Çelik Sektöründe 2018 - 4. Haftanın Öne Çıkanları
Çelik Sektöründe 2018 - 4. Haftanın Öne Çıkanları
Çin, Çelik Sektörünün
2018 Yılı Önceliklerinin Altını Çizdi
Çin’in Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu’nun (NDRC), çelik
sanayiinin 2018 yılı önceliklerinin yeniden altını çizdiği, söz konusu
öncelikler arasında standart altı çelik kapasitesinin temizlenmesinin, onay
alınmamış çelik kapasitelerinin yasaklanmasının ve ekipmanların yanı sıra çevre
teknolojilerinin yenilenmesinin bulunduğu ifade ediliyor. Bu yıl çelik
fiyatları ile ilgili başlıca endişenin, standart altı çelik kapasitelerinin
temizlenmesi politikasının tutarlığı olduğu, indüksiyon fırını kapasitesinin yeniden
devreye alınmasının Çin piyasasının dengesini bozma ihtimalinin söz konusu
olduğu, NDRC, Ekonomi ve Bilgi Komisyonu ve Çin Demir ve Çelik Derneği’nin
tutumunun yerel yetkililerin üzerindeki baskının en azından yılın sonuna kadar
süreceğine işaret ettiği kaydediliyor. Diğer merkezi hükümet idareleri ile
birlikte NDRC’ye, Temmuz 2016’dan bu yana 83 standart altı çelik firmasına dair
18 rapor geldiği belirtiliyor. Buna ek olarak Çin’in diğer çelik üretim
kapasitelerinin de kapatılması için çalışmalara devam ettiği ve 2020 yılından
önce çelik üretim kapasitesini 140 milyon ton/yıl seviyesinde kapatma hedefine
ulaşmaya çok yaklaştığı bildiriliyor. ( Kallanish, 22 Ocak 2018 )
Liberty House
Asco’nun Fransa’daki Varlıkları İçin Teklif Sundu
Londra merkezli Liberty House Group, Belçika merkezli
vasıflı çelik üreticisi Asco Industries ve Ascoval’ın Fransa’daki varlıklarını
satın almak için kapsamlı bir teklifte bulunduğunu doğruladı. Böylece, Liberty
House, Fransa’da 1.600 çalışan ve altı tesis ile birçok tedarikçiyi güvence
altına almış olacak. Teklifin 24 Ocak tarihinde resmi olarak sunulacağı kararın
da kısa bir sure içinde beklendiği belirtilirken, teklifin Asco’nun Fransa’daki
tüm tesislerini (Saint Saulve, Fos-sur-Mer, Les Dunes, Hagondange, Marais ve Custine)
ve 1 milyon mt çelik üretim kapasitesini kapsadığı belirtildi. Liberty 5 yıl
içinde, tesisleri yenilemek ve üretimi artırmak için yapılacak 100 milyon €
yatırım dahil olmak üzere, toplam 300 milyon € yatırım yapacağını açıkladı.
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği celik.org.tr 9/24 Her bir tesisin belli bir
sektöre hizmet vereceği ifade edilirken, Hagondange’nin otomotiv sektörüne, Les
Dunes’un petrol ve doğal gaz sektörüne, Fos-sur-Mer’in rulman üretimine
odaklanacağı belirtildi. ( SteelOrbis, 22 Ocak 2018 )
Mısırlı Üretici
Beshay Steel, Esisco Tesisinde İnşaat Demiri ve Profil Üretimine Başladı
Mısırlı üretici Beshay Steel’in Egyptian Sponge Iron &
Steel Co (Esisco) tesisinde geçtiğimiz hafta inşaat demiri ve profil üretimine
başladığı ifade ediliyor. Firmanın, mevcut tesislerinin yanında bulunan Sadat
şehrindeki tesisinde 1,30 milyon ton inşaat demiri ve profil üretimi
gerçekleştireceği, tesiste 2 milyon ton/yıl kapasiteli elektrik ark ocağı, pota
ocağı ve doğrudan indirgenmiş demir (DRI) bulunduğu kaydediliyor. Esisco ile
Beshay Steel’in toplam ham çelik üretim kapasitesinin 4 milyon ton civarına
çıktığı ve böylece Mısır’daki en büyük ikinci çelik üreticisi konumuna geldiği,
söz konusu tesisin 2007 yılında duyurulduğu, ancak devreye alınmasının bazı sebeplerden
ötürü ertelendiği açıklanıyor. Mısır’ın, Aralık ayında Çin, Türkiye ve
Ukrayna’dan ithal inşaat demirine antidamping vergisi getirdiği, ülkede inşaat
demiri talebinin yüksek olduğu, buna ek olarak Mısır’ın Kuzey Afrika çelik
piyasasında baskın bir konuma gelmeyi hedeflediği vurgulanıyor. Mısır’ın toplam
inşaat demiri kapasitesinin yılda 10 milyon ton seviyesinin üstünde olduğu ve
2016 yılında 6,50 milyon ton üretim yaptığı aktarılıyor. ( Metal Bulletin, 23
Ocak 2018 )
Graftech, Elektrot
Kapasitesini ve Üretimi Artırmayı Planlıyor
Küresel çapta sıçrayan grafit elektrot fiyatlarının yanı
sıra elektrik ark ocaklarında çelik üretim payının daha da artacağı yönündeki
beklentinin başlıca elektrot tedarikçilerini desteklediği ve elektrot açığını
gören üreticilerin bu durumu değerlendirerek üretimi artırmaya çalıştıkları,
ancak bunun kısa vadede genel durumu değiştirmesinin beklenmediği haber
veriliyor.
Dünya çapında başlıca elektrot üreticilerinden biri olan ABD
merkezli Graftech’in, bu yılın sonuna kadar kapasite arttırma faaliyetlerini
tamamlayacağı ve yıllık üretim potansiyelini % 18’e yakın artışla 230.000 ton
civarına yükselteceği, ancak söz konusu seviyenin 5 yıl öncesine kıyasla daha
düşük kalacağı bildiriliyor. 2013 yılına kadar Graftech’in yılda 255.000 üretim
yapabildiği, ancak rasyonalizasyon nedeniyle 2014 yılından itibaren üretimi
60.000 ton azalttığı bilgisi veriliyor.
Buna karşılık fiyat sorununun, üretimdeki bazı artışlara
rağmen yakın gelecekte devam etmesinin beklendiği, Graftech’in en son raporunda
2018 yılının ilk çeyreğine ilişkin kılavuzunu açıkladığı, buna göre ortalama
satış fiyatının, 2017 yılının son çeyreğine dair ön tahminlere kıyasla % 134
oranında daha yüksek olan 9.500-10.000 $/ton aralığında olacağının beklendiği
ifade ediliyor. Buna ek olarak Graftech’in yıllık üretim kapasitesinin %
60-65’ini kapsayan uzun vadeli kontratlar göz önünde bulundurulduğunda,
fiyatların düşmesinin beklenmediği; 19 Ocak 2018 tarihi itibarıyla firmanın
2018-2020 kontratlarının satış fiyatının 9.448-10.064 $/ton aralığında
istikrarını koruduğu vurgulanıyor. (Metal Expert, 24 Ocak 2018 )
İtalya’nın Tek
Elektrot Üreticisini Üretime Yeniden Başlamaya Hazırlanıyor
Go Source Group ve Sangraf ortaklığı tarafından satın
alınmış olan İtalya Narni’de faaliyet gösteren tek elektrot tesisinin üretime
yeniden başlamaya hazırlandığı, üretimin yerel yetkililerin çevre izinlerini
vermelerinin akabinde yeniden başlatılacağı duyuruluyor. Yetkililerden gerekli
onayın Ocak ayının sonuna kadar geleceği yönünde bilgi alındığı, bu arada
firmanın üretime en kısa sürede yeniden başlamak amacıyla ön hazırlık
çalışmalarını tamamladığı bildiriliyor. Buna ek olarak önümüzdeki 3 yıl içinde
tesise yönelik 30 milyon €’luk (36,8 milyon $) yatırım yapılacağı, Narni
tesisinin Avrupa, Orta Doğu ve Afrika piyasası için 30.000 ton/yıl seviyesinde
elektrot üretimi yapacağı vurgulanıyor. ( Kallanish, 24 Ocak 2018 )
Köşe Yazısı: Yatırım
Atağına Kalkan İÇDAŞ Tohum Bankası da Kuruyor!
Bahsettiğim şirket inşaat çeliği ve alaşımlı çelik üreten,
üretim kapasitesiyle Türkiye’nin 2’nci büyük çelik üreticisi İÇDAŞ… Yönetim
Kurulu ve İcra Kurulu Üyesi Ayhan Aslan ile geçtiğimiz hafta sohbet etme
fırsatı buldum. Kuruculardan Bayram Aslan’ın oğlu olan Ayhan Aslan’ın başka bir
şapkası nedeniyle görüşmüştük aslında… Kastamonulu olan Ayhan Aslan aynı
zamanda KASİAD, Kastamonu Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı… Kastamonu’ya
katkı yapmaya, tanıtmaya ve ekonomisini geliştirmeye çalışıyorlar. Birlikte
güzel bir Kastamonu gezisi yaptık. 580’e yakın yemek tarifi olan Kastamonu,
doğasıyla, kültürüyle keşfedilmesi gereken bir yer. İzin verirseniz ben işin bu
tarafını DÜNYA Gazetesi hafta sonu ekimiz Ekstra’ya bırakayım. Sohbet sohbeti
açınca İÇDAŞ’tan konuşmamak olmazdı. Türkiye’nin bu önemli şirketinin gerçekten
heyecan verici yeni yatırım ve gelecek planlarını öğrenme fırsatım oldu. Aile
olarak kendi işlerini odaklanan, çok öne çıkmayı tercih etmeyen mütevazi bir
yapıları var. Bu açıdan Ayhan Aslan samimiyetle sorularımı yanıtladı. Yeni
yatırım planları çok güçlü… Nitelikli çelikten tersaneye ve tarıma önemli,
belki ilk defa duyacağınız yatırımlar var. Başlık iddialı gelebilir ama bu
ölçekte büyüklüğe sahip bir şirketin atağa kalkması, bazı yeni yatırımlara
girmeye karar vermesi başlı başına iyi bir gösterge… Bu Türkiye’ye ve dünya
piyasalarına güveni de ifade ediyor. Kararları kritik çünkü bu büyüklükte doğal
olarak yatırımların boyutları da ölçek olarak yükseliyor… Pek çok ayrıntı var
ama İÇDAŞ olarak ‘tohum bankası’ kurma projelerini ayakta alkışlıyorum.
Fikir Ayhan Aslan’dan çıkmış.
Aslan oğlunun da teşvikiyle Çatalca’da organik süt üretimi
için hayvan çiftliği kurmuş. “Kimyasal yememeliyiz organik üretim çok önemli”
diyor. Bu düşünce grubu ve ortakları da etkilemiş. İÇDAŞ çatısı altında birkaç
milyon dolarla Çanakkale’de başlayan ‘tohum bankası’ projesinin geliştirilme
hedefi var. Kastamonu’nun siyez buğdaylarını ekmeye başlamışlar bile…
Grubun tabii kendi fokusundaki en önemli yatırımı da
‘nitelikli çelik’... Tohum bankası ve tarım Ben çok anlattım sözü Ayhan Aslan’a
vermek lazım burada: “Yatırım planlarımızda birkaç odak noktamız var. Son
olarak biz tohum bankasını yaptık. İÇDAŞ’ın kendi tohum bankası var. Şu anda
binaları tamamlanıyor. Tarıma da devam edeceğiz öyle gözüküyor. Tohum bankası,
besicilik, balıkçılıK hepsi İÇDAŞ altında… Tohum bankasını çok önemsiyoruz.
Türkiye tohumculukta çok geri kaldı. Türkiye’deki yerli tohumları koruma altına
alacağız. Laboratuvar şu anda kurmayacağız. Yerli tohumları koruma altına
alacağız. Sonra o tohumları üreteceğiz. Sadece tahıl değil, sebze, meyve hepsi
var çeşit olarak. Bundan sonra tohum üreteceğiz… Siyez buğdayını ektik zaten
geçen sene 70 dönüme ekmiştik bu sene 300 dönüme ektik ve buğday da gerçekten
çok iyi çıktı. Yani kaliteli çıktı. Şu ada bunu artırıyoruz. Şu anda
kullandığımız gübre de sadece hayvan gübresi. Yani kimyasal gübre
kullanmıyoruz. Bunları Çanakkale Karabiga’da yapıyoruz. Özel sektörde böyle bir
yatırım yok.”
Büyük yatırımlar geliyor
Çelik alanındaki yatırımları da Ayhan Aslan şöyle özetliyor:
“Bundan başka Çelik kolunda da yatırımlarımız var. Otomotiv endüstrisine
yönelik kaliteli çelik haddehanesi yapıyoruz. Şu ana kadar bizim bu konuda
üretimimiz yoktu. Türkiye ve yurtdışı hedefli olacak… Aynı zamanda şu anda ısıl
işlem tesisleri yapıyoruz. Türkiye’nin ihtiyacı olan nitelikli çeliklerin
Türkiye’de yapılmasına vesile olan ısıl işlem tesisini şu anda yapıyoruz. Bu
tesiste cıvatalık mamulleri de yapma imkanı olacak. Aynı zamanda da ilerde
nitelikli ‘filmaşin’ haddehanesi yapacağız. Bu haddehanede de yay gibi ürünler
için nitelikli çelikler yapmayı planlıyoruz. Örneğin, lastiklerdeki çelikleri
de yapacak bu tesis… Yani diğer tabiriyle kord çeliği diyebiliriz. Türkiye’de
bunu üreten yok şu anda… Önemli bir ithalatı kesiyor olacağız. Henüz yatırıma
başlamadık ama planlarımızda var. Kaliteli çeliğe doğru bir yönelişimiz var.
Buradaki üretimi ve ürün çeşitliliğini artırmayı hedefliyoruz. Dünyadaki talep
yükselişi de bu yönde gidiyor. İlki için, yani nitelikli çelik için 30 milyon
dolar civarında ikincisi için, kord çeliği için ise henüz tam fizibilite
yapmadık ancak 40 milyon dolarlık bir yatırım olacağını düşünüyoruz.”
Tersaneye de yatırım var
İÇDAŞ’ın yatırım atağı bulundukları alanların neredeyse
hepsinde var. Tersane de bunlardan biri: “Biz bugüne kadar daha çok inşaat
sanayiine yönelik üretim yapıyorduk. Yapılan yeni yatırımlar makine, otomotiv
ve gemi inşasına yönelik sac üretimi yatırımları… Bu ürünlerin talebi ve fiyatı
iyi bir durumda. Şirketlerin buna yatırım yapması Türkiye için iyi… Dünya ekonomisinin
büyümesi, Türkiye’yi de olumlu etkiliyor. Yatırımlar da bu nedenle artıyor.
Bunlar Türkiye’nin önünü açan yatırımlar. Biz aynı zamanda büyük, 250 bin
tonluk gemilerin havuzlanacağı bir tersane inşaatına da başladık. Çanakkale’de
gemilerin yüzebileceği büyük betondan havuzlar bunlar… Neden yapıyoruz? Çünkü
Türkiye’ye çok büyük gemiler gelmeye başladı. Özellikle enerji santrallerine
Güney Amerika’dan çok büyük gemiler geliyor, ithal kömür getiriyorlar. Bu
gemilerin tamir ve bakımları için bu yatırımı yapıyoruz. Bizde zaten tersane
var fakat 50-60 bin tonluk… Bu ölçekte, bu büyüklükte yok. Buda 60 milyon
dolarlık bir yatırım olacak.”
Grubun performansı yükseliyor
Biraz da grubun performansından bahsedersek Ayhan Aslan şu
bilgileri veriyor: “2017’de grup olarak 9,5 milyar liralık bir ciroya ulaştık.
Bir önceki yıl 7,5 milyar liralık bir ciroya ulaşmıştık. Bu yıl, 2018’de yine
aynı seviyelerde bir ciro hedefliyoruz. Fakat bu nitelikli çelik haddehanesi
devreye girdiğinde kapasite artacak. Bizim şu anda haddeleme kapasitemiz
yaklaşık 3,5 milyon tondu, bununla birlikte 4,5 milyon tona yaklaşacağız. Sıvı
çelik ile hadde kapasitemiz aynı olacak. Ürettiğimiz ürünün yüzde 55’ini ihraç
ediyoruz. Bunun ağırlığı inşaat demirinde. Yüzde 45 payımız ile de Ereğli Demir
Çelik’ten sonra en büyük oyuncu biziz… Ama bizim gibi diğer fabrikalar da
yatırımlarını artırdı. Bazı fabrikalar sac haddehanesi yatırımları yaptılar. Bu
da çok iyi 25 bir şey, çünkü bu konuda Türkiye’nin ithalatını önlüyorlar. Ama
biz de Türkiye’nin ihtiyacı olan tersane ve nitelikli çelik alanlarında dikey
bir çalışma yapıyoruz. İlerde bu nitelikli çelik yatırımlarımız daha da
genişleyebilir.”
İÇDAŞ'a yönetim nasıl oluşuyor?
Ben merak edenlerdendim yönetim yapısını öğrenmek istedim.
İÇDAŞ Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan Aslan kısaca şöyle özetledi: “Ben hem yönetim
kurulunda, hem icra kurulundayım. İcrada dönüşümlü başkanlık var. Ben haziranda
başkan olacağım. İki kuzenim daha icra kurulundayız. Bütün alımları ve fabrika
işleyişini icra kurulu yapıyor. İcra kurulunda kararlar alınıyor ve
uygulanıyor. Aylık yönetim kurulunda bu kararlar ve yapılanlar anlatılıyor.
Yönetim Kurulu Başkanı Necati Aslan, yani amcam… Babam Bayram Aslan Yönetim
Kurulu Başkan Yardımcısı… Yönetim kurulunda yine ben varım, Naci Aslan, Yılmaz
Aslan, Adnan Aslan var. 6 kişilik bir yönetim kurulu var. İcra Kurulu’nda
benimle birlikte Naci Aslan ve Adnan Aslan var. Babamla Necati Amcam arasında
yaklaşık 3 yaş var. Hisseler 3 kardeş arasında eşit paylaşılmıştır.
Amcalarımdan Taci Aslan yönetimde şu anda yok ama hissedar olarak devam
ediyor.”
Kastamonu yerli otomobil üretimine talip
Tabii buraya Kastamonu’dan bir şeyler yazmazsak olmaz. Aynı
zamanda KASİAD Başkanı olan Ayhan Aslan şunları anlatıyor: “Kastamonu’nun
florası çok geniş… Ama tarım çok hızlı gitmiyor. Hatta biraz geriliyor.
Kastamonu’da sarımsak, siyez buğdayı gibi pek çok ürün ekiliyor ancak yeterli
sulama yok. Şeker fabrikası var şeker pancarı kotalardan dolayı ekilemiyordu.
Şimdi kota kalktı. Fakat çiftçi de başka ürünler üretmek istiyor. Kırık Barajı
devreye girdiğinde sulama sorunu çözülecek ve tarımda bölge bir atılım
yapabilir. Hayvancılık da çok önemli… 3 tane büyük tesis var. Ama yeterli değil
daha çok olması lazım. Gübre için de hayvancılığın gelişmesi gerekiyor.
İnsanlar kimyasal yememeli organik yemeli… Kastamonu’da mobilya sanayiinin çok
gelişmesi lazım. Çünkü yanında orman sanayinin en güçlü şirketleri var.
Kastamonu Entegre, SFC Entegre gibi tesisler var. Dortek Kapı ve Mobilya var.
Diğer mobilya şirketleri var. Burada İnegöl gibi bir organize sanayi olması
gerekiyor. Bu sanayinin de bu ana üreticilerden hammaddeyi alıp kendi üretimini
yapması gerekiyor. Ormandan kereste temini kolay. Burada bir mobilya organize
sanayi sitesi yok. Onun mutlaka olması gerekiyor. Yerli otomobil üretimine de
talibiz. İhtimal görüyoruz ama burada yatırımcının bu şehre güven duyması
lazım. İnebolu’da limanımız var. Yer müsait… Demiryolu da gelebilir. Bursa gibi
otomotiv üsleri çok sıkıştı. Kentte hareket bile edilemiyor. Oysa Kastamonu
gibi iller böyle yatırımlar için uygun. Karayolu tünellerle kısaldı, liman yolu
da yapılıyor. Yeterli insan kaynağı da mevcut.” ( Volkan Akı/Dünya, 24 Ocak
2018 )
ArcelorMittal Bhushan
Steel İçin Sunduğu Teklifi Geri Çekti
Economic Times tarafından yayımlanan bir habere göre,
küresel çelik devi ArcelorMittal, iflas sürecinde olan Hint çelik üreticisi
Bhushan Steel'i devralmak için sunduğu teklifi geri çekti. Economic Times’a
göre, ArcelorMittal söz konusu kararını mali danışmanı Goldman Sachs şirketi
aracılığıyla Bhushan Steel’in alacaklılar komitesine bildirdi. Goldman Sachs
tarafından gönderilen mektupta kararın sebebi ise belirtilmedi. Bhushan
Steel’in satışı için teklif sunanlar arasında Hindistan merkezli küresel çelik
üreticisi Tata Steel, Hint çelik üreticisi JSW Steel ve Hint madenci Vedanta
Resources yer alıyor. Tüm tekliflerin 29 Ocak tarihine kadar bildirilmesi
bekleniyor. (SteelOrbis, 25 Ocak 2018 )
Hindistan
Koklaşabilir Taş Kömürü Üretimini Çelik Üreticilerine Devretmeyi Düşünüyor
Hindistan hükümetinin koklaşabilir taş kömürü keşif ve
üretimini, Çelik Bakanlığı’nın gözetiminde çelik üreticilerine devretmeyi
değerlendirdiği bildiriliyor. Böylece, doğrudan kullanıcıları olan çelik
üreticilerinin katılımıyla daha entegre bir planlama ve kömür kaynaklarının
gelişimine olanak sağlanacağı düşünülüyor. Ülkedeki sınırlı görünür
koklaşabilir taş kömürü rezervleri göz önüne alındığında, üretim maliyetlerinin
hemen hemen satış fiyatlarıyla aynı olduğu bu yüzden de iç piyasadaki tek kömür
tedarikçisi olan Coal India Limited’in yeni kaynaklar bulmak ve üretimi
artırmak için bir motivasyonu olmadığı ifade ediliyor. Devlete ait çelik
üreticisi Steel Authority of India Limited’in halihazırda kendi kömür
madenlerinin bulunduğu ve Çelik Bakanlığı’nın koklaşabilir taş kömürü
üretiminden sorumlu hale gelmesiyle birlikte, daha fazla çelik şirketinin kendi
kömür madenlerini işletmesinin mümkün olabileceği, böylece çelik üreticilerinin
ithalat bağımlılığının da azalacağı ifade ediliyor. Hindistan’ın koklaşabilir
taş kömürü ithalatının 2017-18 mali yılında 50 milyon mt’u aşması bekleniyor,
önceki mali yılda ithalat hacmi 41,6 milyon mt seviyesindeydi. ( SteelOrbis, 26
Ocak 2018 )
Yorumlar
Yorum Gönder