondurduğu bildiriliyor. Calenda’nın söz konusu husus ile ilgili olarak, Lecce
Bölge İdari Mahkemesi’nin (TAR) temyiz ile ilgili kararını beklerken Ilva
görüşmelerini dondurma kararı aldığını ve TAR’ın söz konusu temyizi kabul
etmesi halinde mevcut durumda Ilva’yı yöneten olağanüstü idarenin Ilva’yı
kapatmak zorunda kalacağını ifade ettiği aktarılıyor. Yatırım bankası
Jefferies’e göre, Ilva’nın piyasadan çıkması halinde yassı çelik fiyatlarının
yükselebileceğini, temyizin başarılı olması halinde Ilva’nın Taranto tesisinde
çelik üretiminin en azından geçici bir süreliğine durması gerekeceği ve bu
durumun ArcelorMittal’in söz konusu varlığı alım planlarını bozabileceğine
dikkat çektiği vurgulanıyor. Buna ek olarak Jefferies’in, Ilva’nın mevcut
durumda Avrupa yerli yassı çelik piyasasındaki payının % 6 olduğunu, Avrupa
yerli galvanizli çelik üretim piyasasında ise % 9 pay aldığını tahmin
ettiklerini ve söz konusu tonajın geçici süreliğine de olsa devre dışı
kalmasının çelik fiyatlarını destekleyeceğini dile getirdiği ifade ediliyor. 29
Kasım’da Güney Avrupa’da HRC fiyatlarının, fabrika çıkışı 500-520 €/ton
(593-616 $/ton) aralığında bulunduğu belirtiliyor. ( Metal Bulletin, 05 Aralık
2017 )
IREPAS: Küresel Uzun
Çelik Piyasasında Talep Artık Daha da İyi
Uluslararası İnşaat Demiri İhracatçıları ve Üreticileri
Birliği'nin (IREPAS) yayımladığı kısa vadeli görünüm raporuna göre, elektrot
arzındaki daralma ve diğer hammadde maliyetlerindeki artışla birlikte yükselen
üretim maliyetlerinden kaynaklanan fiyat artışlarının ardından küresel uzun
çelik piyasasında arz ve talebin hala dengeli olduğu görülüyor. İyi haber ise,
Çin’den yapılan ihracatın hala uluslararası piyasada baskı yaratmaktan uzak
olması sebebiyle talebin önceki aylara kıyasla çok daha iyi durumda olması.
Daha önemlisi ise, piyasa güveni. Çin’deki üretim kesintileri yüksek kalite
cevher ihtiyacını artırdı Çin’de ısınma sezonun başladığı 15 Kasım tarihinde
kış döneminde hava kirliliğini azaltmayı amaçlayan üretim kesintileri de
ülkenin bazı bölgelerinde uygulanmaya başladı. Bu kesintiler 15 Mart’a kadar
devam edecek. Düşen üretim oranlarıyla birlikte, üretimden alınan verimi
artırmak amacıyla yüksek kaliteli cevher kullanma ihtiyacı ortaya çıktı. IREPAS
raporunda, bu durumun demir cevheri fiyatlarını yukarı çektiği belirtildi.
Görünüm geçmiş yıllara göre daha parlak, alıcılar temkinli Uzun çelik
piyasasının oldukça istikrarlı seyrettiği ve ilk çeyrek için de iyi sinyaller
verdiği görülüyor. Hurda fiyatlarının yükselişte olduğu ve Çin’deki üretim
kesintileri ile çoğu ülkedeki olumlu talep sayesinde piyasa görünümünün geçmiş
yıllara göre daha parlak olduğu ifade ediliyor. Ancak tüm bu olumlu görünüme
rağmen, alıcıların oldukça temkinli davrandığı, artan maliyetlerin ise alıcıların
karar vermesini zorlaştırdığı gözleniyor.
Piyasa gelişmeleri yakından izlenmeli
Piyasa gelişmeleri yakından izlenmeli
Uygun fiyatlı elektrot bulunabilirliğinin ortadan kalktığı
belirtiliyor. Hurda fiyatlarının er ya da geç doğal seviyesini bulacağı, Orta
Doğu piyasasının hem tüketim hem üretim açısından baskı altında olduğu ve bu
şartlarda piyasadaki her gelişmenin yakından izlenmesi gerektiği bildiriliyor.
IREPAS, Avrupa’da marjların şimdiye kadar görülen en yüksek seviyelerde
bulunduğunu, bu yüzden fiyatlarda her an bir düzeltme görülebileceğini
belirtti. Çoğu üretici ocak ayı siparişlerini doldurdu, fiyatlar güçlü
seyrediyor 2018’e yönelik genel görünüm de olumlu. Çin’in resimden çıkması ve
dünya genelinde iyileşme gösteren ekonomik toparlanma çelik sektörü için de
iyileşen talep anlamına geliyor. Çoğu üreticinin ocak ayı üretimli
siparişlerini kapatmış olması da güçlü fiyatlara işaret ettiği için ayrıca önem
taşıyor.
Piyasa oyuncuları iyimser bir modda.
Çinli üreticiler resmin dışında kalmaya devam edecek Çinli
üreticilerin resmin dışında kalmaya devam edeceği düşünülüyor. Çin’deki yeni
elektrik ark ocaklı tesislerin üretiminin de azaltılmasının olasılık dâhilinde
olduğu belirtiliyor. Çin çelik sektörünün 2018 yılının mart ayına kadar 32
milyon mt küçülmesi ve bu kapasitenin çoğunluğunun kütükten oluşması
bekleniyor. IREPAS’a göre, eritme faaliyetlerinin azalması da, haddeciler daha
az iş yapacağı için piyasaya güçlü sinyaller gönderiyor.
Likidite bulunurluğu piyasayı destekliyor
Çelik üreticileri mevcut durumda düşük faiz oranlarıyla
finansman elde edebildiği için likidite bulunurluğu piyasayı destekleyen bir
diğer etmen olarak öne çıkıyor. ABD yerel çelik fiyatları ithalat tehdidi
algısı nedeniyle olması gerekenden daha düşük ABD’de, yaklaşan yılsonu ve kış
aylarında yavaşlayan inşaat faaliyetleri göz önüne alındığında talebin aşağı
yukarı değişiklik göstermediği bildiriliyor. ABD’deki servis merkezlerinin
birkaç ay önce stoklarını düşürdüğü, şimdi de yerel üreticilerin piyasada arz
sıkıntısı yaşandığı düşüncesinde olduğu görülüyor. Yine de, ABD yerel uzun
çelik fiyatlarının, yaratılan ithal ürün tehdidi algısından dolayı olması
gerekenin çok altında kaldığı ifade ediliyor. ABD’de iç piyasa satış
fiyatlarının ithal fiyatların altında ya da aynı seviyelerde olduğu, bu yüzden
de özellikle önümüzdeki üç ya da dört ay için ithal ürün satışını zorlaştırdığı
bildiriliyor. 232. Madde soruşturmasının yarattığı belirsizlik düşünüldüğünde
ithalatçılar ve distribütörler için piyasa şartlarının pek iç açıcı olmadığı
ortada. AB bölgesi istikrarlı AB bölgesinin istikrarlı büyümesine devam ettiği
ve güçlü avronun uluslararası çelik piyasası için olumlu bir işaret olduğu
belirtiliyor.
Sanayi üretiminde devam eden yükseliş çelik talebini artırdı
Sanayi üretiminde devam eden yükseliş dünya genelinde çelik
talebini ve çelik üreticilerin hurda talebini artırdı. Hurda talebinin
önümüzdeki dönem yüksek olması beklenirken, uluslararası piyasada başlıca çelik
üreticileri, maliyet artışını telafi etmek için hurda ve mamul arasındaki fiyat
farkının 200$/mt’un üzerinde olması gerektiğini ifade ediyor. Güçlü rekabet
tüccarların marjını baskılarken, ticaretteki bölgeselleşme devam ediyor
Dördüncü çeyrekte piyasada rekabet tüccarlar için zorlu olurken, marjları da
etkilendi. Öte yandan, rekabetin normal seviyelere indiği ve önceye oranla çok
daha az olduğu belirtildi. Ticarette 2016 yılında başlayan bölgeselleşmenin
halen devam ettiği aktarılırken, navlun oranlarındaki artışın uzun mesafeli
sevkiyatları zora soktuğu gözleniyor.
Artan hurda fiyatları ve ABD’de vergi kesintileri mamul
fiyatlarında sıçramalara neden olabilir
Piyasanın bazı bölgeler hariç çoğunlukla istikrarlı
seyrettiği ve özellikle artan hurda fiyatları ile ABD’deki vergi kesintileri
nedeniyle uzun çelik fiyatlarında sıçramalar görülebileceği belirtiliyor.
IREPAS raporunda, önümüzdeki çeyreğe ilişkin görünümün 232. Madde
soruşturmasının yarattığı belirsizlik dışında iyi olduğu ifade edildi. İlk
çeyrek önceki çeyreğe oranla iyi sinyaller veriyor Çin’deki üretim kesintileri
mamul fiyatlarını yukarı çekmeye devam etmesi beklenirken ihracat piyasalarına
verilecek çelik hacmi de azalıyor. 2018’in ilk çeyreğinde Çin çelik ihracatının
tamamen bitebileceği düşünülüyor. Öte yandan, elektrot bulunabilirliğindeki
sorunların elektrik ark ocaklı üreticilerin üretimlerini sınırlayacağı aşikâr.
Özetle 2018’in ilk çeyreği 2017 yılının son çeyreğine kıyasla daha iyi geçeceğe
benziyor. ( SteelOrbis, 04 Aralık 2017 )
Hebei Iron and Steel
Group BRESCO Projesini Başlattı
Çinli çelik devi Hebei Iron and Steel Group (HBIS), Pekin’de
düzenlenen 8. Uluslararası Sermaye Konferansı’nda, 2015 yılında devraldığı
İsviçre merkezli Duferco International Trade Holding'in stratejik dönüşümünün
uygulanacağı BRESCO projesini resmi olarak başlattığını duyurdu. BRESCO
projesi, HBIS ve Duferco'nun çelik üretimi, pazarlama, finansal hizmetler ve
uluslararası operasyonlarda sahip olduğu kapsamlı avantajları bir araya
getirerek, Duferco'yu, özellikle Tek Kuşak Tek Yol bölgesinde gelişime
odaklanarak, enerji ve emtia sektöründe önde gelen bir tüccar ve üretici olarak
inşa edecek. Plana göre, Duferco'nun yıllık faaliyet geliri 10 yıl içerisinde 6
milyar $’dan 200 milyar $’a yükselecek. BRESCO projesinin merkezi ise hem Çinli
hem de Çinli olmayan yöneticileri de içeren üst düzey bir uluslararası yönetim
kuruluyla birlikte Pekin ve İsviçre'de olacak. ( SteelOrbis, 06 Aralık 2017 )
AHMSA Meksika’da 400
Milyon $ Yatırım Yapmayı Planlıyor
Meksikalı entegre çelik üreticisi Altos Hornos de Mexico’nun
(AHMSA) önümüzdeki birkaç yıl içinde 400 milyon $ yatırım yapacağı
bildiriliyor. Yatırımların 2018 yılında başlaması ve Meksika’da kurulacak
vasıflı çelik tesisini de kapsaması bekleniyor. Şirket ayrıca, Meksika
borsasına tekrar kote olma planlarını da doğruladı. Şirketten yapılan
açıklamada borsaya yeniden kote olma işleminin önümüzdeki yıl mart ya da nisan
aylarında gerçekleşeceği belirtildi. ( SteelOrbis, 06 Aralık 2017 )
Çin, Çelik Boru
Üretimine Sınır Getiriyor
Çin’in, 2020 yılının sonuna kadar çelik boru üretim
kapasitesini sınırlandırarak yılda 100 milyon ton seviyesinin altında tutmayı
hedeflediği duyuruluyor. Dikişli ve kaynaklı borunun üst sınırının sırasıyla
yılda 28 milyon ton ve yılda 72 milyon ton seviyesinde belirlendiği, 2010-2015
döneminde Çin’in boru üretiminin, yıllık ortalama % 11,6 oranında artışla 56,73
milyon tondan 98,27 milyon tona sıçradığı ifade ediliyor. Çin’in boru
üretiminin, hızla büyüyen petrol ve doğalgaz sondajı ve üretimi, inşaat,
elektrik mühendisliği ve makine sektörlerine yönelik olduğu, 2015 yılında
ülkede 28,58 milyon ton dikişsiz boru ve 69,7 milyon ton kaynaklı boru
üretiminin gerçekleştiği, söz konusu üretim miktarlarının küresel üretimin
sırasıyla % 69 ve %55’ini teşkil ettiği kaydediliyor. China Securities ‘in
raporuna göre, özellikle dikişsiz boru üreticileri için boru sanayiindeki
kapasite fazlalığı sorununun iç piyasa ve global piyasalarda düşen talep
nedeniyle daha da kötüleştiği, bu nedenle Çin’in, yüksek kalite çelik boru
üretebilecek başlıca 3-5 tane boru firması kurmayı planladığı belirtiliyor.
Hükümetin, ayrıca başlıca üreticileri ulusal standartlar ve enerji tasarrufu
standartlarına uymaya yönelttiği bildiriliyor. ( Kallanish, 07 Aralık 2017 )
Taranto, Ilva’nın
Çevre Planına Yönelik Temyizi Geri Çekecek
İtalyan yetkililerin, Ilva’nın çevre planına itiraza yönelik
fikirlerini değiştirdikleri, böylece Ilva’nın ArcelorMittal tarafından satın
alınması ile ilgili görüşmelerin önünün açıldığı duyuruluyor. İtalya Ekonomik
Kalkınma Bakanı ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından Taranto Belediye
Başkanı’nın, Çevre, Kara ve Deniz Bakanlığı’nın 29 Eylül tarihinde Ilva’nın
yeni çevre planına onay vermesine yönelik temyizini geri çekmeye hazır olduğunu
belirttiği ifade ediliyor. Aynı zamanda, hükümet, birlikler ve ArcelorMittal’in
çevre planı ile ilgili olarak yuvarlak masa görüşmeleri başlatmaları yönünde
karar alındığı bildiriliyor. Başvuruda bulunan tarafların, 2023 yılına kadar
bitmeyecek olan çevre planının zamanlamasından endişe duydukları belirtiliyor.
Ilva’nın satın alınması ile görüşmelerin devam edilmesi kararının, İtalya çelik
piyasasının, farklı engellere rağmen anlaşmanın planlandığı gibi devam edeceği
yönündeki beklentilerini haklı çıkardığı aktarılıyor. ( Metal Expert, 07 Aralık
2017 )
'Galvalume'u Beyaz
Eşyada İlk Kullanan Marka Arçelik Oldu
Türkiye'nin yüzde 100 yerli sermayeli ilk yassı mamul
üreticisi Tezcan'ın yeni ürünü galvalume, piyasaya çıktığı ilk yılda büyük ilgi
ile karşılandı. Kullanıcılarına dayanıklılık ve maliyet açısından önemli
avantaj sağlayan ürünü Türkiye'de ilk kullanan beyaz eşya markası Arçelik oldu.
Tezcan Direktörü Asiye Ay Çelik, geçen yıl yaptığı ürün yatırımı ile iç pazarı
Türkiye için bir ilk olan Galvalume ile buluşturarak, bu yıl yeni ürünü daha
geniş kitle ve sektörlere anlatma çalışmalarına ağırlık verdiklerini dile
getirdi. Çelik, "Kaplamasında içerdiği yüzde 55 alüminyum ile yüksek
korozyon direncine sahip ve daha ekonomik olan 'galvalume'u ülkemizde de
kullanımı yüksek bir malzeme haline getirme hedefiyle çalışmalarını sürdüren
marka, emeklerinin karşılığını toplamaya başladı. Kullanıcılarına dayanıklılık
ve maliyet açısında büyük avantaj sağlayan Galvalume'u Türkiye'de ilk kullanan
beyaz eşya markası Arçelik oldu. Ürünü ısıl etkilere karşı olan dayanıklılığı
ve korozif direnci nedeniyle tercih eden Arçelik, Galvalume'u çalışma yapısı
itibariyle hem nemli hem de sıcak bir ortama sahip kurutma makinesinde
kullanmaya başladı" diye konuştu. Beyaz eşya sektörüne avantaj sağlıyor
Galvalume'un beyaz eşya sektörüne büyük avantajlar sağlayacağını dile getiren Çelik,
"Galvalume sahip olduğu yüksek korozyon direnci sebebiyle beyaz eşya
içinde kullanılan tüm parçalarda uygulanabiliyor. Galvalume'u buzdolabı,
çamaşır ve bulaşık makinesi gibi diğer ürün gruplarında da tercih edilen bir
hammadde haline getirmeyi planlıyoruz" dedi. Galvalume'un büyük ilgi
gördüğünü sözlerine ekleyen Çelik, "Kaplamanın içeriğinde birbirine yakın
oranlarda bulunan alüminyum ve çinko sayesinde yüksek korozyon dayanımına sahip
olan galvalume'u, ekonomik olmasının da getirdiği avantajla büyük ilgi görmeye
başladı. Tıpkı dünyada olduğu gibi ülkemizde de başta beyaz eşya olmak üzere
tüm sektörlerde kullanımı yüksek bir malzeme haline getirmek için
çalışıyoruz" ifadelerini kullandı. ( Dünya, 07 Aralık 2017 )
Yorumlar
Yorum Gönder