Çelik Sektöründe 2020 - 36. Haftanın Öne Çıkanları

 Çelik Sektöründe 2020 -  36. Haftanın Öne Çıkanları


ThyssenKrupp Karbon Salımını Azaltmak İçin Hidrojen Bazlı Bir Tesis Kurmayı Planlıyor

Almanya Ekonomi Bakanı Peter Altmaier, Alman çelik üreticisi ThyssenKrupp’un 2025 yılına kadar kömür yerine hidrojen kullanarak greensteel üretmek için yeni bir tesis kuracağını belirtti. Tesisin yıllık üretim kapasitesinin ilk olarak 400.000 mt seviyesinde olması ve 2030 yılına kadar 3 milyon mt seviyesine yükselmesi bekleniyor. ThyssenKrupp, son zamanlarda Duisburg’da yaklaşık 11 milyon mt çelik üretti. ThyssenKrupp’a göre, Duisburg tesisi tek başına Almanya’nın karbon salımının %2’sinden sorumlu. Çelik üreticisi, 2030 yılına kadar karbon salımını 2018 yılına kıyasla %30 azaltmak istiyor. Şirket, gerekli yatırımlar için kamu desteği bekliyor. Hükümet, üretimi karbonsuz hale dönüştürmek için Almanya çelik sektörünün 30 milyar € yatırım yapması gerektiğini belirtti. Federal hükümet sektöre yardımcı olmak için geçtiğimiz ay “Çelik Eylem Planı” açıkladı. (SteelOrbis, 31 Ağustos 2020 )

Hindistan Merkezli JSW Anti-Mikrobik Özelliklere Sahip Kaplamalı Sac Üretti

Hindistan merkezli JSW Limited yerel kaplamalı çelik satışlarındaki pazar payını artırmak için anti-mikrobik ve anti-toz gibi özelliklere sahip yeni bir kaplamalı ürünü piyasaya sürdüğünü açıkladı. Şirketin, Corona virüsü salgını nedeniyle yerel pazarda anti-mikrobik kaplamalı çelik ürünler için büyük fırsatlar gördüğü belirtildi. Şirket, kaplamalı çelik ürünlerdeki mevcut pazar payını açıklamamakla birlikte, toplam Hindistan yerel kaplamalı çelik pazarının yıllık 2,5 milyon mt seviyesinde tahmin edildiğini belirtti. JSW Steel Pazarlama, Ticari ve Kurumsal Strateji Direktörü Jayant Acharya, “Sağlık konusunda artan tüketici farkındalığı, sektörleri ürün geliştirirken değişiklik yapmaya teşvik ediyor. Ortaya çıkan ihtiyaçlar, tozsuz çatılardan, iç mekanı daha serin tutan çatıya kadar çeşitlilik gösteriyor. Son teknoloji boya sistemleriyle bu avantajları uyarlamak ve sunmak mümkün. Bu, yeni boya sistemleriyle müşteriler için farklı bir avantaj sunan JSW Radiance gibi özel çelik ürünlere yeni talep yaratıyor,” dedi. ( SteelOrbis, 31 Ağustos 2020 )

Tosyalı Holding'den Sıfır Atık Çelik Üretimi

Son dönemde yurt içinde ve küresel arenada yaptığı yatırımlarla öne çıkan Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, grup olarak global arenada demir çelik sektöründe Japon ve Alman devleri ile rekabet ettiklerini dile getiriyor. Fuat Tosyalı, “Gururla söyleyebilirim ki dünyanın en kaliteli demir çeliğini, Almanya ve Japonya ile birlikte Türkiye üretiyor” diyor. Türkiye’nin çelik devi Tosyalı Holding, 3 kıtada, 25 farklı tesiste yürüttüğü üretimini, 100’ü aşkın ülkeye ihraç ediyor. Tosyalı Holding, yalnızca sektöründe değil, tüm özel sektör kuruluşları arasında yatırım iştahı en yüksek şirketlerin başında geliyor.

“Biz yola çıktığımız ilk gün hedefimizi “demir-çelik üretiminde bir dünya markası yaratmak” olarak koymuştuk. Bugün de bu hedefe ulaştığımız için müthiş gururluyuz” diyen Fuat Tosyalı, yurt dışı yatırımlarına ilişkin de şu bilgiyi veriyor: “Yurt dışındaki en önemli projelerimizin başında Cezayir’de yer alan Tosyalı Algerie var. Toplam dört faz olarak planlanan ve son faz projemiz tamamlandığında, toplam yatırım tutarı 6 milyar doları aşacak. Türkiye’nin yurtdışındaki en değerli varlıklarından olan Tosyalı Algerie’de tüm fazların tamamlanmasıyla birlikte, beş yıl içinde yıllık 8 milyon tonun üzerinde üretim kapasitesine, 5 milyar dolar ciroya ulaşmayı hedefliyoruz”. Tosyalı’nın yurtdışındaki bir diğer yatırımı da Karadağ’da bulunuyor. 2012'de holding bünyesine katılan Tosçelik Niksic Special Steel’de yenilenme çalışmaları tamamlandı ve üretime geçildi. Fuat Tosyalı, “Tosyalı Holding’in yurt dışında yatırım hamlesi, Batı Afrika’nın giriş kapısı olan Senegal ve Angola ile devam ediyor. Senegal’de “Tosyalı Ekonomi Bölgesi” oluşturmak için yatırıma başladık. Senegal yatırımı, sadece ülke ekonomisine değil bölgenin ve kıtanın kalkınmasına da büyük katkıda bulunacak. Senegal’den sonra Angola’da da yatırım çalışmalarımızın başladığını ekleyebilirim” diyor. Fuat Tosyalı, “Bugün yurt dışında kurulu şirketlerimizin toplam cirosu Türkiye cirosuna yaklaştı” diye konuşuyor.

Çatıdan enerjide 5 büyükten biri

Rekabetçiliğin sadece ürün kalitesi ve rakamlarla açıklanamayacağını vurgulayan Fuat Tosyalı “Biz dünyanın en iyi çeliğini üreten 3 şirketten birisiyiz. Rekabetçilik sadece matematiksel kârlılık değildir. Mesela çevrecilikte de rekabet var. En çevreci, en sosyal gibi. Aynı ürünü, daha çevreci şirkette almak müşterimizi daha mutlu ediyor. Bu açıdan tesislerimizi sıfır atıkla çalıştırma politikamız var. Evsel atık dahi olmayacak. Geri dönüşüm olacak. Yenilenebilir enerjide çok iddialıyız. Dünyada en büyük çatı tipi 5 santralden biri bizde. 250 bin metrekare alanı tamamen güneş panelleri ile kapladık. Dünyanın en küçük karbon ayak izine sahip borusunu üretiyoruz” diyor. ( Dünya, 31 Ağustos 2020 )

Fosil İçermeyen İlk DRI Fabrikası İsveç'te Faaliyete Başladı

İsveçli üreticiler SSAB, LKAB ve Vattenfall’ın bugün HYBRIT girişimi kapsamında Luela'da fosil içermeyen sünger demir üretimi için pilot tesiste faaliyete başladıkları bildiriliyor. Şirketlerden yapılan açıklamada, demir cevherinin doğrudan indirgenmesinde hidrojenin kullanılması için testlerin 2024 yılına kadar birkaç aşamalı olarak yapılacağı belirtiliyor. Hidrojenin, suyun fosil içermeyen elektrikle elektroliz edilmesiyle üretileceğini öğreniliyor. HYBRIT projesinin ayrıca, 2021 yılına kadar LKAB'nin pelet tesislerinden birinde fosil yağın biyo yağ ile değiştirilmesini ve LKAB’ın pilot tesis yakınındaki arazisinde bir test hidrojen depolama tesisi inşa etmesini de içerdiği kaydediliyor. Fosil içermeyen çeliğe geçişte için bu tesisin bir kilometre taşı olduğunu belirten SSAB Başkanı ve CEO'su Martin Lindqvist’in, “2026 gibi erken bir tarihte fosil içermeyen çeliği pazarlayan ilk şirket olmayı hedefliyoruz ”dediği ifade ediliyor. ( Metal Expert, 01 Eylül 2020 )

Ekonomik Konsey Thyssenkrupp'ta Devlet Katılımına Karşı

Piyasa ekonomisi ilkelerini savunan ulusal bir ticaret birliği olan Almanya Ekonomik Konseyi (Wirtschaftsrat der CDU), son zamanlarda böyle bir senaryo hakkında söylentiler ortaya çıktığı için devletin Thyssenkrupp'a olası doğrudan katılımına karşı çıkıyor. Ekonomik Konsey Genel Sekreteri Wolfgang Steiger’in, federal hükümeti, şirketin krizden çıkmasına yardımcı olmak için Thyssenkrupp'ta hisse sahibi olma niyetinden dolayı eleştirdiği kaydediliyor. Korona enfeksiyonlarının artması ve çelik endüstrisindeki karışıklık nedeniyle devletin çelik şirketlerine katılımının yasak olduğunu söylediği bildiriliyor.

Steiger’ın basına verdiği demeçte, "Mevcut kapasite fazlalığı, zorlu rekabet durumu, talebin çökmesi ve Yeşil Anlaşma sürecinde eşzamanlı endüstriyel dönüşümün etkisindeki mevcut acil durum, ekonomik düzenimizi değiştirmek için bir kaldıraç olarak kullanılmamalıdır" ifadelerini kullandığı aktarılıyor. Bu açıklamanın, Almanya Ekonomi Bakanı Peter Altmaier'in Thyssenkrupp’un Duisburg tesisini ziyaret etmesinin ve kriz zamanında çelik üreticisine devlet desteği sözü vermesinin ardından yapıldığı bildiriliyor. Ancak medya kaynaklarının, Altmaier'in şirketin kamulaştırılmasına değinmediğini, ancak benimsenen ekonomik canlandırma paketi çerçevesinde yatırım desteğinden ve özellikle Ulusal Hidrojen Stratejisi’nden bahsettiğini bildirdiği aktarılıyor. Thyssenkrupp'un olası kamulaştırılmasına ilişkin görüşmelerin, grubun Mayıs ayında çelik faaliyeti için konsolidasyon ve ortaklık seçeneklerini değerlendirmeyi planladığını açıkladığında ortaya çıktığı ifade ediliyor. Kaynaklar, asansör biriminin satışı ve beklenen devlet desteğinin, grubun kötü durumdaki çelik birimini yeniden canlandırmak için yeterli olacağından şüphe ediyor.

Thyssenkrupp’un, 30 Eylül 2020'de sona eren mali yıl için işletme zararının 1 milyar €’ya dayanmasını beklediği belirtiliyor. Alman gazetesi Handelsblatt'ın hükümet çevrelerine atıfta bulunduğu haberine göre, şirketin olası kamulaştırılmasının tartışıldığı, ancak bunun “ilk stratejik hedef” olmadığı ve son çare olarak görüldüğü vurgulanıyor. Metal Expert, 03 Eylül 2020

ArcelorMittal Enerji Bakanlığı’nın İmalat İşlemini İyileştirmek İçin Verdiği Bağışı Kazandı

ArcelorMittal’in Doğu Şikago’daki küresel araştırma ve geliştirme merkezi, Enerji Bakanlığı’nın girişimiyle iki adet İmalat Programı için Yüksek Performanslı Bilgisayar kazandı. Bakanlık’ın bu bağışı, ABD’de imalatta ve ürün geliştirmede karşılaşılan teknik sorunları çözmek amacıyla yapıldı. İlk bağış için ArcelorMittal, atomik ölçekte yüksek performanslı bilgisayar ve yapay zekayı kullanarak, yeni nesil yüksek mukavemetli çeliğin hızlı geliştirilmesi adına bir yöntem oluşturmak için Lawrence Livermore National Laboratory ve Argonne National Laboratory ile iş birliği yapacak. Tesisin deneme aşamalarının bazıları atlanarak enerji tasarrufu sağlanacak. Şirket, eğer deneme ruloları gerekli özellikleri karşılamazsa, bunların çok fazla enerji harcayacağını ve maliyetli olacağını söyledi. İkinci bağış içinse şirket, arıtma işleminde oluşan kirliliğin sebep olduğu verim kaybını azaltmak için Ridge National Laboratory ve Purdue University Northwest ile iş birliği yapacak. Şirketin Indiana Harbor tesisindeki 3 No’lu çelikhanesinin pota bölümünde, daha temiz çelik üretmek için araştırma yapılacak. (SteelOrbis, 04 Eylül 2020 )

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ülkemiz Demir Çelik Sektöründe Sonu Hazin Biten Bir Proje - Sivas Demir Çelik ( Sidemir )

Kremikovtzi Demir ve Çelik Fabrikaları – Bulgaristan Erdemir’in İlk Yurtdışı Şirket Satınalma Girişimi

DÖRDÜNCÜ BEŞ YILLIK KALKINMA PLANI 1979-1983 DEMİR ÇELİK SANAYİİ