Çelik Sektöründe 2021 - 13. Haftanın Öne Çıkanları

Çelik Sektöründe 2021 - 13. Haftanın Öne Çıkanları 

OECD Çelik Komitesi: Küresel Çelik Talebinin Yakın Zamanda Kısmen Toparlanması Bekleniyor

OECD Çelik Komitesi, 18-19 ve 22-23 Mart 2020 tarihleri arasında gerçekleşen 89. toplantısında, çelik sektörünün durumu ve görünümü, piyasayı aksatan hükümet müdahaleleri, artan kapasite fazlası ve sektörde adil bir ortam oluşturulmasına yönelik politika yaklaşımları dâhil olmak üzere küresel çelik sektörünün karşılaştığı zorlukları tartıştı. Komite ayrıca, Corona virüsün çelik piyasaları üzerindeki etkisi, çelik ticareti politikasındaki gelişmeler ve çelik üretim kapasitesi eğilimleri gibi konuları da ele aldı. OECD, Corona virüsten dolayı çelik piyasası koşullarının kötüleşmesine ve çelik piyasasındaki toparlanma hızı ile zamanlamasına ilişkin endişelerini dile getirdi. Komite, piyasayı bozan hükümet müdahalelerinin ve önlemlerin yanı sıra kapasite fazlasının çelik ticaretinde büyük aksaklıklar yaşanmasına neden olduğunu ve yapısal düzenlemeyi engelleyebileceğini vurguladı. Bu müdahaleler ticari gerilimlere katkıda bulundu.

OECD’nin son verileri, küresel çelik üretim kapasitesinin 2020 yılında 2,45 milyar mt seviyesine yükseldiğini gösteriyor. Komite, küresel çelik kapasitesi ve ham çelik üretimi arasındaki farkın geçtiğimiz yıl 625,4 milyon mt’a ulaştığını belirtti. Komite, bir dizi kapasite artırma planının talepte gelecek dönem için beklenen güçlü artışlara dayandığını ve birçok yatırımın piyasa tarafından yönlendirilmek yerine hükümetler tarafından desteklenmesinin endişe verdiğini aktardı. Bu yatırımların çoğu, kapasite fazlasını daha da kötüleştirme riski yaratırken, arzın, piyasanın gerçek ihtiyaçlarını aşma olasılığını yükseltiyor.

OECD’nin yayımladığı 2021 yılı Mart ayı Ekonomik Görünümü’nde, küresel GSYİH’ın 2021 yılında %5,5 ve 2022 yılında %4 oranında toparlanacağı tahmin ediliyor. Birçok çelik üreten ekonomi, Corona virüs nedeniyle geçtiğimiz yıl çelik üretiminde önemli daralmalar yaşadı. 2020 yılında çelik fiyatları düşerken, pandeminin ağır dönemlerinde çelik üretim kapasitelerinin toparlanan çelik talebini ve stok alımlarını karşılayacak kadar hızlı bir şekilde devreye alınamaması nedeniyle fiyatlar son zamanlarda arttı. Küresel çelik talebinin yakın vadede yalnızca kısmen toparlanması beklenirken, 2021 yılında nihai mamul talebinin pek çok ülkede pandemi öncesi seviyelerin altında kalması bekleniyor. Çelik Komitesine göre, pandeminin neden olduğu risklerin yanı sıra, çelik piyasası görünümüne yönelik başlıca riskler arasında zararlı devlet teşvikleri ve üreticileri riske attığı için acilen ele alınması gereken yatırım politikalarının yol açtığı küresel kapasite fazlasının etkileri yer alıyor. ( SteelOrbis, 29 Mart 2021 )

Moody’s Küresel Çelik ve Madencilik Sektörünün Görünümünü Talebin Artmasıyla Pozitife Çevirdi

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, pandeminin ardından ekonomik faaliyetlerin artmasıyla yükselen çelik talebi ve kısıtlı çelik ile demir cevheri arzı nedeniyle küresel çelik ve madencilik sektörünün görünümünü durağandan pozitife çevirdiğini açıkladı. Dünya ekonomisinin pandemiden kaynaklanan yavaşlamadan toparlanması ve arz kısıtlı seyrederken çelik ile demir cevheri talebinin artması nedeniyle sektörün AVFÖK’ünün önümüzdeki 12-18 ay içinde yaklaşık %30 artması bekleniyor.

Öte yandan, çelik üreticilerinin faaliyet sonuçları ve nakit akışı, tarihsel olarak yüksek fiyatlar nedeniyle önümüzdeki yıl büyük ölçüde iyileşecek. Avrupa, Çin ve diğer ülkelerdeki üreticiler, daha temiz teknolojilere yatırım yapmaları nedeniyle artan üretim maliyetleriyle karşı karşıya kalırken, çelik fiyatları arz ve talebin yeniden dengelenmesiyle kademeli olarak düşecek. Benzer şekilde, ABD’de ve elektrik ark ocağında üretim yapan diğer ülkelerde, hurda ve diğer metallerin maliyetleri artıyor. Moody’s’e göre, şu anda yüksek demir cevheri fiyatları sürdürülebilir olmasa da, arz kısıtlamaları ve önümüzdeki yıllarda büyük genişleme projelerinin olmaması nedeniyle piyasa 2021 yılında güçlü seyredecek. Yüksek fiyatlar, büyük üreticilere güçlü nakit akışı sağlayacak ve bazı üreticiler tüm zamanların en yüksek nakit akışı ve AVFÖK’ünü elde edecek. Kuruluşun açıklamasına göre, kömür üreticilerinin nakit akışı ve gelirleri bu yıl önemli ölçüde iyileşecek, ancak fiyatlar düşecek ve Corona virüsü sonrasında kaydedilen talep artışı 2021 yılının sonunda azalacak. Çelik üretiminde kullanılan termal kömür ve metalürjik kömür talebi artacak. Termal kömür talebi, 2020 yılında %5’ten fazla düşmesinin ardından 2021 yılında %3’ten fazla artacak. ( SteelOrbis, 29 Mart 2021 )

Türk Çelik Üreticileri Hurda Üretimini Artıracak Teşvikler Bekliyor

Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, global piyasalarda hurda ihracatının kısıtlanmasına yönelik girişimlerin hız kazandığını ve dünyanın en büyük hurda ithalatçısı Türkiye'nin bundan olumsuz etkileneceğini belirterek, "Türkiye'nin hurda üretimini artırılabilmesi için bu alanda ihtisas organize sanayi bölgelerinin (OSB) kurulması, bunun toplanmasına çok yönlü teşvik verilmesi ve hurdayı ikame edebilecek ürünlerin de üretim prosesinde dikkate alınması önem taşıyor." dedi.

Yayan, AA muhabirine, Rusya'nın hurda ihracatında ton başına 15 euro olarak başlattığı vergi uygulamasını, geçen yılın sonunda ton başına 45 euroya çıkardığını ve uygulamanın beklenen ölçüde etkili olmaması halinde, bu ihracatı tümüyle yasaklamayı planladığını söyledi. Benzer adımların başka ülkelerce de atıldığına dikkati çeken Yayan, Ukrayna'da uygulaması yeni sona eren ton başına 58 euroluk hurda ihracatı vergisinin de yeterince etkili olmadığı gerekçesiyle bunu yükseltmeye yönelik kanun teklifi verildiğini bildirdi. Yayan, Latin Amerika Çelik Üreticileri Derneğinin (Alacero), bölgede ticari açıdan avantaj sağlayacağı düşüncesiyle hurda ihracatına kısıtlama getirilmesini istediğini, benzer şekilde Malezya'nın da hurdaya yüzde 15 ihracat vergisi getireceğini duyurduğunu ifade etti.

Çin hurda ithalatçısı olacak

Avrupa Birliği'nde (AB) ise rekabet şartlarının iyileştirilmesi ve iklim değişikliği çalışmalarının gerekliliklerinin yerine getirilmesi açısından, EUROFER tarafından, hurda ihracatının kısıtlanması yönünde taleplerin vurgulanmaya başlandığına dikkati çeken Yayan, şöyle devam etti: "EUROFER Genel Direktörü Axel Eggert, Yeşil Mutabakat ve Avrupa Çeliği başlıklı çevrim içi toplantıda, 'Avrupa'nın çelik hurda işleme için küresel çapta en yüksek çevre standartlarına sahip olduğunu, bu bakımdan daha düşük standartları olan, çevre kirleten ve çevre hedefi olmayan üçüncü ülkelere hurda gönderiminin kısıtlanması gerektiğini' ifade etti. Diğer taraftan, Çin'in de daha önce söylendiğinin aksine, hurda ihraç etmek bir yana, elektrik ark ocaklı tesislerin kapasitesinin artması sebebiyle önümüzdeki yıllarda hurda piyasasına ithalatçı olarak gireceği belirtilmektedir."

Dünyanın en büyük hurda ithalatçısı

Türkiye Yayan, hurda ihracatının kademeli şekilde sınırlandırılması yönündeki eğilimlerin giderek ağırlık kazandığına işaret ederek, ham madde ihracatının sınırlandırıldığı bir ortamda, nihai ürünlerin serbest ticaretinden bahsedilemeyeceğini dile getirdi. Nihai ürün piyasasında, serbest ticaretin önemli ölçüde tahrip edildiğinin gözlendiğini belirten Yayan, şunları kaydetti: "Ülkemizde, toplam üretim içinde, hurdayla üretim yapan ark ocaklı tesislerin payı yüzde 69,2'dir. Türkiye, 2020 yılında 22,5 milyon tonla dünyanın en büyük hurda ithalatçısı konumunu sürdürmüştür. Global piyasalarda hurda ihracatını engellemeye yönelik girişimler, hurda tedarikinde dışa bağımlı sektörümüzü olumsuz etkileyecektir. Tüm bu gelişmeler ışığında, Türkiye'nin hurda üretiminin artırılabilmesi için bu alanda ihtisas OSB'lerinin kurulması, hurdanın toplanmasına yönelik çok yönlü teşvik verilmesi, hurdayı ikame edebilecek ürünlerin üretim prosesinde dikkate alınması ve hurda ihracatına sınır getiren ülkeler için karşı tedbirlerin uygulamaya aktarılması önem taşıyor." ( AA/HaberTürk/Milliyet, 29 Mart 2021 )

ArcelorMittal Europe CEO’su: Yeşil Üretime Geçildikten Sonra Çelik %60 Daha Pahalı Olacak

ArcelorMittal Europe CEO’su Geert Van Poelvoorde, Reuters’a verdiği bir demeçte, yeşil üretime geçildikten sonra Avrupalı çelik üreticilerinin yaklaşık %60 daha yüksek çelik maliyetlerine hazır olmaları gerektiğini belirtti. Çelik devinin özellikle Almanya’ya bağlı kuruluşlar arayışında olduğunu belirten Poelvoorde, aynı zamanda “enerji sektöründen yenilenebilir enerji sağlayacak partnerler” aradıklarını söyledi. ArcelorMittal aynı zamanda “karbonu değiştirmek ve çelik hurdası kullanımını artırmak” istiyor. Şirket, Almanya’daki Bremen ve Eisenhüttenstadt tesislerinin dönüşümünün 1- 1,5 milyar €’ya mal olmasını bekliyor. Her bir tesiste bir yüksek fırın kapatılacak ve yerine elektrik ark ocakları kurulacak. Aynı zamanda iki tesiste de doğrudan indirgenmiş demir tesisi inşa edilmesi planlanıyor. İlk başta bu tesislerde geçiş yakıtı olarak benzin kullanılacak, sonrasında ise yenilenebilir elektrikten üretildiğinde karbonsuz olduğu düşünülen hidrojene geçilecek. Poelvoorde’ye göre bu yatırımlar “karbon salımını yılda 5 milyon ton azaltma potansiyeline sahip.” Aynı zamanda Poelvoorde, AB’nin ağır karbon yükü bulunan ülkelerden yapılan çelik ithalatına sınır koruma vergileri getirmesi gerektiğini söyledi. ( SteelOrbis, 30 Mart 2021 )

İsveç'in “Elon Musk”ı "Yeşil" Çelik İçin Kolları Sıvadı

Avrupa'nın en büyük elektrikli otomobil bataryası fabrikası olan Northvolt’un kurucusu İsveçli girişimci Carl Erik Lagercrantz, dünyanın ilk “yeşil” çelik üretimini gerçekleştirmek için H2Greensteel isimli çelik tesisi projesini duyurdu. Boden şehrindeki yaklaşık 3 milyar dolar yatırımla yapılan 1.500 kişiye istihdam sağlayacak. Çelik fabrikasının inşasının iki yılda tamamlanması, ilk fosil yakıtsız çelik ürününü 2024 tarihinde teslim etmesi öngörülüyor. Şirket, SSAB, LKAB ve Vattenfall gibi madencilik ve enerji şirketlerinin sahip olduğu ve işlettiği ve aynı zamanda dünyada fosil yakıtsız çelik sunan ilk şirket olma sözü veren Hybrit şirketine bir rakip olarak ortaya çıktı. Hybrit'in 2026'da sonuç vermesi ve sadece 10-15 yıl sonra tam ölçekli üretime ulaşması planlanıyor. H2Greensteel'in en büyük kozu, Skellefteå kentinde Avrupa'nın en büyük pil fabrikasını rekor bir sürede kurmayı başaran iş planı olarak görülüyor. Her iki proje de yatırımlar birbirini tamamlayarak İsveç'in yeşil imajını destekliyor. (Dünya, 31 Mart 2021 )

Japon Çelik Üreticisi Nippon Steel, Dekarbonizasyon İçin Büyük Ölçekli EAO Geliştirmeyi ve Üretimde Hidrojen Kullanımını Artırmayı Hedefliyor

Japonya'nın en büyük çelik üreticisi Nippon Steel’in, 2050 dekarbonizasyon hedefine ulaşma çabalarının bir parçası olarak büyük ölçekli bir elektrik ark ocağı (EAO) geliştirmeyi ve önümüzdeki yıllarda çelik üretiminde hidrojen kullanımını artırmayı hedeflediği ifade ediliyor. Nippon Steel’in, karbon yakalama, kullanımı ve depolaması dâhil olmak üzere çeşitli teknoloji yeniliklerini ilerleterek çelik üretim operasyonlarını karbondan arındırma zorluğunun üstesinden gelecek bir yol haritasını açıkladığı rapor ediliyor. 2050 yılına kadar şirketin, karbondioksit (CO2) emisyonlarını 2013 seviyelerine kıyasla 2030 yılında % 30 azalışla 70 mn t'ye düşürmeyi planladığı belirtiliyor. Yol haritasının, yüksek fırın (BOF) kapasitesinin bir kısmını değiştirmek için EAO'yu kullanmayı düşünen Nippon Steel’in, büyük ölçekli bir EAO geliştirme ve onu 2030 yılına kadar ticari kullanım için başlatma planlarını içerdiği kaydediliyor. Firmanın, CO2 emisyonlarını azaltmak için karbonsuz elektrikle güçlendirilecek olan EAO için hammadde olarak hurda ve doğrudan indirgenmiş demir kullanımını birleştirmeyi düşündüğü aktarılıyor. ( Argus Media, 01 Nisan 2021 )

Çinli Şirketler Cezayir’de Demir Cevheri Yatağı Geliştirecek

Reuters’ın bildirdiğine göre, Çinli şirketlerden oluşan bir konsorsiyum, Cezayir’de bulunan bir demir cevheri yatağını geliştirmek için Cezayir merkezli Algerian National Company of Iron and Steel ile bir mutabakat anlaşması imzaladı. Ülkenin enerji bakanı Mohamed Arkab’ın Reuters’a bildirdiği üzere proje, Cezayir'in güneyinde bulunan Tindouf’taki Gara Djebilet demir madeninde yürütülecek. Ön tahminlere göre, yatırımın 2 milyar $ civarında olması bekleniyor. Konsorsiyum, China International Water & Electric Corp, Heyday Solar ve demir ile çelik üreticisi Metallurgical Corporation of China’dan oluşuyor. ( SteelOrbis, 01 Nisan 2021 )

Tata Steel Hollanda, Hükümetle Birlikte Dekarbonizasyon Planı Hazırladı

Tata Steel Hollanda’nın, Hollanda hükümeti ile birlikte CO2 azaltma hedeflerini ortaya koyduğu, şirketin, dekarbonizasyon planlarını CO2 emisyonlarını 2030 yılına kadar beş milyon ton azaltma potansiyeli ile daha da geliştirdiği aktarılıyor. Planın, Ijmuiden'deki iki yüksek fırında CO2 yakalamayı ve Kuzey Denizi'ndeki boş gaz alanlarında depolamayı ve ayrıca çelik üretimine yardımcı olmak ve gelecekteki ulusal hidrojen ağını sağlamak için kullanılacak 100.000 ton hidrojen üretmek amacıyla yüksek fırınlardan elde edilen gazları kullanmayı içerdiği ifade ediliyor. Tata Steel sözcüsünün “Planlar onaylanır ve gerekli finansman kabul edilirse, bu, IJmuiden’in CO2 emisyonlarında 2030 yılına kadar yılda beş milyon tona eşit % 40 oranında bir azalmaya yol açacaktır. Bu da Tata Steel Avrupa'nın en geç 2050 yılına kadar CO2 nötr hedefine ulaşması için de önemli bir adım olacaktır ”dediği bildiriliyor. ( Metal Expert, 02 Nisan 2021 )

Çemtaş Yeni Denge Çubuğu Hattında Deneme Üretimine Başladı

Bursa merkezli çelik üreticisi Çemtaş, MAN şirketi için yeni denge çubuğu üretim hattının montajının tamamlandığını ve deneme üretiminin başladığını açıkladı. SteelOrbis’in daha önce bildirdiği üzere, Çemtaş, MAN şirketi için mevcut denge çubuğu üretim hattında geçtiğimiz yıl Temmuz ayı sonu itibarıyla seri üretime başlayacağını açıklamıştı. Öte yandan şirket, Mercedez Benz için de denge çubuğu üretmek amacıyla bir üretim hattına sahip. Çemtaş’ın çelikhanesi yıllık 193.204 mt ve haddehanesi yıllık 207.360 mt üretim kapasitesine sahipken, şirketin yıllık denge çubuğu üretim kapasitesi ise 4.547 mt seviyesinde yer alıyor. ( SteelOrbis, 02 Nisan 2021 )

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ülkemiz Demir Çelik Sektöründe Sonu Hazin Biten Bir Proje - Sivas Demir Çelik ( Sidemir )

ÜÇÜNCÜ BEŞ YILLIK KALKINMA PLANI 1973 - 1977 DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜ

DÖRDÜNCÜ BEŞ YILLIK KALKINMA PLANI 1979-1983 DEMİR ÇELİK SANAYİİ