Çelik Sektöründe 2024 - 02. Haftanın Öne Çıkanları

Çelik Sektöründe 2024 - 02. Haftanın Öne Çıkanları


Erdemir Zonguldak’ta 2.Soğuk Haddehane’ye Hidrojen Tesisi Kuracak

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada Ereğli Demir ve Çelik’in (Erdemir) Zonguldak’ta gerçekleştirmeyi planladığı 5 No’lu kok bataryası, yeni sinter fabrikası, 2. soğuk haddehane yeni hidrojen tesisi, 1. soğuk haddehane kalay anot dökümhanesi projesinin otomatik hale getirilmesi projesiyle ilgili olarak bakanlığa sunduğu Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) başvuru dosyasının incelendiği ve projeye ilişkin ÇED sürecinin başladığı bildirildi. Projenin yatırım maliyeti bildirilmedi. Tesiste yer alan 1. hidrojen tesisinin 2025 yılının Haziran ayında sökülmeye başlanması ve Eylül ayında yeni ekipman montajlarının yapılarak ayın sonunda 2. soğuk haddehane ile yeni hidrojen tesisinin devreye alınması planlanıyor. Saatte 600 Nm³ kapasiteye sahip olacak tesis elektroliz yöntemi ile hidrojen üretecek. Devreye alınması planlanan kok bataryaları ile birlikte kok fabrikalarının toplam üretim kapasitesi yıllık 1,8 milyon mt olacak. Ayrıca, yeni 1. soğuk haddehane kalay anot dökümhanesinin 2025 yılının son çeyreği devreye alınması planlanıyor. ( SteelOrbis, 08 Ocak 2024 )

Tata Steel Kapasitesini Her Yıl 1,2 Milyon Mt Artırmak İçin Yılda 1,2 Milyar $ Yatırım Yapacak

Hint çelik üreticisi Tata Steel CEO’su T.V. Narendran yaptığı açıklamada, şirketin pazar payını korumak için yılda yaklaşık 1,2 milyar $ yatırım yaparak üretim kapasitesini her yıl 1,2 milyon mt artıracağını belirtti.  Narendran, geçtiğimiz yıl çelik talebinin %10-12 yükseldiğini ve bu trendin devam edeceğini ancak Çin’den ithalattaki artıştan endişe duyduğunu ifade etti. Tata Steel yetkilisi açıklamasında, “Çin geçtiğimiz yıl her ay 8 milyon mt çelik ihraç etti. Bu miktar 2015 yılından bu yana kaydedilen yüksek seviye olarak kayıtlara geçerken küresel çelik fiyatlarını ve kârlılığı da olumsuz etkiledi. Pandemi ardından Hindistan çelik sektöründeki toparlanma sürüyor. Hükümetin altyapı harcamalarına odaklanmasıyla çelik talebi artmayı devam edecek. 2023, küresel piyasadaki zorluklara rağmen Hindistan çelik sektörü açısından iyi bir yıl oldu,” ifadelerini kullandı. Şirket geçtiğimiz yılın Ağustos ayında çelik üretim kapasitesini 2030 yılına kadar mevcut yıllık yaklaşık 22 milyon mt’dan yıllık 40 milyon mt kapasitesine çıkarmayı planladığını açıklamıştı. ( SteelOrbis, 09 Ocak 2024 )

Galva Metal ve Wuppermann Yollarını Ayırdı

Galva Metal’in Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Kısacıkoğlu Alman çelik üreticisi Wuppermann GmbH’in şirkette sahip olduğu %35 oranındaki hisseyi geri alarak şirketler arasındaki ortaklığı sona erdirdiğini bildirdi. 10 yılı aşkın süredir devam eden ortaklığın sona ermesinin Galva Metal yatırım yapıp büyümek isterken Wuppermann’ın temkinli olmak istemesinden kaynaklandığı belirtildi. Öte yandan şirketin Wuppermann ile ticari aktiviteleri devam edecek. ( SteelOrbis/Metal Expert, 09 Ocak 2024 )

OECD: Küresel Çelik Üretim Kapasitesi 2023'te 57 Milyon Ton Arttı 

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) Ocak ayı raporunda, Küresel çelik kapasite fazlalığı, yeniden büyüyor ve önceki çelik krizinin başlangıcı olan 2014'te görülenden kadar yüksek olması bekleniyor.  Araştırmaya göre, 2023 yılı sonu itibarıyla küresel çelik üretim kapasitesinin neredeyse 2,5 milyar tona çıkması, art arda beşinci kez büyüme kaydetmesi ve son talep tahminlerini geride bırakması bekleniyor. Geçtiğimiz yıl küresel kapasitedeki 57,1 milyon tonluk artışın, son on yılın en yüksek yıllık artışı olduğu; Asya’nın, bu rakamın % 53,3’ünü oluşturan 30,5 milyon ton kapasite artışını gerçekleştirdiği bildiriliyor. Çelik talebindeki karamsar görünümün ve çelik kapasitesinin Çin'den diğer bölgelere kaydırılmasının, önümüzdeki yıllar için endişe verici bir görünüm yarattığı ve bunun, aynı zamanda endüstrinin karbondan arındırma hedeflerine ulaşmanın önünde de büyük bir engel olduğu ifade ediliyor. Özellikle Çinli çelik şirketlerinin, ASEAN'a, Asya'nın diğer bölgelerine ve Afrika'ya yoğun yatırımlar yaptığı, ayrıca, çevre ve ürün kalitesi standartlarını karşılamayan eski indüksiyon fırınlarının sıklıkla ASEAN ülkelerine ihraç edildiği ve bu durumun da yerli topluluklar için bir endişe kaynağı haline geldiği aktarılıyor. Asya'daki yeni yatırımların çoğunun, geleneksel yüksek fırınlar ve oksijen konverter fırınlara yapıldığı; diğer bölgelerde ise elektrik ark ocaklarına odaklanılarak kapasitede daha ılımlı bir artış görüldüğü aktarılıyor. Ayrıca dünya çapında yenilikçi teknolojilerin kullanıldığı 65 yeni düşük karbonlu çelik projesi yürütülüyor.

Küresel çelik üretim kapasitesinin de önümüzdeki üç yılda (2024-2026) önemli ölçüde artmasının beklendiği; 46 milyon ton kapasitenin devreye alınacağı ve 78 milyon tonun daha planlandığı vurgulanıyor. Aynı zamanda, çelik ürünlerine yönelik küresel talebin artacağına dair beklentilerin, gayrimenkul sektöründeki durum ve bunun finansal piyasalar ile ekonomi üzerindeki etkisi nedeniyle Çin'de ciddi bir düşüş yaşanması riski nedeniyle gölgede kaldığı kaydediliyor. Küresel çelik kapasite kullanımının üst üste iki yıldır zayıfladığı; 2023 yılında küresel kapasite ile çelik üretimi arasındaki farkın genişleyerek yıllık 610 milyon tona ulaştığı bildiriliyor. Kapasite fazlalığı, aynı zamanda çelik endüstrisinden kaynaklanan emisyonlarda da önemli ölçüde destekleyici faktör oluyor. Kapalı hesaplamalar, kapasite fazlasının kısmen azaltılmasının bile (yaklaşık üçte bir oranında) küresel çelik endüstrisindeki emisyonları %2 ila %14 oranında azaltacağını ve sektörde çok daha sağlıklı bir iş ortamına imkan sağlayacağını gösteriyor.  OECD Çelik Komitesi, geçtiğimiz Eylül ayında küresel çelik pazarındaki kötüleşen koşullara ilişkin endişelerini dile getirdiği ve bu duruma talebin azalması, kapasite fazlasının artması ve bazı ekonomilere devlet müdahalesi neden olduğu ifade ediliyor. (OECD/GMK Center, 11 Ocak 2024 )

Köşe Yazısı: Erdemir ve İsdemir’den Karbon Sıfır İçin 3,2 Milyar Dolar Yatırım

OYAK Maden Metalürji şirketlerinden Erdemir ve İsdemir, net sıfır emisyon ile üretim için yol haritasını açıkladı. Karbonsuzlaşma çalışmalarına hız veren Erdemir ve İsdemir, 2050 yılında net sıfır emisyona ulaşmayı hedefliyor. Türkiye, Avrupa’nın ikinci, dünyanın sekizinci büyük çelik üreticisi konumunda. Binadan otomobile, beyaz eşyadan, elektronik gereçlere kadar hayatımızın her alanında önemli bir yere sahip olan çelik sektörü, her sektör olduğu gibi, yeşil dönüşümden etkileniyor.  OYAK Maden Metalürji şirketlerinden Erdemir ve İsdemir, Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon hedefine katkı verecek şekilde Net Sıfır Yol Haritası’nı açıkladı.

Yeşil dönüşüm adımlarını şekillendiren Erdemir ve İsdemir, 2030 yılına kadar, baz yıl olarak belirlediği 2022 yılına göre ton başına karbon emisyonunu yüzde 25, 2040 yılına kadar yüzde 40 oranında azaltmayı ve 2050’de net sıfır emisyona ulaşmayı hedefliyor. Ağırlıklı yurt dışı finansman kaynaklı olmak üzere 2030’a kadar 3,2 milyar dolarlık dönüşüm yatırımı yapacaklarını belirten OYAK Genel Müdürü Süleyman Savaş Erdem, OYAK’ın son sekiz yılda gerçekleştirdiği dönüşüm ve yapılanma ile geleceğin iş dünyasına şekil verdiğini Erdem, “Yaşadığımız değişim ve dönüşüm çağında, tüm sektörlerde sürdürülebilir büyüme, sorumlu üretim ve insan odaklı hareket ediyoruz. Örnek başarılarımızla her alanda sürdürülebilir değer üretmeye odaklanıyor; ekonomiye, çevreye ve topluma yönelik sorumluluk bilinciyle faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Çevre ve yeşil dönüşüm ilkelerimize sadık kalarak sürdürülebilir üretime yönelik yatırımlarımızı artırıyoruz. OYAK’ın başarı hikâyesinin sırrı değişime öncülük etme yeteneğinde yatıyor. OYAK’ın gücü ve stratejik hamleleriyle küresel bir oyuncu haline gelen demir-çelik sektörünün öncüleri Erdemir ve İsdemir, yeşil dönüşüm yolculuğunda da ülkemizde sektöre yön verecek” diyor.

Erdemir ve İsdemir’in yeşil dönüşüm yolculuğuyla ilgili yol haritasını ise OYAK Maden Metalürji Finansal Yönetim ve Mali İşler Grup Başkan Yardımcısı Serdar Başoğlu’dan dinledik. Başoğlu 3,2 milyar dolarlık yatırımın yüzde 70-80’inin dış kaynaklardan sağlanacağını kaydediyor ve yeşil dönüşüm için erişimi kolay finans kaynaklarının kullanılacağını söylüyor. 58 yıldır tüm faaliyetlerinde sektörün lider oyuncusu olmanın verdiği sorumlulukla hareket ettiklerini söyleyen Başoğlu, “Müşterilerimizin, yatırımcılarımızın ve diğer paydaşlarımızın beklentilerini karşılayacak şekilde şirketlerimizde yeşil dönüşümü tamamlamaya yönelik kritik adımları ve bu adımların devreye gireceği süreçleri planlandık. 2050 yılında net sıfır emisyona ulaşmak hedefiyle başladığımız yeşil dönüşüm yolculuğumuzda karbon emisyonunu azaltıcı, enerji verimliliği sağlayacak iyileştirme ve yatırım faaliyetlerimizle sürdürülebilir geleceğe doğru emin adımlarla ilerleyeceğiz” diyor. 

OYAK Genel Müdürü Süleyman Savaş Erdem, “Ülkemizin en değerli sanayi varlıklarından Erdemir ve İsdemir, yeşil dönüşüm konusunda yol haritasını başarıyla oluşturdu. Kısa dönemli hedefimiz olan, üretilen ham çelik başına karbon emisyonlarımızı asgari yüzde 25 oranında azaltmak için Erdemir ve İsdemir’de 3,2 milyar dolarlık bir dönüşüm yatırımını 2030 yıl sonuna kadar gerçekleştireceğiz. Bu projeler kapsamında yıllık 1 milyon 710 bin MWh elektrik üretimi kapasiteli GES kurulumu da bulunuyor. Projeler için ağırlıklı olarak sürdürülebilirlik koşullu yurt dışı finansman kaynaklarını kullanmayı planlıyoruz.  Şirketlerimizin yeşil dönüşüm için belirlediği plan ve net sıfır emisyon hedefi, hem ülkemiz demir-çelik sektörüne rol model olacak hem de sektörün geleceğine yön verecek. Erdemir ve İsdemir İsdemir’in ham çelik kapasitesi 2030’a kadar 13 milyon tona ulaşacak. 2016 2 yılından bu yana yeşil dönüşüm dönüş konusunda çalışan ve yatırımlar yapan Erdemir ve İsdemir, atacağı at adımlarla sektöre yol göstermeye devam edecek” yorumlarını yorumların yapıyor.

Erdemir ve İsdemir’den emisyonu azaltacak adımlar

*Sera gazı emisyonlarına yönelik analiz çalışmalarıyla proseslerde emisyon miktarında değişime neden olan kaynaklar tespit ediliyor ve azaltılmasına yönelik çözümler üretiliyor. *Enerji verimliliğini artıran teknolojik yenilikleri devreye alma, açığa çıkan yan ürün gazlardan ve atık ısılardan en üst düzeyde yararlanma, sistematik ölçüm ve izleme ile enerji kayıplarını en aza indirme odaklı çalışmalar yürütülüyor.

*Yeni kurulacak hurda toplama/işleme merkezi ve pelet tesisi ile çelik üretiminde hurda ve pelet kullanımının artırılması ve bu sayede ton başına emisyonların azaltılması hedefleniyor. *Üretimin çeşitli süreçlerinde kullanılan kömürün yerine, emisyon faktörü sıfır olan biyokütlenin kullanılmasına yönelik çalışmalar gerçekleştiriliyor.

*Türkiye’nin en büyük lisanssız güneş enerji santralinin (GES) kurulumuna yönelik yatırımlar ile üretimde ihtiyaç duyulan enerjinin yenilenebilir kaynaklardan sağlanması hedefleniyor. *Çeliğin yüzde 100 geri dönüştürülebilir olma özelliği ile Elektrikli Ark Ocağı teknolojisiyle de üretim yapılmasına yönelik yatırımlar planlanıyor.

*Net sıfır hedefine ulaşmak için orta vadede daha çevreci olan doğal gaz bazlı DRI (doğrudan indirgenmiş demir) teknolojisi ile üretim de Erdemir ve İsdemir’in stratejileri arasında yer alıyor. Gelecekte, yenilenebilir enerji kaynaklarının ve elektrolizörlerin yaygınlaşmasıyla birlikte DRI tesislerinin doğal gaz yerine yeşil hidrojen ile çalıştırılması hedefleniyor.

*2050 yılında net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için Erdemir ve İsdemir’in yeşil dönüşüm stratejileri arasında Karbon Yakalama ve Depolama Teknolojileri de yer alıyor. ( Didem Eryar Ünlü/NB Ekonomi, 12 Ocak 2024 )


( Kaynak: TÇÜD Günlük Bülten )

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ülkemiz Demir Çelik Sektöründe Sonu Hazin Biten Bir Proje - Sivas Demir Çelik ( Sidemir )

Kremikovtzi Demir ve Çelik Fabrikaları – Bulgaristan Erdemir’in İlk Yurtdışı Şirket Satınalma Girişimi

DÖRDÜNCÜ BEŞ YILLIK KALKINMA PLANI 1979-1983 DEMİR ÇELİK SANAYİİ