Çelik Sektöründe 2017 - 1.Haftanın Öne Çıkanları
İran, 2025 Yılına
Kadar Dünya’nın En Büyük Altıncı Çelik Üreticisi Konumuna Yükselmeyi Hedefliyor
20 Yıllık Ulusal Vizyon Planı’nda (2005-2025) belirlenen
hedefler uyarınca İran’ın, 2025 yılında kadar 55 milyon ton ham çelik üretim
kapasitesiyle dünyanın en büyük altıncı çelik üreticisi konumuna yükselmeyi
hedeflediği haber veriliyor. Söz konusu hedefin önündeki ilk engelin, İran’ın
dış piyasada rekabet gücünü törpüleyen yüksek üretim maliyetleri ve nihai ürün
fiyatları olduğu belirtiliyor. Çelik sektörünün, İran madencilik sektöründe ve
gelirlerinde büyük bir paya sahip olmasının yanı sıra, iç piyasada altyapı
çalışmalarının ve petrol gibi önemli sektörlerin gelişmesi için kilit rol
oynaması bakımından İran ekonomisindeki en stratejik sektörlerden biri olduğu
kaydediliyor. Çelik sektörünün öneminin ve potansiyelinin farkında olan
İran’ın, 20 Yıllık Ulusal Vizyon Planı kapsamında, 2025 yılına kadar ham çelik
kapasitesini 55 milyon ton seviyesine yükselterek, en büyük altıncı çelik
üreticisi olma hedefi koyduğu belirtiliyor. Ancak İran’ın hedeflenen ham çelik
kapasitesine ulaşmasının oldukça zor olduğu, uzmanların, 55 milyon ton ham
çelik üretmek için 160 milyon ton demir cevheri gerekeceğini ve söz konusu
durumun, mevcut demir cevheri üretimini 100 milyon ton civarında yükseltmek
gerektiği anlamına geldiği açıklanıyor. Ülkedeki demir cevheri madencilerinin
likidite sıkıntısı yaşadığı ve bu durumun üretimi artırma planlarına engel
teşkil ettiği vurgulanıyor. Ayrıca Foolad Technic International Engineering
Company’nin araştırmalarına göre, hedeflenen miktarın 21 milyon tonluk kısmının
ihraç edilmesi ve iç piyasada talebin 34 milyon ton seviyesinde gerçekleşmesi
gerektiği kaydediliyor. Dünya Çelik Derneği’nin verilerine göre, İran’da
yerleşik çelik tesislerinin, 2016 yılının ilk 11 aylık döneminde % 11 oranında
artışla 16,4 milyon ton ham çelik üretimi yaptıkları ifade ediliyor. (SteelGuru,
02 Ocak 2017 )
BMI Research: Çin
2017 Yılında Daha Fazla Çelik Üretecek
Çelik üretimini azaltma ve kapasite fazlalığı sorununu
çözüme kavuşturma çabalarına rağmen Çin’in, 2017 yılında daha fazla çelik
üreteceği, ancak ülkedeki çelik tüketiminin de buna paralel olarak artacağı
ifade ediliyor. BMI Research’ün yayımladığı bir raporda Çin’in, 2017 yılında, 0,5
puan artışla 825 milyon ton ham çelik üretimi yapacağı, ancak söz konusu
miktarın % 87’sini tüketeceği öngörülüyor. BMI’nin, Batı’nın damping
endişelerinin aksine, Çin’de artan üretimin iç piyasadaki talebi karşılayacağı
ve dış piyasaya yayılmayacağını açıkladığı, ayrıca üretimin iç piyasaya bağlı
olarak artacağını belirttiği aktarılıyor. Ağustos-Ekim döneminde çelik
üretiminin, aylık ortalama % 3,6 oranında artış gösterdiği ve aylık ortalama
ihracatın bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla % 17,5 oranında gerilediği,
buna ek olarak Kasım ayında Çin’de çelik stoklarının üretime oranının, % 8,2
gibi rekor seviyede düşük olduğu rapor ediliyor. Söz konusu durumun, Çin’in
inşaat sektörünü mali açıdan desteklemeye devam etmesinin, iç piyasada talebi
körüklemesinden kaynaklandığı açıklanıyor. (SteelGuru, 03 Ocak 2017 )
Hindistan’ın Birkaç
Yıl İçinde Dünyanın En Büyük İkinci Çelik Üreticisi Olması Bekleniyor
Hindistan Çelik Bakanlığı tarafından yayımlanan verilere
göre, 2003 yılında dünyanın en büyük sekizinci ham çelik üreticisi olan
Hindistan, şu anda dünyanın en büyük üçüncü ham çelik üreticisi olarak yer
alıyor ve ülkenin birkaç yıl içerisinde ise dünyanın en büyük ikinci ham çelik
üreticisi olması bekleniyor. Bununla birlikte, Hindistan Çelik Bakanlığı’na
göre, Hindistan, şu anda dünyanın en büyük doğrudan indirgenmiş demir (DRI) ve
sünger demir üreticisi ve bu konumunu 2003 yılından bu yana koruyor. 2015
yılında dünyanın en büyük üçüncü nihai mamul tüketicisi olan Hindistan’ın 2016
yılının tamamında da bu konumunu koruması bekleniyor. Son yıllarda, Hindistan
çelik sektörünün küresel arz fazlasından olumsuz etkilendiğini ve ülkeye
yapılan ihracatın arttığını ifade eden bakanlık, hükümetin, antidamping
vergileri ve koruyucu vergiler gibi tedbirler alması sayesinde küresel arz
fazlasının etkisinin yatıştırıldığını açıkladı. Alınan tedbirler sayesinde,
2016 yılının nisan-kasım döneminde, Hindistan’ın çelik ithalatı yıllık %38,28
düşerken, çelik ihracatı ise yıllık %59,96 arttı. Aynı dönemde, ülkenin çelik
üretimi ise yıllık %8,8 artış gösterdi. ( SteelOrbis, 02 Ocak 2017 )
İzmir'de 125 Gemiyi
Parçalayarak Ekonomiye Kazandırdılar
Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneği Başkanı Adem Şimşek,
geçen yıl dünyanın önde gelen donanmalarına ait gemileri geri dönüştürerek 610
bin ton demiri ekonomiye kazandırdıklarını belirtti. Şimşek, "Brezilya ve
Meksika Körfezi'nden 25'e yakın petrol platformunun ihalesini kazandık. Halen
bölgemizde 5 platformun kesim işlemi devam ediyor." dedi. Şimşek, ekonomik
ömrünü tamamlamış gemileri sökerek demir çelik fabrikalarına ham madde sağlayan
Aliağa Gemi Geri Dönüşüm Bölgesinde geçen yıl 125 geminin sökümünün yapılarak
610 bin ton hurdanın geri dönüştürüldüğünü söyledi. Dünya genelindeki ekonomik
daralmanın hurdaya ayrılan gemi sayılarını da etkilediğini, bu nedenle önceki
yıl yakalanan 750 bin tonluk performansın altında kaldıklarını dile getiren
Şimşek, buna rağmen son dönemde savaş gemileri ve petrol platformlarının
sökümünü yaparak moral kazandıklarını ifade etti. Petrol fiyatlarındaki
gerilemeyle birlikte şirketlerin Brezilya ve Meksika Körfezi'ndeki petrol
platformlarını hurdaya çıkardığını anlatan Şimşek, şu bilgileri verdi:
"Brezilya ve Meksika Körfezi'nden 25'e yakın petrol platformunun ihalesini
kazandık. Dünyanın öbür köşesinden römorkör eşliğinde 60-70 günlük yolculukla
getirildiler. Bu platformlar global kriz ortamında bölgemize nefes aldırdı.
Halen bölgemizde 5 platformun kesim işlemi devam ediyor. Bu platformlardan
80-90 bin ton demirlik ekonomik değer yaratılacak. Türkiye, 'yeşil söküm'
kriterleri çerçevesinde dünyada en iyi olduğunu gösterdiği ve belgelediği için
bu ihaleleri aldı." AB bayraklı gemiler İzmir'e Şimşek, gemi geri dönüşüm
sektöründen en küçük payı alan ülkenin Türkiye olduğunu, Hindistan, Bangladeş
ve Pakistan'ın çok daha büyük kapasitelerle çalıştığını belirterek, bu
ülkelerdeki firmaların işçilere çok cüzi rakamlar ödediğini, insan ve çevre
sağlığına yatırım yapmadığını, bu nedenle ihalelerde Türk firmalardan daha iyi
fiyatlar verebildiklerini dile getirdi. Bölgenin Avrupa kriterlerine uyum
sağladığını, çalışanlara ödenen ücretlerin yüksek olduğunu ifade eden Şimşek,
iş güvenliği, işçi sağlığı ve çevre yatırımları nedeniyle de Asyalı firmalarla
rekabet şanslarının bulunmadığına dikkat çekti. AB Geri Dönüşüm Listesi
hazırlığı AB gündeminde olan bir düzenlemeyle, İzmir'deki tesislerin ön plana
çıkacağına işaret eden Şimşek, buna göre Gemilerin Emniyetli ve Çevreye Uyumlu
Geri Dönüşümüne ilişkin Hong Kong Uluslararası Konvansiyonu kapsamında AB
bayrağı taşıyan gemilerin, ancak AB kriterlerine uygun bölgelerde
dönüştürülmesi konusunda çalışma yapıldığını kaydetti. Bölgenin hızla bu sürece
hazırlandığını vurgulayan Şimşek, 7 firmanın AB Geri Dönüşüm Listesine dahil
olmak için çalışma yaptığını, temmuz ayında dosyaların AB'deki ilgili makamlara
teslim edildiğini aktardı. Şimşek, şunları kaydetti: "2017 ortalarında AB
ile imzaları atıp Türkiye'ye bu gururu yaşatacağımızı düşünüyoruz. AB Gemi Geri
Dönüşüm Listesine dahil olduktan sonra AB bayraklı gemilerin Türkiye'de
sökülmesi için çalışma yapacağız. Bu da daha çok geminin Türkiye'ye gelmesini
sağlayacak, daha çok istihdam yaratacak. Sektörde şu anda daha çok parayı kim
verirse armatörler gemileri oraya gönderiyorlar, ama son 6 aydır Avrupalı büyük
armatörler gemilerini yavaş yavaş Türkiye'ye doğru yönlendiriyor, bu da bizi
çok mutlu ediyor. Yeni yılda savaş gemilerinin yanında hurdaya ayrılan dev
ticaret ve yolcu gemilerinin de dönüşümü için çaba göstereceğiz. Yıllık 900 bin
tonluk söküm kapasitesine sahip bölgede 22 firmada bin 300 kişi çalışıyor.
Halen yaklaşık yüzde 70 kapasiteyle çalışan bölgede dolaylı sektörlerle
birlikte 6-7 bin kişi istihdam ediliyor. Yeni yılda istihdamı artıracağımızı
düşünüyoruz." ( AA, 04 Ocak 2017 )
Erdemir'de Ali Pandır
Dönemi Sona Erdi
Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları Yönetim Kurulu Başkanı Ali
Aydın Pandır görevinden ayrılırken, aynı göreve 16 Ocak tarihinden itibaren
Ömer Muzaffer Baktır atandı. Geçtiğimiz günlerde basında yer alan haberlerde
Ali Pandır’ın istifa ettiği öne sürülmüştü. Erdemir'den KAP'a yapılan
açıklamada şöyle denildi: "Şirketimiz Yönetim Kurulu Başkanı - Murahhas
Aza OYTAŞ İç ve Dış Ticaret A.Ş. temsilcisi olarak görev yapmakta olan Sayın
Ali Aydın PANDIR, 06 Ocak 2017 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere
görevinden ayrılacaktır. Şirketimiz Yönetim Kurulu Başkanı - Murahhas Aza OYTAŞ
İç ve Dış Ticaret A.Ş. tarafından temsilci olarak Sayın Ömer Muzaffer BAKTIR 16
Ocak 2017 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere belirlenmiştir. .( Dünya, 06
Ocak 2017 )
Atakaş Çelik, Renkli
Kaplama Hattını Devreye Aldı
Türkiye’de yerleşik yassı mamul üreticisi Atakaş Çelik’in, 1,2
milyon ton kapasiteli soğuk haddeleme tesisindeki renkli kaplama hattını
devreye aldığı haber veriliyor. Söz konusu kaplama hattının, Aralık ayının
sonunda faaliyete başladığı, ayrıca firmanın ikinci soğuk haddeleme tesisinin
inşaatının sürdüğü ve yılın ilk çeyreğinin sonunda devreye alınmasının
beklendiği belirtiliyor. Atakaş Çelik’in, ürünlerini Orta Doğu ve Akdeniz
bölgesi başta olma üzere ihraç piyasasında satmayı hedeflediği kaydediliyor. ( Kallanish,
06 Ocak 2017 )
Yorumlar
Yorum Gönder