Çelik Sektöründe 2019 - 5. Haftanın Öne Çıkanları
Çelik Sektöründe 2019 - 5. Haftanın Öne Çıkanları
2018 Yılında Dünya
Ham Çelik Üretimi % 4,6 Arttı
Dünya Çelik Derneği (worldsteel) tarafından açıklanan
verilere göre, 2018 yılının tamamında dünya ham çelik üretimi, 2017 yılındaki
1,7 milyar tona kıyasla %4,6 oranında artışla 1,8 milyar tona yükseldi.
Geçtiğimiz yıl, dünyanın en büyük çelik üreticisi konumunda bulunan Çin’in ham
çelik üretimi, 2017 yılına kıyasla % 6,6 oranında artışla 928,3 milyon tona
yükselirken, dünya ham çelik üretimindeki payı, 2017 yılındaki % 50,3’den %
51,3’e yükseldi.
2018 yılında Hindistan’ın ham çelik üretimi % 4,9 oranında
artışla 106,5 milyon tona ulaştı ve Japonya’nın yerine geçerek ikinci sıraya
yükseldi. Üçüncü sıraya inen Japonya’nın ham çelik üretimi ise, 2017 yılına
kıyasla % 0,3 oranında düşüşle 104,3 milyon tona geriledi. Geçtiğimiz yıl Güney
Kore’nin ham çelik üretimi, 2017 yılına kıyasla % 2 oranında artışla 72,5
milyon tona çıktı.
2018 yılında Kuzey Amerika’nın ham çelik üretimi % 4,1
artışla 120,5 milyon tona yükselirken, ABD’nin ham çelik üretimi % 6,2 artışla
86,7 milyon tona çıktı. Diğer taraftan Rusya’nın ham çelik üretimi, % 0,3
oranında artışla 71,7 milyon tona çıkarken, Ukrayna’nın üretimi geçtiğimiz yıl
% 1,1 oranında düşüşle 21,1 milyon tona geriledi.
Türkiye’nin ham çelik üretimi, özellikle yılın ikinci
yarısında görülen tüm zorluklara rağmen, 2017 yılında kaydedilen rekor seviye
olan 37,5 milyon tona kıyasla % 0,6 oranında azalışla 37,3 milyon ton
seviyesinde gerçekleşti. Brezilya’nın ham çelik üretimi ise %1,1 artışla 34,7
milyon tona yükseldi.
2018 yılında dünyanın en büyük on çelik üreticisi arasında %
17,7 oranında yükseliş ile en çok üretim artışı kaydeden İran, 25 milyon ton
ham çelik üretimi yaptı. 2018 yılında Avrupa Birliği’nin üretimi, 2017 yılına
kıyasla % 0,3 oranında azalışla, 168,1 milyon tona gerilerken, Asya bölgesinin
üretimi, % 5,6 oranında artışla, 1,3 milyar tona ulaştı. BDT bölgesinde ham
çelik üretimi % 0,3 artışla 101,3 milyon ton olarak kaydedildi. Geçtiğimiz yıl
Diğer Avrupa bölgesinin, üretimi Türkiye’nin büyük katkısıyla % 0,5 oranında
artışla 40,8 milyon tona çıkarken, İran’ın üretim artışı ile desteklenen Orta
Doğu’nun ham çelik üretimi ise % 11,7 seviyesinde yükselişle 38,5 milyon tona
ulaştı.
Türkiye’nin dünya ham çelik üretimindeki payı, 2017
yılındaki %2,2’den % 2,1’e geriledi. Geçtiğimiz yıl Hindistan’ın payı, 2017
yılına kıyasla % 5,9 seviyesinde kalarak değişmezken, Japonya’nın payı % 6,1’den
% 5,8’e geriledi. Diğer taraftan ABD’nin dünya ham çelik üretimindeki payı,
2017 yılındaki % % 4,7’den % 4,8’e yükseldi. AB28’in payı ise aynı kıyaslamada
% 9,7’den % 9,3’e düştü. ( TÇÜD, 28 Ocak 2019 )
Baosteel ve Fangda
Carbon, 100,000 ton/yıl UHP Grafit Elektrot Kapasiteli Yeni Tesisi Haziran
2020’de Devreye Alacak
Çin’de yerleşik en büyük grafit elektrot üreticisi Fangda
Carbon ve Shanghai Baosteel Chemical Co.’nun (Baowu Steel Group’un bağlı
kuruluşu) yıla 100,000 ton UHP grafit elektrot üretim kapasiteli yeni
fabrikanın inşaatına yönelik planları duyurduğu haber veriliyor. Baofang Carbon
Material Technology adı verilen iddialı projenin, 26 Nisan 2018 tarihinde
duyurulduğu ve buna göre yeni tesisin Lanzhou Honggu bölgesine kurulacağının
belirtildiği, ancak söz konusu tarihte yatırıma ve projenin ne zaman devreye
alınacağına dair bir açıklama yapılmadığı hatırlatılıyor. Geçtiğimiz hafta Cuma
günü yatırımcı toplantısında projeye dair yeni detayların ortaya çıktığı;
tesisin 497 takvim gününde inşa edilmesinin planlandığı, inşaatına Çin Yeni
Yılı’nın ardından 20 Şubat 2019 tarihinde başlanacağı ve tesisin 30 Haziran
2020 tarihinde devreye alınmasının planlandığı kaydediliyor. Diğer taraftan, 2019
yılının ortalarında İç Moğolistan’da 395,000 ton/yıl seviyesinde yeni grafit
elektrot kapasitelerinin devreye alınmasının planlandığı ve bunun yanı sıra
Çin’in diğer bölgelerinde en az 220,000 ton/yıl kapasiteli yeni tesislerin
faaliyete başlayacağı bildiriliyor. Geçtiğimiz yıl Çin’de toplam grafit
elektrot üretiminin, 700,000 ton civarında gerçekleştiğinin tahmin edildiği
ifade ediliyor. ( Metal Expert, 29 Ocak 2019 )
Tata Steel Bağlı
Şirketi Çinli Kamuya Ait Çelik Devine Satıldı
Hindistan merkezli çelik devi Tata Steel, bağlı şirket T S
Global Holdings Pte Ltd’nin NatSteel Holdings Pte Ltd ve Tata Steel Thailan
Public Company’de bulunan tüm hisselerini sattığını açıkladı. Alıcı şirketin
ise %70’inin Çinli HBIS Group Co. Ltd’ye ait olduğu belirtildi. Satışın gelecek
üç-dört ay içinde tamamlanması bekleniyor. HBIS Group 30 Haziran 2008’de
Tangshan Iron and Steel Group ve Handan Iron and Steel Group adlı iki şirketin
birleşmesiyle kuruldu. Dünyanın en büyük çelik üreticileri arasında yer alan
kamu şirketi HBIS ülkenin ev eşyaları, otomotiv çeliği ile nükleer enerji,
denizaltı, köprü ve inşaat malzemeleri sektörlerinde lider pozisyonda yer
alıyor. ( SteelOrbis, 29 Ocak 2019 )
Hesteel, Yeni Üretim
Tesisinde Yassı Çelik Üretimine Odaklanacak
Çin’deki en büyük ikinci çelik üreticisi konumundaki
Hesteel’in (HBIS Group) yeni Laoting tesisi için Primetals Technologies’e
üçüncü slab döküm makinesi siparişi verdiği ve söz konusu hamlenin, tesiste
üretim odağının yassı ürünlere kaydırılabileceğini gösterdiği, daha önce
tesisin ham çelik üretiminin yarısının uzun mamullerde kullanılmasının
planlandığı bildiriliyor. 2017 yılında Hesteel’in, HBIS Laoting isimli yeni
tesisinin inşaatına başladığı ve yeni üretim tesisinin yılda 10 milyon ton ham
çelik üretimi yapmasının planlandığı belirtiliyor. Hesteel’in, yılda toplamda 4,2
milyon ton kapasiteli iki slab döküm makinesi sipariş ettiği ve geri kalan sıvı
çelik üretiminin uzun mamul üretimi içi kullanılacağını belirttiği ifade
ediliyor. Ancak, kısa süre önce tesisin, yılda 2 milyon ton slab üretimi
yapacak üçüncü bir slab döküm makinesi sipariş etmesi ile söz konusu planın
değişmiş olabileceği değerlendiriliyor. Sonuç olarak yassı üretiminin, uzun
mamul üretimini yüksek ihtimalle geçmesinin beklendiği kaydediliyor. Primetals
Technologies’e göre daha önce sipariş verilen iki döküm makinesinin bu yılın
ilk çeyreğinde kurulacağı, üçüncü makinenin ise Şubat 2020’de devreye alınacağı
aktarılıyor. Hesteel’in yeni tesiste üretime 2019 yılında başlamayı planladığı,
ancak mevcut durumda üretimin Ağustos ayında başlamasının beklendiği rapor
ediliyor. HBIS Laoting projesinin, Çin’deki kapasite değişim planı uyarınca
başlatıldığı, bu nedenle firmanın Tangshan Iron and Steel (Tangsteel) ve Handan
Steel’deki çelik üretim ve haddeleme ekipmanlarının bir bölümünün devre dışı
bırakılacağı diğer taraftan Xuanhua Iron and Steel tesisinin tamamen
kapatılacağı açıklanıyor. ( Metal Expert, 30 Ocak 2019 )
Dünya Devi Üretimi
Kısacak, Barajları Kapatacak
Dünyanın en büyük demir cevheri şirketi Brezilyalı Vale, 84
kişinin öldüğü ve 300'e yakın kişinin hala kayıp olduğu baraj faciasından sonra
üretimi % 10 kısma sözü verdi. Şirket, geçen hafta yıkılan barajlara benzer 10
barajın da hizmet dışına çıkarılacağını vaat etti. Vale CEO'su Fabio
Schvartsman dün yaptığı açıklamada barajları kullanan operasyonların geçici
duracağını ve gelecek üç yılda onları devre dışı bırakmak amacıyla 5 milyar
real (1,3 milyar dolar) harcayacaklarını söyledi. Vale'nin bu hamlesi
başsavcılığın Vale yöneticilerini gözaltına almasından sonra geldi. ( Milliyet,
30 Ocak 2019)
Imidro, İran’ın İlk
Grafit Elektrot Tesisi İçin Gereken Finansmanın Geri Kalanının Sağlanmasını
Umuyor
İran Maden ve Maden Sanayilerini Kalkındırma ve Yenileme
Örgütü’nün (Imidro) İran’ın ilk grafit elektrot tesisi için gerekli finansmanın
geri kalanının sağlanmasını ve Mart ayına kadar ilerleme kaydedilmesini umduğu
ifade ediliyor. Ardakan merkezli, 350 milyon € (400 milyon dolar) tutarındaki
söz konusu projenin, uzun süredir masada olduğu ancak henüz tamamlanamadığı ve
geçtiğimiz yıl Imidro’nun, çelik üreticileri Mobarakeh Steel, Khorasan Steel ve
Chadormalu ile tesise yatırım yapılması ve tesisin tamamlanması için bir ortak
girişim kurduğu hatırlatılıyor. Imidro’ya göre, söz konusu proje için hala 170
milyon €’ya ihtiyaç olduğu vurgulanıyor. Tesisin, yılda 30.000 ton grafit
elektrot üretim kapasiteli olacağı ve üretimin daha sonra yılda 45.000 ton
seviyesinde arttırılmasının öngörüldüğü, böylece ülkenin ithal grafit elektrot
ihtiyacının ortadan kalkacağı aktarılıyor. ( Kallanish, 31 Ocak 2019 )
Trump, Amerikan
Çeliğinin Satın Alınmasını Teşvik Eden Başkanlık Emrini İmzaladı
ABD Başkanı Donald Trump’ın, federal fon alıcılarını
Amerika’da üretilen çelik satın almalarını teşvik eden başkanlık emrini
imzaladığı haber veriliyor. Söz konusu başkanlık emrinin, yönetim departmanı ve
devlet dairelerinin, yeni federal finansal yardımı alacaklara, her kontratta,
taşeron sözleşmesinde ve siparişte mümkün olduğu kadarıyla Amerika’da üretilmiş
demir ve alüminyumun yanı sıra çelik, çimento ve diğer mamul malların
kullanımını teşvik etmeye yönelttiği ifade ediliyor. Beyaz Saray’dan yapılan
açıklamada, söz konusu emrin, özellikle altyapı projelerinde Amerika’da
üretilen ürünlerin kullanımını desteklenmesini amaçladığı bildiriliyor. Amerika
Demir ve Çelik Enstitüsü Başkanı Thomas Gibson’un, söz konusu hamleyi övgüyle
karşıladığı ve federal olarak fonlanan altyapı projelerinin, yerli çelik
sanayiinin sağlığı açısından büyük önem taşıdığını, bunun yanı sıra istihdam
oluşturduğunu ve Amerika’nın altyapısını inşa ettiğini belirttiği kaydediliyor.
Gibson’un, son başkanlık emrinin, 2017 yılının Nisan ayında Başkan Trump’ın
aynı konu ile ilgili olarak yayımladığı kararın devamı niteliğinde olduğunu
vurguladığı aktarılıyor. ( Kallanish, 01 Şubat 2019 )
Bursa, Geleceğin
Otomobillerine Altyapı Hazırlıyor
Bursa, önümüzdeki yıllarda otomotivde yaşanması beklenen
dönüşüme hazırlanıyor. Ana ve büyük ana yan sanayilerin yeni nesil malzemeler,
elektrikli araçlar, otomasyon, robot yatırımları endüstrinin tamamına dalga
dalga yayılıyor. Bursalı otomotivciler, geleceğin otomobillerinde yer almak
için altyapılarını bugünden hazırlıyor. Otomotiv endüstrisi, güçlü ana
sanayilerin geliştirdiği yan sanayisi, kalifiye çalışan varlığı, müteşebbis
ruhlu sanayicileri, teknoloji ve global gelişmeleri yakından takip etme
kabiliyetiyle Bursa’nın tüm yaşam hücrelerine sinmiş vaziyette.
Bu durum en çok da Ar-Ge merkezlerinin sayısında kendini
hissettiriyor. Kentte kurulu Bakanlık onaylı 106 Ar-Ge merkezinin 41’i otomotiv
ana ve yan sanayilerine ait. Ayrıca 20 tasarım merkezinin de 9’unu otomotiv
endüstrisi oluşturuyor. Otomotivdeki dönüşüm ve yeni teknolojiler konusu
Bursalı otomotivcilerin de gündeminde ilk sıralarda yer alıyor. Yeni nesil
malzeme üretiminden, bu malzemelerin işlenmesi, elektrikli araçlar ve mevcut
sistemlerin bu araçlara uyarlanmasına kadar pek çok alanda Ar-Ge çalışmaları
yürütülüyor. Büyük yan sanayiler bu alanda bir yandan yeni ürün geliştirmeleri
üzerine çalışırken, diğer yandan da üretim alanlarını gelişen teknolojilere
göre uyarlıyor. Özellikle Türkiye’deki sanayi 4.0 çalışmalarına Bursa’daki
fabrikasında başlayan Bosch gibi büyük yan sanayilerin bu alanda attıkları
adımlar, küçük yan sanayilere de yayılıyor. Odağında sanayi 4.0 olan otomotiv endüstrisinde
robotik hatlar, otomasyon, akıllı makinelere her firma kendi gücü ölçüsünde
yatırım yapıyor.
Öte yandan Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından
yapılacak TEKNOSAB’da da orta yüksek ve ileri teknoloji yatırımları sanayideki
dönüşümü yönlendirecek. Türkiye’nin mühendislik kabiliyetlerinin otomotiv
endüstrisinin beklentilerinin çok üzerinde olduğuna vurgu yapan Uludağ Otomotiv
Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik,
endüstrinin gelişmesinde insan kaynağı ve teknolojiyi kullanma kabiliyetinin
önemine işaret etti. Türk mühendislik kabiliyetinin otomotiv endüstrisinin
beklentilerinin üzerinde olduğuna işaret eden Çelik, geleceğin trendleriyle
ilgili şunları söyledi; “Küresel otomotiv endüstrisinde modellerde karmaşık
referanslar oluşmaya başladı. Artık hibrit ve elektrikli konseptler bir
zorunluluk olarak araçlarda yer alıyor. 2020-2025 yılları arasında hibrit
opsiyonu olmayan araç kalmayacak. Bu dönüşüm hızlanacak. Sonunda hedef
elektrikli araçlar. Bununla birlikte mobilite, otonom sürüş gibi tamamlayıcı
unsurlar da otomotiv Ar-Ge ve strateji odalarında yer alıyor.”
ÇEMTAŞ, YERLİLEŞTİRDİĞİ ÇELİKLERLE İTHAL İKÂMESİ SAĞLIYOR
Türkiye’nin büyük vasıflı çelik üreticilerinden Çemtaş,
Türkiye’ye ithalat yoluyla giren pek çok özellikli çeliği Bursa’daki
fabrikasında üreterek yerlileştiriyor. Vasıflı çelik sektöründe Türkiye’deki
ilk onaylı Ar-Ge merkezine sahip olan Çemtaş, katma değeri yüksek ürünlerle
yerlilik oranını yüzde 75’e çıkardı. Isıl işlem yatırımıyla çelikte ton
değerini yüzde 20’ye yakın artıran Çemtaş, ayrıca denge çubuğunda da
kapasitesini artırıcı yatırıma başladı.
Yeni nesil çeliklerin şekillendirilmesine odaklandı
Beyçelik Gestamp Genel Müdürü Engin Meydan, ultra yüksek
mukavemetli çelik uygulamalarının yoğun olarak kullanıldığını, yeni nesil
çelikler, şekillendirme ve montaj alanında bu çeliklerin kullanımının
artırılmasına yönelik çalışmalar yürüttüklerini kaydetti. Geçen yıl alanında
ilk tasarım merkezini kurduklarını hatırlatan Meydan, inovasyon çalışmalarını
desteklemek için İnoSuit programını başlattıklarını, Beyçelik Gestamp
Akademi’nin eğitimleri ile de inovasyon kültürünü tüm lokasyonlarına yaymayı
hedeflediklerini aktardı.
Meydan, “Dünyadaki değişim Türkiye otomotiv sektörünü de
etkiliyor. Geleneksel üretim yerini yeni trendlere bıraktı. Yan sanayi olarak
bu trendleri yakından takip ediyoruz. Teknolojik değeri yüksek yeni ürün
oluşturma çabası Ar-Ge merkezlerinin önemini artırıyor” dedi. Elektrikli araç
platformları üzerine çalışıyor Ar-Ge merkezinde daha çok sızdırmazlık ve
titreşim sönümleme konularına odaklanan Angst Pfister, 47 kişilik Ar-Ge
Merkezi'nde sızdırmazlık ve titreşim sönümleme konularına odaklı projeler
geliştiriyor. Bunların başında elektrikli araç platformlarında ihtiyaç duyulacak
burç ve takozlar geliyor.
Akıllı sistemlere yoğunlaştı
Otomotiv endüstrisinin büyük yan sanayilerinden Coşkunöz
Holding de araç hafifletme çalışmalarında en kritik teknolojilerden olan lazer
ve sürtünme karıştırma kaynağı uygulamaları ile ilgili çalışmalar yürütüyor.
Ayrıca şirket, holding bünyesindeki CITS (Cloud Information Technology
Services) ile de akıllı üretim sistemleri, veri analitiği ve makine öğrenmesi
alanlarında ortak faaliyetler yürütüyor.
Motor komponentleri üretiyor
Otomotiv ana sanayinin ihtiyaç duyduğu motor komponentleri
alanında global bir marka haline gelen Kırpart da ileri düzey mühendislik kabiliyeti
ile termostat, su ve yağ pompası gibi motor soğutma sistem komponentlerinin
tasarım, geliştirme ve imalatı yapıyor. Kırpart, yeni dönemde hibrit ve
elektrikli araçlardaki gelişime uygun olarak proses ve ürün patentleri üzerinde
çalışıyor.
Araç koltuklarını hafifletti
Ticari araçlar için ürettiği yolcu koltuklarını yurtiçi ve
dışındaki birçok ana sanayi firmasının kullanımına sunan İnova Otomotiv ise,
yeni dönemde üniversite ve ana sanayi ile işbirliğine giderek, uzun soluklu
projeyle koltukların ağırlığını düşürmeye odaklandı. Koltuk hafifletme
çalışmalarının yanı sıra koltuklarını akıllı sistemlerle entegre ederek
inovatif üretim süreci başlatan İnova, Renault ve Mercedes Sprinter için üretim
yapıyor.
OTOMOTİV TEST MERKEZİ, BURSA’NIN ELİNİ GÜÇLENDİRECEK
Bugün Türkiye’de üretilen her iki araçtan biri Bursa’daki
fabrikalarda üretiliyor. Üretimdeki bu gücü, altyapısı ve lokasyon avantajıyla
Bursa, yerli otomobilin de üretim üssü olma noktasında ısrarını her fırsatta
dile getiriyor. Kentte bu konuda altyapı oluşturacak önemli girişimler de var.
Yenişehir’de yapılması planlanan Otomotiv Test Merkezi için geçen yıl aralık
ayında protokol imzalandı. Dönemin Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu bir
Güney Kore firmasının Otomotiv Test Merkezi’nin ihalesini aldığını,
çalışmaların devam ettiğini, DSİ ve BOTAŞ ile ilgili faaliyetlerin de
başlayacağını açıklamıştı. 4 bin 350 dönüm alan üzerinde kurulacak merkezde
sadece kara araçları değil, savunma sanayiine yönelik üretilen araçların da
testleri yapılacak. ( Dünya, 01 Şubat 2019 )
Yorumlar
Yorum Gönder