Çelik Sektöründe 2016-31. Hafta’nın Öne Çıkanları

Çelik Sektöründe 2016-31. Hafta’nın Öne Çıkanları

“Avrupa Çelik Sanayii, Çin’e Müdahale Edilmediği Takdirde Çöküntüye Uğrar”

Avrupa Birliği Çalışma Grubu Başkanı’nın, Çin’in AB pazarına damping yapmasına resmen müdahale edilmediği ve sektörü canlandıracak önlemler alınmadığı takdirde, Avrupa çelik sanayinin çöküntüye uğrayacağını belirttiği ifade ediliyor. AB’de işverenler, işçiler ve diğer grupların bir araya geldiği resmi danışma komitesi olan, Avrupa Ekonomik & Sosyal Komitesi’nde (EESC) yaptığı konuşmada Mihai Ivascu’nun, çelik sektörünün acil müdahaleye ihtiyacı olduğunu, aksi takdirde çökeceğini dile getirdiği rapor ediliyor. Ivascu’nun aynı zamanda birbiriyle bağlantılı olan ve EESC Komite üyesi Andrés Barceló Delgado’nun kaleme aldığı ve Komite’nin oy çokluğu ile kabul ettiği, “ Çin’e Piyasa Ekonomisi Statüsü Verilmesinin, Kilit Sanayilere Olası Etkileri” ve “Çelik: Avrupa’da İstihdam ve Büyümenin Sürdürülmesi” isimli raporları baz alarak konuşma yaptığı belirtiliyor. Komite’nin, Çin’e piyasa ekonomisi statüsü verilmemesi gerektiği mesajını yinelediği kaydediliyor. 
( SteelFirst, 18 Temmuz 2016 )

Hindistan Otomobil Üretiminde Galvanizli Çelik Kullanımını Zorunlu Yapmayı Planlıyor

Hindistan hükümetinden üst düzey bir yetkilinin yaptığı açıklamaya göre, Hindistan Standartlar Bürosu (BIS), otomobil üretiminde galvanizli çelik kullanımını zorunlu hale getirmek amacıyla otomobil üretiminde kullanılan çelik standartlarını değerlendirmek için birçok sanayi grubuyla iş birliği yapıyor. Hükümet yetkilisi, Hindistan’daki otomobil üreticilerinin yalnızca %20’sinin sadece ihracat piyasaları için yaptıkları üretimde galvanizli çelik kullandıklarını açıkladı. Yetkili, otomobil üreticilerinin galvanizli çelik kullanmasının zorunlu hale getirilmesiyle otomobillerin korozyona daha dayanıklı hale geleceğini, ana gövdesinin hafifleyeceğini ve otomobillerde yakıt tasarrufu sağlanacağını belirtti. Ancak hükümet yetkilisi, otomobil üretiminde galvanizli çelik kullanımının BIS standartlarına dahil edilmeden önce, iç piyasada söz konusu hammaddenin bulunabilirliğinin, ithalat gerekliliklerinin ve otomobil şirketleri için maliyetinin ne olacağının hükümet tarafından değerlendirileceğini vurguladı. ( SteelOrbis, 18 Temmuz 2016 )

Galva Metal, Romanya’ya Yeni Tesis Kurmayı Hedefliyor

Galvaniz ve boyalı sac ürünlerinde uzmanlaşmış bir çelik servis merkezi ve dış ticaret firması olan Galva Metal, ikinci boy kesme hattını 2017 yılının ilk aylarında devreye alacak, şirket ayrıca Romanya'da yeni fabrika kuracak. Tesiste sürekli bir modernizasyon ile verim artırıcı ve maliyet düşürücü proje çalışmaları yaptıklarını ifade eden Galva Metal Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Kısacıkoğlu, mevcut 3 adet dilme hattında da ciddi oranda yenileme yaparak, kapasite ve kaliteyi geliştirdiklerini söyledi. Hem iç piyasada hem de ihracat piyasalarında sürekli hedefler peşinde olduklarını dile getiren Kısacıkoğlu, Romanya’ya yeni bir tesis kurmak istediklerini de ifade etti.

 Kocaeli’de bir çelik servis merkezi ile Romanya’da bir depoları olduğunu dile getiren Kısacıkoğlu, "80’den fazla ülke ile ticaretimiz var. Geçen senelerde Türkiye’nin ilk bin ihracatçısı arasına girdik. Türkiye’nin en hızlı büyüyen 48. Firması ödülünü aldık. 2013 yılında Alman galvanizli sac üreticisi Wuppermann ile ortaklık yaptık. İki firmanın karşılıklı menfaatleri ve Türkiye’de büyüme isteği paralelinde de firmamıza yüzde 35 oranında ortak oldular. Ortağımızdan özellikle Türkiye’de üretilmeyen ebat ve kalitedeki sacları getiriyoruz” ifadelerini kullandı. Wuppermann ile ortaklık süreci Wuppermann Group ile ortaklık süreçlerine ilişkin de açıklamalarda bulunan Kısacıkoğlu ,şirketlerin işbirliğinin 2011 yılında birlikte çalışmak için ortak yol bulunması ile başladığını söyledi.

Sonrasında Türkiye’deki temsilcilikleri olmak istediklerini ifade eden Kısacıkoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir yıllığına yapılan bir sözleşmeydi ve uzattık. Daha sonra ortaklık teklifi geldi. Wuppermann Grubu, Leverkusen, Almanya’da merkez ofisi olan bir aile işletmesi. 140 yılı aşkın süredir çelik işleme sektöründe başarıyla faaliyet gösteriyor. Ürün portföyü; galvanizli saclar, zinc-magnezyum, borulardan oluşmaktadır. Avrupa’da 10 üretim tesisine ve bin 300 çalışana sahip olan Wuppermann Group ile ortaklığımızın bize büyük katkıları olacağına inanıyorum. Wuppermann ile yanımızda güçlü ve sağlam bir partner kazanıyoruz. Birlikte Türk pazarındaki konumumuzu daha da geliştirip büyümeye devam edeceğiz. Bütün bunlara ek olarak Wuppermann’ın Macaristan’da kurulumunu tamamlamak üzere olduğu yeni üretim hattıyla birlikte kalite ve tonaj artımı söz konusu olacak ve dolayısıyla Galva Metal olarak biz de bundan en iyi şekilde yararlanmış olacağız.” 
( Dünya, 18 Temmuz 2016 )

Çin, Çelik Sanayiinde Yabancı Yatırımı Teşvik Ediyor

Çin hükümetinin, serbest ticaret bölgelerinde yabancı yatırım kısıtlamalarını gevşetme kararını açıkladığı kaydediliyor. Sözkonusu durumun, yabancı firmaların Çin’in dört bölgesinde (Şanghay, Tianjin belediyeleri ve Goangdong, Fujian eyaletleri) tamamen kendilerine ait çelik fabrikaları olmasına müsaade edeceği, ayrıca yatırım teşvikinin yabancı yatırımcıların Çin’de yerleşik tesislerin hisselerini satın almalarına ve yeni üretim tesisi kurmalarına olanak sağlayacağı haber veriliyor. Piyasa oyuncularının, yabancı yatırım teşviki ile ilgili yeni politikanın, Çin’in yılın ikinci yarısında piyasa ekonomisi statüsüne yükseltilmesi ile doğrudan bağlantılı olduğu düşündükleri rapor ediliyor. (Metal Expert, 20 Temmuz 2016 )

Eurofer: Çin’in Çelik Kapasite Fazalığını Azaltması, Piyasa Ekonomisi Statüsü İçin Yeterli Değil

20 Temmuz tarihinde Avrupa Çelik Derneği Eurofer’in, Çin’in kapasite fazlalığını azaltmasının, tek başına piyasa ekonomisi statüsüne hak kazanmasına yetmediğini açıkladığı kaydediliyor. Çarşamba günü Avrupa Komisyonu’nun, Çin’in DTÖ katılım anlaşması gereğince piyasa ekonomisi statüsüne yükseltilmesi talebini nasıl değerlendirecekleri ile ilgili bir görüş alışverişi toplantısı düzenlediği, söz konusu tartışmanın, geçtiğimiz hafta gerçekleşen ve yetkililerin çelik kapasite fazlalığının azaltılması ile piyasa ekonomisi statüsünün yakından ilişkilendirildiği AB-Çin zirvesinin ardından yapıldığı rapor ediliyor. Eurofer Genel Direktörü Axel Eggert’in, kapasite fazlalığının Çin’e piyasa ekonomisi statüsü verilmesiyle ilişkilendirilmemesi gerektiğini ve her iki hususun da birbirlerinden bağımsız kavramlar olduğunu belirttiği, ayrıca Çin’e piyasa ekonomisi statüsünün erken verilmesi durumunda, Çinli üreticilerin haksız bir üstünlüğe sahip olacağının altını çizdiği, ayrıca AB’nin 5 piyasa ekonomisi kriterine de uymadığı sürece, Çin’e piyasa ekonomisi statüsünün verilmemesi gerektiğini dile getirdiği haber veriliyor. Ekonomide takasın ortadan kalkması, hükümetin kaynakların tahsisinde ve firmaların kararlarında söz sahibi olmaması, şeffaf ve adil şirket yasasının oluşturulması, işlevsel bir eşya hukunun yanı sıra, devletten bağımsız bir mali sektör yapısının bulunmaması gibi unsurların, piyasa ekonomisi kriterlerine aykırı olduğu ve Çin’in bu kriterlerden sadece birisine uyduğu belirtiliyor. (SteelFirst, 21 Temmuz 2016 )

Hindistan, G20’nin Çelik Kapasite Fazlalığını Azaltma Hamlesini Destekleyecek Mi?

Hindistan’ın, G20’nin çelik kapasite fazlalığını ve devlet teşvikini azaltma hamlesini desteklemeye karar verdiği, ancak söz konusu kararın alınması durumunda, hükümetin yerli çelik sanayiinin minimum ithalat fiyatı adı altındaki devlet desteğinden yararlanmasına engel olmasından endişe duyduğu rapor ediliyor. Hintli bir yetkilinin, Çin’in kapasite fazlalığından Hindistan’ın de zarar görmesinden dolayı, beyannamede belirtilen hususlara karşı çıkmadıklarını, ancak gelişmekte olan ülkelerin kapasitesini olumsuz yönde etkilemesi durumunda, alınan kararlara OECD’de itiraz edilebileceğini açıkladığı kaydediliyor. ( SteelGuru, 21 Temmuz 2016 )

Hindistan Hükümeti, SAIL’in Zarar Eden Tesislerindeki Hisseleri Satacak

Hindistan hükümetinin, devlet güdümündeki Steel Authority of India Limited’in (SAIL) zarar eden Salem Steel Plant (SSP) ve Visvesvaraya Iron and Steel Plant (VISL) tesislerindeki hisselerden bazılarını satmayı planladığı, sözkonusu kararın SAIL’in teçhizatlarını yenileyerek, firmanın mali durumunu düzeltme amacı güttüğü rapor ediliyor. Hindistan hükümetinin, SAIL’in hisselerinin bir bölümünü satma niyetlerini duyurduğu, hisse satışının tesislerin kârını artırmasına ve mali durumunu güçlendirmesine yardımcı olacağı bildiriliyor. Çelik Bakanı Aruna Sundararajan’ın, sözkonusu hususta görüşmelerin yapılmakta olmasından dolayı yorum yapmak için henüz erken olduğunu ve her iki tesisin de hisselerin tamamının satılmasının ihtimal dâhilinde bulunmadığını, ayrıca hisse satışının temel amacının tesislerin kârlılığını artırmak olduğunu açıkladığı kaydediliyor. 2016 mali yılında, SSP ve VISL’in net zararının SAIL’in toplam zararının %15’ini oluşturduğu ve sırasıyla 52 milyon dolar ve 18 milyon dolara ulaştığı bildiriliyor. ( Metal Expert, 22 Temmuz 2016 )

Çin, Çelik Sanayiindeki Emisyonların Üçte İkisini Azalttı

Çin Metalürji Sanayii Planlama & Kalkınma Enstitüsü’nün yayımladığı rapora göre, 2005-2015 yılları arasında Çin çelik sanayiinin istenmeyen emisyonların üçte ikisini azalttığı ifade ediliyor. Arz yanlı yapısal reformların, Çin’in en büyük sorunlarından biri olan çevre kalitesini yükseltmek için büyük bir fırsat olduğu vurgulanıyor. Baca gazı kükürt arıtma sistemlerinin kurulması ve fazla gazın geri kazanımıyla birlikte sülfür dioksit salınımının (emisyon) 3 kg/tondan 0.85 kg/tona düştüğü, ayrıca parça madde emisyonunun da on yıl içinde 2 kg/tondan 0.85 kg/tona gerilediği kaydediliyor. Buna ek olarak, çelik sanayiinde atık su oluşumunun 0.8 metre küpe kadar düştüğü, bazı bölgelerde katı çevre koruma yasalarından dolayı atık su oluşumunun neredeyse sıfıra indiği belirtiliyor. Yeni çevre yasalarının, yasa dışı yollardan çevre kirleten firmaların sebep oldukları zararı maddi olarak karşılamalarını gerektirdiği haber veriliyor. ( Kallanish, 22 Temmuz 2016 )


( TÇÜD Günlük Bültenleri’nde yer alan, bir önceki haftanın gelişmelerinden derlenmektedir. )
www.muctebabekcan.com


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ülkemiz Demir Çelik Sektöründe Sonu Hazin Biten Bir Proje - Sivas Demir Çelik ( Sidemir )

ÜÇÜNCÜ BEŞ YILLIK KALKINMA PLANI 1973 - 1977 DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜ

DÖRDÜNCÜ BEŞ YILLIK KALKINMA PLANI 1979-1983 DEMİR ÇELİK SANAYİİ