Çelik Sektöründe 2024 - 01. Haftanın Öne Çıkanları

Çelik Sektöründe 2024 - 01. Haftanın Öne Çıkanları


HyRESP: Çin'in Yeşil Çelik Üretiminde Kilometre Taşı

2023'ün sonlarına doğru Çinli Baowu'nun, karbondan arındırma yolculuğunda bir başka atılım yaptığını duyurduğu; Guangdong eyaleti Zhanjiang'da 1 milyon tonluk hidrojen bazlı bir şaft fırınının ateşlendiği ve işletmeye alındığı ifade ediliyor. Bu proje, orijinal olarak Baowu tarafından geliştirilmiş ve yeşil çelik üretimi için dünyadaki ilk teknoloji olan “Hidrojen İndirgeme Elektrik Ocağı (HyRESP)” teknolojisini benimsiyor. Bu pilot projenin, 500 kilometrekarelik bir ormanın yeniden kazanılmasına eşdeğer nitelikteki geleneksel yüksek fırınlı demir üretim prosesine kıyasla karbondioksit emisyonlarını yılda 500.000 tondan fazla azaltması bekleniyor. En büyük çelik üreticisi ülke olan Çin, çevre dostu teknolojilerin geliştirilmesi alanında da çok önemli bir rol oynuyor. HyRESP'in başarılı operasyonu yalnızca Çin'in yeşil dönüşüme olan bağlılığını sağlamlaştırmakla kalmıyor, aynı zamanda dünya çapındaki çelik endüstrisi için ilham verici bir örnek oluşturuyor. ( Yieh, 04 Ocak 2024 )

Hindistan, Çelik Üretimindeki Emisyonları Azaltmak İçin Japon İttifakı Arıyor

Hindistan Çelik Bakanlığı, çelik endüstrisindeki karbon emisyonlarıyla mücadele etmek amacıyla Japonya ile stratejik işbirlikleri kurma planları yapıyor.   Bu ittifak, çelik üretim süreçlerini dönüştürmeyi hedefleyen iki önemli projede Japon kuruluşlarından finansman sağlamayı amaçlamaktadır. Hindistan'ın çelik sektörü, demir cevheri ve kömür gibi geleneksel hammadde kaynaklarına olan bağımlılığı nedeniyle aşırı karbon emisyonlarıyla mücadele etmektedir. Bu çerçevede, Hindistan, çelik ithalatındaki artışa yanıt olarak örneğin hurda gibi alternatif kaynakların kullanımını özendirmektedir. Özellikle Çin'den artan çelik ithalatına yanıt olarak, %8-12 arasında değişen ithalat vergileri uygulamak da dahil olmak üzere koruyucu önlemler uygulamaya koydu. Tahminler, Hindistan'ın 2026 yılına kadar metalürjik kömürün ana ithalatçısı olma yolunda ilerlediğini gösteriyor. Japon teknolojilerinin entegrasyonunun CO₂ emisyonlarında önemli bir azalmaya yol açması bekleniyor. Bu teknolojiler, kok kömürünün hidrojenle değiştirilmesine ve Karbon Yakalama, Kullanım ve Depolama (CCUS) teknolojilerinin entegre edilmesine yönelik girişimleri içeriyor. Nippon Steel'in 'Super COURSE 50' projesi, CO₂ emisyonlarında %22'lik bir azalma olduğunu ortaya koyuyor ve 2023 yılına kadar ilave %30'luk bir azalma hedefliyor Hindistan'ın hedefi, daha sürdürülebilir bir küresel girişimlere uyum sağlayarak 2030 yılına kadar emisyonlarda %45'lik bir azalma elde etmektir. SCOPE 21 projesi, gelişmiş kok yapım tekniklerine odaklanıyor ve üretkenliği artırmak için koklaşamaz kömürün kullanımını teşvik ediyor. Hindistan'ın çelik endüstrisi parametrelerinin küresel kriterlerin gerisinde kalmasına rağmen, bu durum büyüme ve uluslararası standartlara uyum için fırsatlar sunuyor. Hindistan'ın emisyon azaltma taahhüdü, 2030 yılına kadar 1.500 GW'lık fosil olmayan yakıt enerjisine doğru önemli bir geçişi içeriyor; yenilenebilir enerjinin çelik üretimine entegrasyonunu vurguluyor ve 5 milyon metrik ton yeşil hidrojen üretmeyi amaçlıyor. ( SteelRadar, 04 Ocak 2024 )

Karbonsuz Gelecek İçin Çelik İnovasyonu!

Profesör Olaf Deutschmann liderliğindeki araştırma ekibi, çelik üretim endüstrisinde devrim niteliğinde bir hidrojen teknolojisi geliştirerek CO2 emisyonlarını azaltmayı hedefliyor.  KIT Kimyasal Teknoloji ve Polimer Kimyası Enstitüsü'nden (ITCP) Profesör Olaf Deutschmann önderliğindeki araştırma ekibi, çelik üretim endüstrisinde devrim niteliğinde bir gelişme sağladı. Yeni geliştirilen hidrojen teknolojisi, çelik şirketlerinin karbon ayak izini azaltma potansiyeli taşıyor ve küresel iklim değişikliği mücadelesine önemli bir katkı sunması bekleniyor. Deutschmann'ın, bu çığır açan teknolojinin dünya genelinde çelik şirketleri tarafından benimsenmesinin uzun zaman alabileceğini ifade ettiği bildirilirken, mevcut iklim krizi karşısında hızlı ve etkili eylemlere ihtiyaç olduğunu vurguladı. Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü (KIT) ve SMS Group araştırmacıları, yüksek fırın teknolojisinin modernize edilmesine dayanan bu yeni sürecin, orta düzey yatırımlar ile karbon ayak izini %2-%4 oranında azaltma potansiyeline sahip olduğu belirlendi. Geleneksel tesisler için de uygun maliyetli olan bu teknoloji, küresel bağlamda CO2 emisyonlarını düşürmeye yönelik umut verici bir çözüm sunuyor. Çelik üretim süreçlerini modernize ederek, çevre dostu yaklaşımlarla endüstriyel sürdürülebilirliği artırmak, araştırma ekibinin öncelikli hedefleri arasında yer alıyor. ( SteelRadar, 04 Ocak 2024 )

Çelik Sanayiinin Karbondan Arındırılması, Yeşil Hidrojen Maliyetinin Azaltılmasını Gerektiriyor

Çelik sektörünün karbonsuzlaştırılmasının, 2024 yılında da ana tema olmaya devam edeceği ve rekabetçi fiyatlarla yeterli miktarda temiz hidrojen ve yenilenebilir enerji tedarikinin bu süreçte hayati önem taşıyacağı belirtiliyor.  Mevcut hidrojen fiyatlarının, kg başına 5 € civarında bulunduğu, ancak çelik üretimi için ticari olarak uygun hale gelebilmeleri için bu fiyatların çok daha düşük olması gerektiği aktarılıyor. Hidrojen ve yeşil enerji kullanma planları önemli yatırımlar gerektiriyor. Piyasa katılımcılarına göre bunların çelik üretim sürecinde uygulanmasının maliyetleri artırabileceği, ayrıca 2024 yılının ekonomik koşullarının da bilinmediği ifade ediliyor. Özellikle Avrupa'nın fosil yakıt kullanmadan elektrik üretimi yapması gerekiyor. Bununla birlikte, yeşil hidrojen üretmek için büyük ölçekli elektrolizin, önemli miktarda hidrojen gerektirdiği rapor ediliyor. Bu nedenle, en yoğun enerji gerektiren operasyonların gerekli hacimlerin mevcut olduğu yerlere yakın konumlandırılmasının akla yatkın olduğu, ayrıca, yüksek fırınları elektrik ark ocaklarıyla değiştiren çelik üreticilerinin kullanacağı sıcak briketlenmiş demir (HBI) üretiminin artırılmasının da mantıklı göründüğü bildiriliyor. Daha önce de belirtildiği gibi, finansal destek ve büyük miktarda yeşil elektrik arzının, çelik sanayiinin karbon nötrlüğüne ulaşmasındaki iki temel zorluk olarak nitelendirildiği kaydediliyor. Bu görüşün, Çin'deki özel bir forumda şirket yöneticileri ve uzmanlar tarafından dile getirildiği belirtiliyor. Posco Grubu CEO'su Chung-Woo Choi, yeşil enerjinin çelik sektörünün toplam enerji arzı içindeki payının şu anki %16'dan 2030'da %31'e, 2050'de ise %70'e çıkacağını öngörüyor. Ancak, yeşil enerjinin istikrarlı ve ekonomik tedarik koşulları bulunmuyor. ( GMK Center, 05 Ocak 2024 )

Tosyalı Holding Baika Steel Tubular Systems (STS) Şirketini Satın Aldı

Türkiye’nin global çelik üreticisi Tosyalı Holding, 3 kıtada sayıları 40’a yaklaşan tesis ve 15.000 çalışanıyla dünyanın önden gelen çelik üreticilerinden biri olarak büyümesini sürdürüyor. Türkiye’nin yanı sıra Cezayir, Senegal ve Angola’da yatırımları bulunan Tosyalı, dünyanın sayılı yeşil çelik üreticilerinden biri olma hedefini güçlendirmek üzere Afrika, Körfez Bölgesi ve Avrupa’da değer yaratabilecek yatırımları radarına almaya devam ediyor.  Tosyalı, bu global büyüme stratejisi doğrultusunda Avrupa’da giderek artan yeni hidrojen dağıtım ağlarıyla birlikte yükselen talebi karşılamak üzere, İspanya’nın önde gelen çelik boru üreticilerinden Baika Steel Tubular System (STS) fabrikasını satın aldı. Cezayir, Senegal ve Angola’daki yatırımlarından sonra İspanya’daki bu satın alma ile birlikte global büyümesini sürdüren Tosyalı, yıllık 150.000 ton spiral boru üretim kapasitesine sahip olan STS’de yapacağı yeni yatırımlarla tesisin kapasitesini 240.000 ton/yıl’a çıkarmayı hedefliyor. Bu satın alma ile Tosyalı Grubu’nun, global boru üretim kapasitesini 3 milyon ton/yıl’ın üzerine çıkararak Avrupa’nın en büyük çelik boru üreticisi konumunu pekiştirdiği belirtiliyor. Yapılan satın alma sonrasında açıklamalarda bulunan Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı’nın; “Önümüzdeki 5 yılda dünyanın en büyük 30 çelik üreticisinden biri olma hedefi doğrultusunda global yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Ana gündemimiz olan sürdürülebilirlik hedeflerimiz doğrultusunda, dünyanın sayılı yeşil çelik üreticilerinden biri olarak yaptığımız yatırımlarla, AB Yeşil Mutabakatı ile daha da hızlanan değişim ve dönüşüm sürecinin, sektörümüzdeki öncülerinden biri olmak için çalışıyoruz. Bizim gibi birçok sanayi şirketinin üretimde hidrojen kullanımına yönelmesiyle, hidrojen dağıtım ağlarının giderek yaygınlaşacağını öngörüyoruz. İspanya’da yaptığımız bu satın alma ile bu alanda yükselecek spiral çelik boru talebini karşılamayı amaçlıyoruz. Tesiste yapacağımız yatırımla kapasiteyi artırırken aynı zamanda AB Yeşil Mutabakat ile uyumlu yeşil çelik üretimimizi de güçlendireceğiz. Sürdürülebilir yaşam için Tosyalı diyerek çıktığımız uzun soluklu yolculukta yaptığımız yatırımlarla; karbonsuz ve nitelikli yeşil çelik ürünleri kapasitemizi daha da artırarak, global büyümemizi sürdüreceğiz” açıklamasını yaptığı bildiriliyor. ( TÇÜD, 05 Ocak 2024 )

ArcelorMittal ve IIT Madras, Asya'nın İlk Hyperloop Tesisi İçin İşbirliği Yapıyor

 ArcelorMittal ve ArcelorMittal Nippon Steel India, Hindistan Madras Teknoloji Enstitüsü (IIT Madras) ile işbirliği yaparak Asya'nın ilk Hyperloop test tesisini inşa etmeye hazırlanıyor. IIT Madras'ın Hyperloop Teknoloji ekipleri, ArcelorMittal'in çelik malzemeleri, mühendislik uzmanlığı ve proje yönetimi desteği ile uygun fiyatlı ve sürdürülebilir Hyperloop teknolojilerini geliştirmeye odaklanıyor. ArcelorMittal, Hindistan ve Asya'nın ilk Hyperloop test pistinin oluşturulması için temel çelik malzemeleri, mühendislik uzmanlığı ve proje yönetimi desteği sağlıyor. IIT Madras'ın Hyperloop Teknoloji ekipleri ise Avishkar Hyperloop ve TuTr Hyperloop olarak ortaklık kurarak, ulaşım sektöründe devrim yaratmayı amaçlıyorlar. AM/NS India, bu işbirliği kapsamında saatte 200 kilometreye varan hızlarda otonom kapsülleri test etmek için 400 metrelik bir vakum tüpü üretecek. ArcelorMittal'in mühendislik kolunun deneyimli mühendisleri, projenin ilerleyişini denetlemek ve tasarım uzmanlığı sağlamak üzere görevlendirilmiş durumda. Tesisin 2024 yılının ilk çeyreğine kadar faaliyete geçmesi hedefleniyor.  ArcelorMittal'in Teknolojiden Sorumlu Başkanı Pinakin Chaubal, çeliğin Hyperloop teknolojisindeki önemine vurgu yaparak heyecanını dile getirdi. IIT Madras Hyperloop Teknoloji Geliştirme Ekibinin Mentoru Aravind S. Bharadwaj ise bu ortaklığın Hyperloop teknolojisinin ticarileştirilmesine katkı sağlayacağını belirtti. ArcelorMittal'in bu işbirliği aynı zamanda IIT Madras ile endüstriyel karbondan arındırma teknolojilerine odaklanan önceki çalışmalarına dayanıyor. Şirket, çelik endüstrisinin karbon nötr çelik üretimine geçişini hızlandırmayı amaçlayan teknolojilere yatırım yapmak için, XCarb™ İnovasyon Fonu'nu kullanıyor. (SteelRadar, 05 Ocak 2024 )


( Kaynak: TÇÜD Günlük Bülten )

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ülkemiz Demir Çelik Sektöründe Sonu Hazin Biten Bir Proje - Sivas Demir Çelik ( Sidemir )

Kremikovtzi Demir ve Çelik Fabrikaları – Bulgaristan Erdemir’in İlk Yurtdışı Şirket Satınalma Girişimi

DÖRDÜNCÜ BEŞ YILLIK KALKINMA PLANI 1979-1983 DEMİR ÇELİK SANAYİİ