Çelik Sektöründe 2017 - 51. Haftanın Öne Çıkanları
Çelik Sektöründe 2017 - 51. Haftanın Öne Çıkanları
Çin, 2018 Yılına
Yönelik Çelik İhracat Vergileri ile İlgili Değişiklikleri Duyurdu
Çin hükümetinin, aralarında nihai ürünler ve kütüğün de
bulunduğu geniş bir ürün yelpazesine yönelik ihracat vergisini indirmeye ya da
kaldırmaya karar verdiği, ancak söz konusu gelişmenin Çin’in ihraç piyasasına
önemli bir etkisinin olmasının beklenmediği haber veriliyor. 15 Aralık
tarihinde Çin Maliye Bakanlığı’nın, 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren yürürlüğe
girecek olan çeşitli ürünlere uygulanan ihracat vergisine yönelik
değişiklikleri duyurduğu, çelik sanayii için, nihai ürün ihracatına yönelik tüm
vergiler kaldırılırken, kütük ihracatına uygulanan vergilerin % 15’den % 10’a
indirileceğini açıkladığı, ayrıca geçtiğimiz yıl Çin’in kütük ihracat vergisini
% 20’den % 15’e indirdiği ve söz konusu hamlenin ticari faaliyetler üzerinde
herhangi bir etkisinin olmadığı ifade ediliyor. Tüm paslanmaz çelik ürünlerine
yönelik ihracat vergilerinin % 10’dan % 5’e indirileceği, ancak tüm bu
hamlelerin piyasa üzerinde etkisinin sınırlı olacağı bildiriliyor. Çin’in
hiçbir zaman resmi olarak kütük ihracatı yapmadığı, kütüğün kare çubuk olarak
ihraç edildiği ve söz konusu durumun tedarikçilerin % 13 KDV iadesinden
yararlanmalarına olanak sağladığı, diğer taraftan nihai ürüne yönelik ihracat
vergisinin sadece alaşımsız ürünler için geçerli olduğu, ancak bu ürünler için
vergi iadesi yapılmadığı, bu nedenle özellikle Çin piyasasındaki mevcut yüksek
fiyatlar göz önünde bulundurulduğunda Çinli tedarikçilerin yurtdışına alaşımsız
çelik satışı yapmalarının pek mümkün görünmediği vurgulanıyor. ( Metal Expert,
18 Aralık 2017 )
Tokai Carbon, Artan
Girdi Maliyetleri Nedeniyle İç Piyasaya Yönelik Elektrot Fiyatlarını Yükseltti
Japonya’da faaliyet gösteren Tokai Carbon’un, sevkiyatı 1
Nisan 2018 tarihinden itibaren gerçekleşecek olan iç piyasaya yönelik grafit
elektrot fiyatlarını, artan girdi maliyetleri nedeniyle yukarı çektiği
duyuruluyor. Mevcut durumda 32-28 inç grafit elektrot fiyatlarının, 8.196
$/tonda bulunduğu, 24-18 inç grafit elektrot fiyatları, 7.990 $/ton seviyesinde
iken, 16 inç ve altı için fiyatın 11.544 $/ton seviyesinde olduğu, buna ek
olarak ödeme vadelerinin de kısaltıldığı ifade ediliyor. Tokai’nin, 2017
yılından önce grafit elektrot fiyatlarındaki gerileme döneminde maliyetlerin ve
üretim kapasitesinin azaltıldığı, bu yıl artan girdi maliyetlerinin ise ticari
faaliyetlerin sürdürülmesine engel teşkil ettiği yönünde açıklama yaptığı
kaydediliyor. Ekim ayında firmanın, SGL’nin ABD merkezli bağlı kuruluşu SGL GE
Carbon Holding’in hisselerinin % 100’ünü 114,5 milyon dolardan satın aldığı ve
elektrot kapasitesi mevcut durumda yıllık 96.000 ton seviyesinde olan
Tokai’nin, dünya çapında en büyük 4. üretici konumuna geldiği aktarılıyor.
Geçtiğimiz hafta CRU’nun, mevcut talebi karşılamak için yeterli miktarda grafit
elektrot kapasitesinin bulunduğu, ancak needle kok kıtlığının yanı teknik
kısıtlamaların, elektrot kapasitesindeki toparlanmayı geciktireceğini
belirttiği hatırlatılıyor. ( Kallanish, 18 Aralık 2017 )
Çin’deki Hava
Kirliliği Türkiye’deki Çelik İhracatına İyi Geldi
Çelik ihracatçıları olarak yaklaşık 200 ülkeye ihracat
gerçekleştirdiklerini bildiren Çelik İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu
Başkanı Namık Ekinci, “En önemli ihraç pazarlarımızın başında Avrupa Birliği
geliyor. Avrupa Birliği’ni ise Ortadoğu, Kuzey Amerika ve Kuzey Afrika
bölgeleri takip ediyor” diye konuştu. Yaklaşık bir yıldır Uzak Doğu ile Orta ve
Güney Amerika bölgelerine yapılan çelik ihracatında ciddi artışlar
kaydedildiğini ifade eden Namık Ekinci “2017 yılının OcakKasım döneminde
ihracatımız hem miktar hem de değer bazında önemli artışlar kaydetti. Bu
dönemde özellikle Çinli çelik üreticileri, Çin merkez hükümeti tarafından hava
kirliliğine çare olarak uygulanan kapasite azaltma politikalarının ve ekonomik
büyümeden kaynaklı yeni yatırımlarının etkisi ile iç piyasaya yöneldiler. Bu
durum global ihraç pazarlarında Türk çelik ürünlerine olan talebi arttırdı”
diye konuştu.
Mevcut dönemde Çin’in arka bahçesi sayılan Hong Kong,
Malezya, Singapur, Endonezya gibi ülkelere önemli miktarlarda çelik ihracatı
gerçekleştirdiklerini anlatan Namık Ekinci, ayrıca AB ülkelerinin çelik
ihracatında geçen yıla göre kayda değer bir artış gerçekleştirdiğini söyledi.
Ekinci, Çinli çelik üreticilerinin ürünlerini ağırlıklı olarak kendi iç
piyasasına vermeye devam etmesinin özellikle inşaat çeliği ihracatında 2018
yılında hem miktar hem de değer bazında artıracağını bildirdi. İhracat
gerçekleştiren sektörler arasında ilk 4’e yükseldi Çelik endüstrisinin Türkiye
sanayisine ve ekonomisine önemli katkılar sağladığını anlatan Ekinci,
“Sektörümüz 2016 yılında gerçekleştirdiği 16,5 milyon tonluk ihracatıyla en çok
ihracat gerçekleştiren sektörler arasında 5’inci sırada yer alırken,
Türkiye’nin toplam ihracatından da yüzde 6,4 pay aldı” dedi. 2017’nin 11 aylık
döneminde miktar bazında gerçekleştirdikleri 16,2 milyon ton, değer bazında ise
10,3 milyar dolarlık ihracatımızla en çok ihracat gerçekleştiren sektörler
arasında 4’üncü sıraya yükseldiklerini anlatan Ekinci, “Türkiye’nin toplam
ihracatından da yüzde 7,7 pay aldık. Diğer birliklerin iştigal alanına giren
çelik ürünlerini de dâhil ettiğimizde 2017 yılının 11 aylık dönemi değer
bazındaki ihracatımız 12,3 milyar dolar olarak gerçekleşti” şeklinde konuştu.
Bu arada, ABD’de çelik ithalatına sınırlama getirilmesine ilişkin çıkarılan
Section 232 Yasası'nın Türk çelik sektörünü olumsuz yönde etkileyeceğini
bildiren Ekinci, “ABD’ye ihracat yapabilme gücüne sahip birkaç sektörden
biriyiz ve iki ülke arasında gerçekleştirilen ticaret içerisinde Türk çelik
ürünlerinin çok önemli bir payı bulunuyor. ABD’nin ithalatı engellemeye
çalışmasını kabul edilebilir bulmuyoruz" dedi.
Cevhere dayalı üretime geçilmeli
Çelik sektörünün hammadde ve sarf malzemelerinde dışa
bağımlılığını azaltılması gerektiğini ifade eden Ekinci, “Bunun için daha az
döviz çıktısı sağlayan cevherden üretim yapan tesislerimizin yüzde 30 olan
seviyesini çok daha yukarı oranlara çıkarmamız ve üretimde daha dengeli hale
gelmemiz lazım. Böylece sektör olarak hammadde ve sarf malzemelerinde meydana
gelen dalgalanmalardan daha az etkilenecektir” dedi. ( Dünya, 18 Aralık 2017 )
Baowu, Grafit
Elektrot Kapasitesi Eklemeyi Hedefliyor
Baowu Iron & Steel Group’un, İç Moğolistan’ın Wuhai
şehrinde karbon malzemeleri sanayi bölgesi inşa etmek için 454,07 milyon $
yatırım yaptığı ve firmanın needle kok, grafit elektrot ve karbon elyaf malzemesi
kapasitesi eklemeyi hedeflediği, söz konusu projenin inşaatına 15 Aralık 2017
tarihinde başlandığı haber veriliyor. Alınan bilgilere göre, yatırımın yıllık
50.000 ton needle kok ve yılda 5 milyon ton karbon elyaf malzemesi tesisinden
oluşan ilk aşamasının 105,8 milyon dolar tutarında olacağı, buna ek olarak
tesisin devreye alınacağı 2020 yılında yıllık satış gelirinin 151,2 milyon
dolar seviyesinde gerçekleşeceğinin öngörüldüğü ifade ediliyor. Baowu’nun, 2025
yılına kadar söz konusu sanayi bölgesinin needle kok, grafit elektrot, lityum
batarya ve karbon elyaf malzemesi üretebilecek durumda olmasını hedeflediği
vurgulanıyor. ( Kallanish, 19 Aralık 2017 )
Çin, Yıllık 20-30
Milyon Ton Elektrik Ark Ocağı Kapasitesi Devreye Alacak
Çin’in, artan yerli hurdadan daha iyi yararlanabilmek için
önümüzdeki yıl yeni büyük ölçekli elektrik ark ocaklarını devreye almasının
beklendiği, diğer taraftan söz konusu durumun, karbon elektrot piyasasını
baskılayacak olmasına rağmen, bu kapasitelerin de artırılacağı belirtiliyor.
Zhaogang Veri Birimi Genel Müdürü Bian Qian’ın, 2018 yılının ikinci çeyreğinden
itibaren yıllık 20-30 milyon ton seviyesinde yeni elektrik ark ocağı
kapasitesinin devreye alınacağını, mevcut durumda yerli çelik piyasasında sıkı
olan arzın, önümüzdeki yılın ilk yarısından itibaren rahatlayacağını ifade
ettiği aktarılıyor. Çin Kuzeydoğu Üniversitesi’nin Metalurji Bölümü’nün
raporuna göre Çin’in bu yıl 700’den fazla indüksiyon ocaklı çelik üreticisini
devre dışı bıraktığı, bunlardan 96 firmanın, kendi aralarında 145 tane ark
ocağı devreye almayı planladıkları, Kasım ayının sonu itibarıyla 48 tesisin
inşaat halinde oluğu ve 50 tanesinin devreye alındığı kaydediliyor. Çin Karbon
Sanayii Derneği Genel Sekreteri Sun Qing’in, Çin’in önümüzdeki yıl yılda 150.000
ton grafit elektrot kapasitesi ekleyeceğini ve bunun sonucunda 2019 yılında
mevcut arz sıkılığının biraz rahatlayabileceğini belirttiğine dikkat çekiliyor.
( Kallanish, 19 Aralık 2017 )
CDP, Ilva İhalesinde
Marcegaglia’nın Yerine Geçebilir
İtalyan kamu finans kuruluşu Cassa Depositi e Prestiti’nin
(CDP), entegre tesisi Ilva’yı devralma sürecinde olan ortak teşebbüs AM
Investco’da Marcegaglia’nın yerine geçmek için olası bir adım attığı
duyuruluyor. ArcelorMittal tarafından da doğrulandığı gibi CDP’nin, Ilva’nın
satın alınması için görüşmelerde bulunmakta olan söz konusu ortak teşebbüse
girmek için bir ön sözleşme imzaladığı ve daha önce de dile getirildiği üzere
Marcegaglia’nın, Avrupa Komisyonu’nun endişelerini yatıştırmak amacıyla ortak
teşebbüsten çıkmasının beklendiği ifade ediliyor. Daha önce CDP’nin, Ilva’nın
satın alınması için kurulan, ancak başarısız olan JSW ve Arvedi’nin de
bulunduğu bir başka ortak teşebbüsün ortaklarından biri olduğu bildiriliyor.
Aralık ayının başlarında ArcelorMittal Europe’un CEO’su Aditya Mittal’in, AM
Investco konsorsiyumunun, Marcegaglia’nın ayrılması halince ortak teşebbüste
yeni ortaklara açık olduklarını belirttiği kaydediliyor. Mevcut durumda AM
Investco’nun hisselerinin % 88’inin ArcelorMittal’e, geri kalanının ise Marcegaglia
ve İtalyan banka Intesa Sanpaolo’ya ait olduğu rapor ediliyor. ( Kallanish, 19
Aralık 2017 )
Marcegaglia, AB’nin
Tekel Endişeleri Nedeniyle Ilva İhalesinden Çıktı
İtalyan haddeci Marcegaglia’nın, İtalya’da yerleşik çelik
üreticisi Ilva’yı satın almayı hedefleyen ArcelorMittal öncülüğündeki ortak
teşebbüs AM Investco’dan ayrıldığı yönünde bilgi alındığı haber veriliyor.
Piyasa kaynaklarına göre söz konusu değişikliğin, ihalenin Anti-Tekel Komisyonu
ile yaşanacak olası sorunlardan kaçınmasına yardımcı olacağı, ayrıca bir başka
kaynağın, Marcegaglia’nın ortak teşebbüsten çıktığını, yerine Banca Intesa ve
Cassa Depositi Prestiti’nin geçtiğini belirttiği kaydediliyor. İtalyan kamu
finans kuruluşu Cassa Depositi e Prestiti (CDP) ve yatırım bankası Intesa
Sanpaolo’nun Marcegaglia’nın yerine geçmek için AM Investco ile ön sözleşme
imzaladığı belirtiliyor. ArcelorMittal ve İtalyan haddeci Marcegaglia’nın ortak
teşebbüsü AM Investco’nun Mayıs ayında Ilva’nın satın alınması için imzaladığı
anlaşmanın, Kasım ayının başlarında başlatılan Avrupa anti-tekel
soruşturmasının sonuçlarına tabi tutulacağı ifade ediliyor. Avrupa
Komisyonu’nun, söz konusu birleşmenin, pek çok yassı karbon çelik ürününde
rekabeti azaltabileceği ve satın almanın ardından, özellikle Güney Avrupa’da
alıcıların daha yüksek fiyatlar ile karşı karşıya kalmalarından endişe ettiği
hatırlatılıyor. ( Metal Bulletin, 20 Aralık 2017 )
Hesteel Serbia, 2017
Yılında Gelir ve Üretimini Artırdı
Sırbistan’daki tek çelik üreticisi Hesteel Serbia’nın,
başarılı stratejik uygulamaları sayesinde 2017 yılında geliri ve üretiminin
artış gösterdiği bildiriliyor. Yassı mamul üreticisi Hesteel Serbia’in (eski
Zelezara Smederevo), geçtiğimiz yılki 433 milyon dolara kıyasla 2017 yılında
750 milyon dolar gelir elde ettiği, ham çelik üretiminin ise bu yıl 1,5 milyon
ton seviyesine ulaştığı ve firmanın ham çelik üretimini 2018 yılında 1,8 milyon
tona yükseltmeyi hedeflediği ifade ediliyor. 2017 yılında Hesteel’in, Avrupa
çevre standartlarını karşılamak, ürün kalitesini artırmak ve ürünleri
çeşitlendirmek için Sırbistan’daki tesisine 120 milyon dolar yatırım yaptığı
rapor ediliyor. Zelezara Smederevo’nun, Çinli çelik devi HBIS Group tarafından
2016 yılının Temmuz ayında 46 milyon €’ya satın alındığı, Hesteel Serbia’nın,
toplam kapasitesi 2,1 milyon ton seviyesinde olan 2 yüksek fırını ve 2,2 milyon
ton kapasiteli bir bazik oksijen fırını, 2,4 milyon ton kapasiteli sıcak şerit
tesisi ve 1,6 milyon tonluk soğuk haddeleme tesisinin bulunduğu kaydediliyor. (
Metal Expert, 20 Aralık 2017 )
Sanjeev Gupta, Orta
Doğu’da Fabrika Satın Almayı Planlıyor
Küresel çapta üretim potansiyelini aktif olarak
genişletmekte olan Liberty House Group’un, Orta Doğu’daki varlığını artırmayı
hedeflediği, firmanın özellikle bölgede bazı fabrikalar satın alınması ile
ilgili fırsatları değerlendirmekte olduğu ifade ediliyor. Yönetim Kurulu
Başkanı Sanjeev Gupta’nın, Londra merkezli Liberty House Group’un, inşaat
malzemeleri, çimento, alüminyum ya da çelik sektöründe faaliyet gösteren
firmalar da dâhil olmak üzere Orta Doğu’da üretime yönelik bazı varlıklar satın
almayı düşündüğünü belirttiği aktarılıyor. Orta Doğu, özellikle GCC bölgesinin,
devam etmekte olan çeşitli projeler göz önünde bulundurarak inşaat ve çelik
talebi bakımından görünümünün olumlu olduğu ve Expo 2020’ye ev sahipliği
yapacak olan BAE piyasasının, bölgede en fazla gelecek vaat eden piyasa olduğu
bildiriliyor. Gupta’nın, hızla büyüyen bir piyasa olması bakımından ve firmanın
giderek daha sanayi odaklı hale gelmesi nedeniyle söz konusu bölgede
varlıklarını artırmayı istediklerini belirttiği aktarılıyor. ( Metal Expert, 20
Aralık 2017 )
SAIL-ArcelorMittal
Ortaklığının Andhra Pradesh Eyaletinde Kurulması Planlanıyor
Hindistan hükümetinden bir yetkilinin 19 Aralık’ta yaptığı
açıklamaya göre, Hindistan Çelik Bakanlığı, Steel Authority of India Limited
(SAIL)-ArcelorMittal ortaklığının Andhra Pradesh eyaletinde kurulmasını teklif
edecek. Hindistan hükümeti tarafından yönetilen SAIL’in söz konusu ortaklığa
toprak temin etme sorumluluğuna sahip olduğu ve bu kapsamda, bakanlığın, Andhra
Pradesh hükümeti ile SAIL'e proje için gerekli araziyi sunması konusunda
görüşmelere başladığı bildirildi. Hükümetin proje için daha önce teklif ettiği
Gujarat eyaleti uygun bulunmazken, otomotiv sektörüne yönelik gelecekteki
yatırımlar açısından Andhra Pradesh’in en uygun bölge olduğu belirtildi.
SAIL’in yönetim kurulu, söz konusu ortaklık için bu ayın başında ArcelorMittal
ile bağlayıcı olmayan anlaşma imzalanması ve otomotiv sektörüne yönelik çelik
üretecek olan tesise tahminen 1 milyar $ yatırım yapılması için onay verdi. ( SteelOrbis,
20 Aralık 2017 )
ChTPZ Group ve
Severstal Bilimsel ve Teknik İş Birliğini Geliştirmek Konusunda Anlaştı
Rusya merkezli çelik boru üreticisi ChTPZ Group, Rus çelik
üreticisi Severstal ile bu seneye ilişkin iş birliklerinin sonuçlarını
değerlendirmek için düzenledikleri toplantıda, bilimsel ve teknik iş birliğini
daha da geliştirmek konusunda anlaşmaya vardıklarını duyurdu. Toplantı
kapsamında iki şirket, ChTPZ Group’un Etherno tesisindeki boru hattı parçaları
üretimine yönelik korozyona dayanıklı çelik ve yeni çelik türlerinin
geliştirilmesi konusundaki detayları görüştü. Bununla birlikte, ChTPZ Group, bu
sene Severstal’in, ChTPZ’nin Chelyabinsk boru tesisinde Power of Siberia
projesi için üretilen geniş çaplı boru üretimi için 21.000 mt’un üzerinde
depreme dayanıklı çelik sevkiyatı yaptığını bildirdi. Toplantıda konuşma yapan
Chelyabinsk tesisinin stratejik iş birliği biriminin başkanı Alexander
Golodyagin ise, ChTPZ Group’un ve Severstal’in, hem Rusya’da hem de
uluslararası boru piyasalarında lider konumuna gelmek için ürünlerini
geliştirmek konusunda kararlı olduklarını dile getirdi. ( SteelOrbis, 20 Aralık
2017 )
2018 Yılında Çin’in
Ham Çelik Üretiminin %10’u Elektrik Ark Ocaklı Tesislerde Gerçekleştirilecek
Çin Metal Ürünleri Derneği (CSM), Japonya’nın önde gelen
çelik tesisi üreticisi JP Steel Plantech ile ekolojik ve ekonomik ark ocağı
(ECOARC) teknolojisinin uygulanması konusunda iş birliği yapmak için anlaşma
imzaladı. İmza törenine katılan Çin Mühendislik Akademisi’nden Yin Ruiyu,
Çin’in 2020 yılından sonra zengin hurda rezervine sahip olacağını ve bu sebeple
Çin’de elektrik ark ocağından çelik üretimi yapan yerel çelik üreticilerinin
gelişme fırsatına sahip olduklarını söyleyerek, Çinli şirketlerin bu yeni
duruma alışmaları gerektiğini belirtti. Ruiyu, 2016 yılında elektrik ark
ocağında yapılan üretimin Çin’in toplam ham çelik üretiminin %7,3’ünü
oluşturduğunu açıkladı. Ruiyu’ya göre, ABD’de elektrik ark ocağında yapılan
üretim ülkenin toplam çelik üretiminin %62,7’sini oluştururken, Japonya’da
%22,2’sini ve Güney Kore’de %30,7’sini oluşturuyor. Bununla birlikte, Ruiyu,
Çin’in hurda rezervlerinin 2025 yılına kadar 200-300 milyon mt’a ulaşacağını,
2030 yılına kadar ise 320-350 milyon mt seviyesine ulaşacağını bildirdi.
CSM’nin Genel Sekreteri Wang Xinjiang ise, bu sene, düşük kaliteli inşaat
çeliği kapasitelerinin kapatılması sebebiyle, Çin’in çelik sektöründe nihai
mamul fiyatlarının arttığını, nihai mamul üretiminin arttığını, hurda
fiyatlarının aşağı yönlü seyir izlediğini ve yeni kurulan elektrik ark ocağı
kapasitelerinde hızlı artış olduğunu ifade etti. Diğer yandan, bu sene kış
sezonunda uygulanmaya başlanan üretim kesintilerinin çoğunlukla yüksek
fırınları kapsadığı, kesintilerin elektrik ark ocaklı tesisleri etkilemeyeceği
bildirildi. Sonuç olarak, daha önce yüksek maliyetler sebebiyle üretimi
durduran elektrik ark ocaklı tesisler yeniden üretime başladı. Xinjiang’a göre,
elektrik ark ocaklarında yapılan üretim bu sene 30 milyon mt, 2018 yılında ise
50 milyon mt artış gösterecek. Buna göre, 2018 yılında, Çin’in toplam ham çelik
üretiminin %10’unun elektrik ark ocaklarında gerçekleştirilmesi bekleniyor.
Xinjiang, ECOARC teknolojisinin kullanılmasının ise çevre dostu çelik
sektörünün geliştirilmesi için benzersiz bir avantaj olduğunu belirtti. ( SteelOrbis,
21 Aralık 2017 )
Tata Steel Kalinganagar Çelik Projesinin Kapasitesini 5 Milyon Mt Artıracak
Tata Steel Kalinganagar Çelik Projesinin Kapasitesini 5 Milyon Mt Artıracak
Hindistan merkezli çelik devi Tata Steel, Odisha
eyaletindeki Kalinganagar çelik projesinin ilk aşamasını tamamlamasının
ardından, ikinci aşama olarak projenin kapasitesinin yıllık 3 milyon mt’dan
yıllık 8 milyon mt’a yükseltilmesini onayladığını 23 duyurdu. Tata Steel,
böylece Hindistan’daki faaliyetlerinin toplam kapasitesinin yıllık 18 milyon mt
seviyesine yükseleceğini bildirdi. Kapasite artırma projesi için 235 milyar INR
(3,67 milyar $) yatırım yapılacağı ve projenin 48 ay içinde tamamlanacağı
bildirildi. Bununla birlikte, proje kapsamında yapılacak yatırıma, tesisin
hammadde kapasitesinin artırılması ve altyapı çalışmaları gibi diğer
yatırımların da dâhil olduğu belirtildi. ( SteelOrbis, 21 Aralık 2017 )
Tosyalı’dan Afrika’ya
Yatırım Atağı
Demir-çelik sektörünün lider oyuncularından Tosyalı Holding,
Türkiye ve Cezayir’deki yatırımlarıyla 2 yıl içinde dünyada ilk 25 üreticiden
biri olmayı hedefliyor. Petrokimyadan beri Cezayir’e yapılmış en büyük yatırım
olan Tosyalı Algerie, aynı zamanda Türkiye’den yurtdışına yapılmış en büyük
yatırımlar listesinde de başı çekiyor. 2018 yılında tamamlanacak 3. Etap ve
hemen sonrasında yapılacak 4. Faz ile birlikte toplam yatırım tutarının 6
milyar doları geçmesi planlanırken, 2019 yılında sadece Cezayir cirosunun 2.5
milyar doları aşacağı belirtiliyor.
Firma, Tosçelik ERW Boru Profil Üretim Tesisinde devreye
alacağı güneş enerji santrali ile de dünyanın en küçük karbon ayak izine sahip
çelik boru ve profillerini üretmeye hazırlanıyor. 3 ayrı kıtada, 20’yi aşkın
tesisle faaliyetlerini sürdüren Tosyalı Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Fuat
Tosyalı, hammaddeden nihai boru üretimine kadar tek çatı altında yapılanmış tek
şirket olduklarını kaydetti. Bunun kendilerine büyük bir rekabet avantajı
sağlarken, aynı zamanda bölgenin en büyük istihdam kaynaklarından biri olmayı
sürdürmelerine de katkı sağladığını dile getiren Tosyalı, Holdingin amiral
gemisi olan Tosçelik’in, yassı çelikten boru üretimine, inşaat demirinden
filmanşine, soğuk sacdan kalaylı tenekeye, haddelenmiş profilden çelik granüle,
çelik sektörünün tüm ihtiyaçlarını üreten tek şirket olma özelliğine sahip
olduğunu vurguladı.
Tosyalı, “Örneğin, sadece boru segmentinde dakikada 5 bin
metrenin üzerinde boru üretiyor olmamız bile bu başarının tesadüf olmadığını
ortaya koyuyor. Türkiye'nin ve dünyanın lider yassı çelik ve çelik boru
üreticisi olarak, 2017'yi de hedeflerimizin üzerinde kapatıyoruz. Grup olarak
hedefimiz çelik sektörünün bölgede ve dünyada lider global oyuncusu olmak” diye
konuştu. 2020 yılında hedef 10 milyon tonu aşmak Fuat Tosyalı, ayrıca
"2016 yılı bizim için yatırım ve büyüme odaklı bir sene olmuştu"
diyerek, "2017 yılı ise bu yatırımlarımızın tamamlandığı ve üretime
başladığımız bir yıl olarak üretim hacmi, ihracat ve istihdamın büyük bir
ivmeyle arttığı bir yıl oldu. Bunları yaparken tabi mottomuz belli 'durmak yok
yatırımlara devam' yıllık 3.5 milyon tonun üzerindeki üretim kapasitemiz yeni
yatırımlarımızın devreye girmesiyle birlikte 6 milyon tonu aşacak. 2020 yılında
ise hedef 10 milyon tonu aşmak" ifadelerini kullandı.
Sadece Cezayir cirosu 2.5 milyar doları aşacak
Bir yandan Cezayir’in en büyük demir- çelik üreticisi konumunda olduklarını ve iç pazarın ihtiyacını karşıladıklarını; diğer yandan ise Sırbistan’daki üretimle Avrupa pazarının ihtiyacına cevap vermeye hazırlandıklarını dile getiren Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, “Cezayir’deki yatırımımız Tosyalı Algerie, petrokimyadan bu tarafa ülkeye yapılmış en büyük sanayi yatırımı; aynı zamanda Türkiye’den yurtdışına yapılmış en büyük yatırımlar listesinde de başı çekiyor. 3. Etabı 2018’de tamamlıyor olacağız; böylece toplam yatırımımız 2 milyar 250 milyon doları aşmış olacak” dedi. Hemen akabinde 4’ncü faz için de yatırımlara başlayacaklarının altını çizen Tosyalı, 4’ncü fazın 2 ayrı modülden oluşacağını ve her bir modül için 2 milyar dolar yatırım yapacaklarını anlattı. Tosyalı, yatırımların toplamının 6 milyar doları geçeceğini söyledi. Dördüncü etap tamamlandığında Cezayir’de toplam 6 bin çalışan sayısına ulaşacaklarının bilgisini veren Fuat Tosyalı, 2019 yılında da sadece Cezayir cirosunun 2.5 milyar doları aşmasını beklediklerini dile getirdi. Tosyalı, bu rakamlarla birlikte hedeflerinin dünya demir çelik sektöründe ilk 25’e girmek olduğunu söyledi.
Bir yandan Cezayir’in en büyük demir- çelik üreticisi konumunda olduklarını ve iç pazarın ihtiyacını karşıladıklarını; diğer yandan ise Sırbistan’daki üretimle Avrupa pazarının ihtiyacına cevap vermeye hazırlandıklarını dile getiren Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, “Cezayir’deki yatırımımız Tosyalı Algerie, petrokimyadan bu tarafa ülkeye yapılmış en büyük sanayi yatırımı; aynı zamanda Türkiye’den yurtdışına yapılmış en büyük yatırımlar listesinde de başı çekiyor. 3. Etabı 2018’de tamamlıyor olacağız; böylece toplam yatırımımız 2 milyar 250 milyon doları aşmış olacak” dedi. Hemen akabinde 4’ncü faz için de yatırımlara başlayacaklarının altını çizen Tosyalı, 4’ncü fazın 2 ayrı modülden oluşacağını ve her bir modül için 2 milyar dolar yatırım yapacaklarını anlattı. Tosyalı, yatırımların toplamının 6 milyar doları geçeceğini söyledi. Dördüncü etap tamamlandığında Cezayir’de toplam 6 bin çalışan sayısına ulaşacaklarının bilgisini veren Fuat Tosyalı, 2019 yılında da sadece Cezayir cirosunun 2.5 milyar doları aşmasını beklediklerini dile getirdi. Tosyalı, bu rakamlarla birlikte hedeflerinin dünya demir çelik sektöründe ilk 25’e girmek olduğunu söyledi.
Yeni yatırım planı: İskenderun’da vakumlu çelik 2018
planları kapsamında,
İskenderun’da 2,5 milyon tonluk yeni bir çelik tesisi
kuracaklarını ve bunun da temelini atmak üzere olduklarını aktaran Fuat
Tosyalı, “Liman da bitmek üzere. Bu tesiste vakumlu çelik üreteceğiz” dedi.
Ürünlerini Amerika’dan Avrupa’ya ve Orta Doğu’ya 80’den fazla ülkeye ihraç
ettiklerini belirten Tosyalı, bu süreçte ihracat gücünü koruduklarını,
bulundukları pazarlarda güçlenmeye devam ettiklerini iletti.
650 milyon dolarlık yatırım üretim aşamasına geldi
Ar-Ge çalışmaları hakkında da bilgi veren Tosyalı Holding
Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı şunları söyledi: “Hem ülkemizde hem de
faaliyet gösterdiğimiz bölgelerde sektörümüzün katma değerli üretimin öncü
şirketi olmayı sürdürüyoruz; Ar-Ge çalışmalarımızın da katkısıyla ülkemizde
henüz üretilmeyenleri üretip, ithalatı ikame etme hedefiyle yola devam
ediyoruz. Bunun en somut örneği olarak 2015 yılının Ocak ayının başında, çelik
ürünlerde Japonya’nın öncü şirketlerinden Toyo Kohan ile ülkemizde bir ilk olma
özelliği taşıyan Tosyalı- Toyo Çelik AŞ’nin temel atma törenini
gerçekleştirmiştik. Yaklaşık 650 milyon dolara mal olan bu yatırım tamamlandı
ve üretim aşamasına geldi. Türkiye’nin ileri teknolojiye sahip ve yüksek katma
değerli yassı çeliğinin üretildiği bu tesislerin ürünleri, otomotivden
elektrikli ev aletlerine, bilişim ürünlerinden meşrubat kutularına kadar geniş
bir yelpazede kullanılacağı gibi, Avrupa’dan Kafkaslar’a, Ortadoğu’dan Kuzey
Afrika’ya uzanan geniş bir coğrafyanın ihtiyacını karşılayacak” dedi.
Ar-Ge’yi tek çatı altında toplayacaklar
Türkiye ekonomisine değer katan yatırımların yanı sıra
inovasyon ve Ar-Ge’deki öncülüklerini de sürdürdüklerini kaydeden Tosyalı,
Ar-Ge çalışmalarını tek bir çatı altında toplama kararı aldıklarını anlattı.
Osmaniye’de yaklaşık 700 metrekarelik bir alanda bölgenin en büyük Ar-Ge
merkezlerinden birinin açılışını gerçekleştirdiklerini dile getiren Fuat
Tosyalı, bu merkezin holdingin global büyümesinde önemli bir güç olacağını
aktardı. Tosyalı, merkezin, farklı disiplinlerden mühendislik kadrosu ile
proses ve yeni ürün geliştirme, maliyet azaltma, verimlilik, enerji yönetimi ve
atık yönetimi konularında işletmelere hizmet edeceğini söyledi. Osmaniye’de,
ERW idari binası içerisinde özel olarak ayrılmış ve dizayn edilmiş bir alanda
konumlanan Tosçelik Profil ve Sac Endüstrisi AŞ Ar-Ge Merkezi’nin sadece
Osmaniye değil, grubun 20’yi aşkın üretim tesislerindeki araştırma geliştirme
çalışmalarının da merkezi olacağını bildiren Tosyalı, inovatif projelerin bu
merkez aracılığıyla grup içinde tek bir modül üzerinden takip edilmesi ve kolay
raporlama sistemi ile üst yönetime sunulmasını hedeflediklerini vurguladı.
Afrika’ya inşaat demiri ve filmaşin satacağız
Stratejik önem verdikleri bölge ve ülkelerden de bahseden
Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, Afrika’nın geleceğine çok
güvendiklerini söyledi. Cezayir’in kalkınmakta olan ülkelerin başında yer
aldığını belirten Tosyalı, "Yaptığımız yatırımlarla buradan ihracat
kapasitesi de oluşturacağız. Şu an ihracat yapmıyoruz; üretimimizi iç piyasada
tüketiyoruz. Ama 2018'den itibaren üretimimizi daha da artırdıkça, Afrika'nın
farklı bölgelerine demir-çelik ihracatı yapacağız" açıklamalarını yaptı.
Odak sıfırdan yatırım ancak satın almalar da olabilir Fuat Tosyalı, Afrika
başta olmak üzere, farklı bölgelerdeki yatırım planlarıyla da yakından
ilgilendiklerinin altını çizerek, fizibilitesi yüksek ve Tosyalı'nın gücüne güç
katacak yatırımları değerlendirdiklerini vurguladı. "Daha çok sıfırdan
yatırım fırsatları ilgimizi çekiyor" şeklinde konuşan Tosyalı, ayrıca,
"Elbette Karadağ'da olduğu gibi satın almalar da olabilir. Doğu Bloku
ülkelerinden çok sayıda teklif geliyor. Bizim için önemli olan yatırım yapacağımız
pazarın ihracat kapasitesine sahip olması" şeklinde sözlerini tamamladı.
Başarı öykümüzün sırrı
Türkiye’de taş üzerine bir taş daha koyma sevdasıyla yola
çıktıklarının altını çizen Tosyalı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı,
bundan yarım asrı aşkın süre önce teneke soba boru üretimi ve ticareti yapmak
üzere kurulan şirketin bugün Anadolu’nun lideri, dünya demir çelik
endüstrisinin öncü şirketleri konumunda olduğunu söyledi. İş yaptıkları her
ortamda, ekonomik göstergelerin yanı sıra bu bölgelerin kültürünü de tanımaya
özen gösterdiklerinin altını çizen Tosyalı, hem Türk demir-çelik sektörünün
küresel bir güç haline gelmesinde önemli bir rol üstlendiklerini hem de yabancı
pazarlarda lider üretici konumuna geldiklerini vurguladı. Dünyanın farklı
noktalarındaki tüm çalışanları için yaratıcılığı ve ekip ruhunu destekleyen,
kişisel gelişime olanak sağlayan, şirket hedeflerinin her kademede
içselleştirildiği, düşüncelerin özgürce paylaşılabildiği şeffaf bir çalışma
ortamı sunmayı amaçladıklarını belirten Tosyalı, “Hedefimiz, toplumsal
sorumluluk ve çevre bilinciyle katma değeri yüksek çelik ürünleri üreterek,
insanların yaşam kalitelerini yükselten, paydaşlarına değer sağlayan, sürekli
iyileştirmeyi ilke edinen bir dünya şirketi olmak” diye konuştu.
Dünyanın en küçük karbon ayak izli çelik boru ve profilleri
Çevreci ve inovatif yatırımlara devam ettiklerini dile getiren Tosyalı Holding
Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı, Osmaniye’de bulunan Tosçelik ERW Boru
Profil Üretim Tesisinde güneş enerji santrali konusunda yeni bir projeyi
devreye aldıklarının bilgisini verdi. “Bu kapsamda Tosçelik ERW Boru Profil
Üretim Tesisi’nin çatısına güneş enerji santrali kurduk” diyen Fuat Tosyalı
sözlerine şöyle devam etti: “Tosçelik ERW Boru Profil Üretim Tesisi’nde devreye
aldığımız bu güneş enerji santrali, ülkemizin yeşil enerji üretimine katkı
sağlayacağı gibi cari açığın kapanmasında da faydalı olacak. Böylece 200 bin
metrekare çatı alanına sahip olan ve Avrupa’da tek seferde kurulan en büyük
çelik boru fabrikası Tosçelik ERW Boru Profil Tesisleri’nin elektrik enerjisi
bu santralden karşılanıyor. Santral, dünyanın en büyük ilk beş çatı tipi güneş
enerji santralinden biri. Bu santral ile dünyanın en küçük karbon ayak izine
sahip çelik boru ve profillerini üretiyoruz. Sürdürülebilirlik alanındaki
çalışmalarımızdan bir diğeri, Amerikalı dev bir şirket Harsco Corporation ile
yaptığımız işbirliği. Bu işbirliğini imzaladık ve yatırımlarımızı tamamladık.
Türk çelik sektörünün temel sorunlarından biri olan cürufun bertaraf
edilmesinin yanı sıra tekrar ekonomiye kazandırılması için ortağımızın 100 yılı
aşkın deneyimlerinden yararlanacağız." ( Dünya 21 Aralık 2017 )
Cemal Yeşilyurt’tan
Samsun’da Yerli Otomobil Üretimine Destek
SAMSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Yalgın, Samsun
Ticaret ve Sanayi Odası ve Büyükşehir Belediyesi’nin yerli otomobil
fabrikasının Samsun’da kurulması için yer gösterdiğini hatırlatarak, Samsun’un
konumu ve altyapısıyla böyle bir yatırıma hazır olduğunu ifade etti. Yeşilyurt
Demir Çelik Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Yeşilyurt ise 1.500 dönümlük bir
araziyi fabrika için tahsis edebileceğini söyledi. Samsun Sanayici ve
İşadamları Derneği’nin (SAMSİAD) aylık olarak düzenlediği ve DÜNYA Gazetesi
Bölgeler Yayın Koordinatörü Talip Aktaş ile DÜNYA Gazetesi Yazarı Dr. Rüştü
Bozkurt'un işadamlarıyla bir araya geldiği toplantıda ekonomideki son
gelişmeler masaya yatırıldı. Aktaş ve Bozkurt’un birer sunum yaptığı programda
yerli otomobil fabrikasının Samsun’a yapılması talebi gündemi oluşturdu.
Toplantının açılış konuşmasını yapan SAMSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin
Yalgın, Samsun’da son günlerde ekonominin canlanmasına yönelik adımların
hissedildiğini belirterek, “Bu yıl gerçekleşen engelli olimpiyatları için yapılan
altyapı tesisleri yükünün gitmesi. Havalimanının üç aylık bakımdan sonra
uçuşlara tekrar açılması. Medikal sektörü için kurulan MEDİKÜM’ün markalaşma
adına attığı somut adımlar. Ve bir de Mart 2018’de faaliyete geçecek olan 50
milyon euro bütçeye sahip Lojistik Köy projesi şu an ki olumlu havaya neden
oldu” dedi. Diğer taraftan son dönemde kamuoyunda yerli otomobil kampanyasının
konuşulduğunu dile getiren Yalgın, “Samsunlular da son dönemde yerli otomobil
fabrikanın Samsun’a kurulmasını talep etmektedir. Bunun için hazırlıklar oldu.
Ticaret Odası hazırladığı raporu ilgili mercie sundu. Havza OSB’de yer
gösterdi. Yine Büyükşehir Belediyesi tersane alanını gösterdi. Samsun coğrafi
konumu ve lojistik altyapısı ile böyle bir yatırıma hazır” diye konuştu. “Tekrardan
balata üretmemize gerek yok” Toplantının soru-cevap bölümünde işadamlarının bu
yöndeki sorularını yanıtlayan Talip Aktaş ve Rüştü Bozkurt, mevcut
otomobillerden farklı özelliklere sahip, farklı yakıt tüketimiyle ve
yazılımıyla öne çıkacak bir otomobil üretilmesi gerektiğini belirttiler.
“Tekrardan bir balata üretmemize gerek yok” diyen Bozkurt, Endüstri 4.0’i
konuştuğumuz şu günlerde, daha önce benzeri yapılmamış yazılıma sahip bir
otomobil üretmemiz gerek. Ya da en az maliyetle en az elektrikle çok yol giden
bir otomobil üretmemiz gerek” şeklinde konuştu. “Yerli Otomobil Fabrikası İçin
1.500 Dönümlük Arazimi Veririm” Programda söz alan İSO 500’ün 2016 listesinde
99’uncu sırada yer alan Yeşilyurt Demir Çelik şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı
Cemal Yeşilyurt, yerli otomobil fabrikası için Samsun’da 1.500 dönümlük bir
araziyi tahsis edebileceğini söyledi. Yeşilyurt kürsüde yaptığı konuşmasında
şunları söyledi: “Bizim derdimiz Samsun ve sanayi. Samsun’a bir şeyler vermek
için inanın çok çalışıyorum. Samsun sanayide çok geride kaldı. Samsun hala 30
yıl önceki sanayilerle devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanımız yerli
otomobil üretecek babayiğitleri açıkladı. Ve ardından yerli otomobilin
üretileceği il için kampanyalar başlatıldı. Biz Samsun olarak yerli otomobil
fabrikasının Samsun’da kurulmasına talibiz. Benim Çarşamba Ovası’nda 650 dönüm
arazim var. Eğer bu alan yetmiyor ise 1.500 dönüme çıkartır ve fabrika
yapılması için veririm. Bu yatırım Samsun’la birlikte Karadeniz’i ihya
edecektir.”( Samsunhaber 21 Aralık 2017 )
Yorumlar
Yorum Gönder