Çelik Sektöründe 2018 - 7. Haftanın Öne Çıkanları
Çelik Sektöründe 2018 - 7. Haftanın Öne Çıkanları
Tangshan Çelik
Üretimine Yönelik Kısıtlamaları Uzatacak
Çin’in Hebei eyaletinde bulunan Tangshan şehrinin çelik
üretimine yönelik kısıtlamaları, daha önde planlandığı gibi Mart ayının
ortalarında sonlandırmak yerine, uzatarak yıl boyunca devam ettireceği haber
veriliyor. Yeni çelik üretimine ve ilgili taşımacılığa yönelik kısıtlamaların
uygulanması ile ilgili detay ve standartların Şubat ayının sonuna kadar
kararlaştırılacağı, ancak yeni önlemlerin mevcut durumda uygulanmakta olan
yüksek fırın kapasitesinin % 50 seviyesinde kısıtlanmasından daha farklı
olmasının beklendiği ifade ediliyor. Uzatılan söz konusu kısıtlamaların kentsel
ve kırsal alanlar için farklılık göstereceği, kırsal alanda faaliyet gösteren 8
çelik tesisine yönelik kısıtlamalar yıl boyunca devam ederken, diğer tesislerin
kısıtlamalarının hava kirliliği seviyelerine ve hava koşullarına bağlı olacağı
kaydediliyor. Geçtiğimiz hafta Hebei’nin çelik üretim kısıtlamalarının Mayıs
ayına kadar uzatılacağı yönündeki duyumları reddettiği, ancak 11 Şubat
tarihinde Tangshan’da bir gazetenin şehirde çelik üretim kısıtlamalarının tüm
yıl devam edecek şekilde yeniden düzenleneceğini duyurduğu bildiriliyor.
Geçtiğimiz yıl şehrin, 91,2 milyon ton ham çelik üretimi yaparak, toplam çelik
üretiminin % 11’ini teşkil ettiği vurgulanıyor. Yerel hükümet raporunun, bu yıl
Tangshan’ın çelik kapasitesini 1,2 milyon ton seviyesinde devre dışı bırakmayı
planladığını gösterdiği belirtiliyor. (Kallanish, 12 Şubat 2018 )
Brezilya’da İnşaat
Demiri Fiyatları Şubat Ayının Başında ArcelorMittal-Votorantim Birleşmesi ile
İlgili Belirsizlik Nedeniyle Sabit Kaldı
Şubat ayının başında Brezilya’da inşaat demiri fiyatlarının,
ArcelorMittal Brasil ve uzun mamul üreticisi Votorantim Siderurgia arasındaki
birleşmenin onaylanması ile ilgili belirsizlikler nedeniyle seviyesini koruduğu
bildiriliyor. Brezilya’da inşaat demiri fiyatlarının 9 Şubat Cuma günü aylık
bazda seviyesini koruyarak alıcıya teslim 677-738 $/ton aralığında kaldığı
belirtiliyor. Votorantim’i ArcelorMittal Brasil’in bağlı kuruluşu haline
getirecek birleşme anlaşmasının, Brezilya Rekabet Kurulu Cade tarafından kısıtlamalarla
onaylandığı kaydediliyor. ArcelorMittal’in piyasa yoğunluğundan kaçınmak için
bazı uzun mamul varlıklarını satması gerekmesine rağmen, Brezilya uzun çelik
piyasasının söz konusu yeni ortak girişim ve Gerdau tarafından yönlendirileceği
aktarılıyor. ( Metal Bulletin, 12 Şubat 2018 )
Savunma Sanayiinde
Yerli Çelik Atağı
AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, Türkiye’nin çelik
üretimindeki atılımından bahsederek, Dünya’nın demir çelik üretiminde son on
altı yılda ortalama 2 kat arttığını ve 2016 yılında toplam 1,6 milyar tonluk
bir üretim kapasitesine ulaştığını söyledi. Türkiye’nin çelik üretim
sıralamasında dünyada 2000 yılında 17’nci sırada bulunurken üretimini önemli
ölçüde artırdığını söyleyen Tin, 2016 yılında 8’inci sırada yerini aldığını kaydetti.
Tin, Ülkemiz çelik sektöründe Kuzey Afrika ve Orta Doğu Bölgelerinin en
büyüğüdür. Aynı zamanda Almanya’nın ardından Avrupa’da 2'nci sırada yer alan
çelik üreticisi konumundayız. 2017 yılında ham çelik üretimimiz yüzde 13,1’lik
oranda artışla 37,5 milyon tona çıkarak rekor kırmıştır” şeklinde konuştu.
“Yerli ve Milli Projelerimiz İçin Çelik Sektörü Önemli”
Savunma sanayiinde kullanılan nitelikli çelik üretim
araştırma ve geliştirme çalışmalarını Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız
ile Ekonomi Bakanlığımız başta olmak üzere kurumların çalıştığını söyleyen Tin,
“Metal sektörü işletmeleri için modern Organize Sanayi Bölgeleri veya İhtisas
Endüstri Bölgelerini kurma çalışmalarımız devam ediyor. Bu bağlamda da Denizli
Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesini kurma konusundaki çalışmalarımızı da
süratle devam ettiriyoruz. Türkiye’nin 2017 yılında çelik ihracatının yüzde
26,4 oranında artış gösterdiğini ifade eden Milletvekili Şahin Tin; “Başta
otomotiv sektörü olmak üzere ihracatta rekorlar kırdığımız sanayi ürünlerinin
temelini çeliğin oluşturduğu bilinen bir gerçektir. Bu durum göz önüne
alındığında 2017 yılındaki ihracat rakamının 2018 yılında daha da artacağına
inanıyorum. 2017 yılında ihracatımız yüzde 10,4 artmıştır. Sanayi ürünleri
ihracatımız da yüzde 13,4 oranında artış göstermiştir. Otomotiv ihracatı yüzde
19,5, demir çelik dışı metaller de yüzde 14,6 oranında artmıştır. Çelik
ihracatımızın artışı ise yüzde 26,4’tür. Demir çelik sektörü ülkemizin
ihracatında otomotiv, hazır giyim sektöründen sonra 3’üncü sırada yer
almaktadır.” (Milat Gazetesi, 10 Şubat 2018 )
MIIT: 2017 Yılında
Çin’in Gerçek Çelik Üretimi Düştü
Çin Sanayi ve Bilgi Teknolojisi Bakanlığı’nın (MIIT),
geçtiğimiz yıl gerçek çelik üretiminin, standart altı çelik kapasitelerinin
devre dışı bırakıldığı göz önünde bulundurulduğunda 2016 yılına kıyasla daha
düşük seviyede gerçekleştiğini, buna ek olarak gerçek demir cevheri talebinin
de çelik üretimindeki gerileme ve artan hurda kullanımı ile azaldığını
belirttiği ifade ediliyor. Resmi verilere göre Çin’in, geçtiğimiz yıl % 5,7
oranında artışla 832 milyon ton ham çelik üretimi gerçekleştirdiği
belirtiliyor. MIIT’in, Şubat ayının başında 2017 çelik sanayii
değerlendirmesini ve 2018 yılı önceliklerini yayımladığı, buna göre geçtiğimiz
yıl standart altı çelik kapasitesinin devre dışı bırakılması faaliyetlerinin
çelik fiyatlarındaki hızlı yükselişten kaçınmak amacıyla bilerek yavaşlatıldığı
bildiriliyor. Başlıca 28 sanayi şehrinde yüksek fırın kapasitesinin, ısıtma
sezonunda % 50 oranında kısıtlanmasının yerel hava kalitesi ve hava kirliliğine
önemli ölçüde etki ettiğini belirten MIIT’in, söz konusu kısıtlamaların Kuzey
Çin’in çelik sanayii çevre koruma gerekliliklerini geliştirerek, kapasitenin
başka bölgelere taşınmasını sağlayacağını ifade ettiği kaydediliyor. (Kallanish,
13 Şubat 2018 )
ArcelorMittal, Essar
Steel ile Hindistan Piyasasına Girmeyi Hedefliyor
ArcelorMittal India Private Limited’in (AIPL), iflas eden
Hintli çelik üreticisi Essar Steel’i satın almak için teklif sunduğu ve böylece
Hindistan çelik üretim sektörüne girmeyi hedeflediği duyuruluyor. Hindistan’ın
Tasfiye ve İflas Kanunu (IBC) uyarınca Essar Steel ihalesinin ArcelorMittal ve
Numetal Mauritius’dan gelen teklifler ile Pazartesi günü kapandığı; Kasım
ayında Essar Steel’i almakla ilgilendiğini belirten Tata Steel’in ise
teklifçiler listesinde yer almadığı ifade ediliyor. Dünya çapında varlık
göstermesine rağmen ArcelorMittal’in Hindistan’da çelik üretim varlıklarının
bulunmadığı; firmanın Hindistan’ın Odisha eyaletinde yılda 12 milyon ton
kapasiteli tesis inşa etme planının arazi ile ilgili sorunlar nedeniyle 2013
yılında iptal edildiği bildiriliyor. Yassı mamul üreticisi Essar Steel’in yılda
9,60 milyon ton ham çelik üretim kapasitesinin bulunduğu, ancak firmanın çelik
üretim ve döküm sistemlerindeki daralma nedeniyle maksimum ulaşılabilir
seviyenin 6,10 milyon ton olduğu kaydediliyor. Essar Steel ihalesinin yanı sıra
ArcelorMittal’in, otomobil üretimi için kamu firması Steel Authority of India
(Sail) ile ortak girişimi üzerinde çalıştığı, üretim faaliyetlerinin 2019
yılının ortalarına kadar başlamasının beklendiği aktarılıyor. ( Metal Bulletin,
13 Şubat 2018 )
AISI: Gelişmiş Yüksek
Mukavemetli Çelik Alüminyumdan Daha Az Gaz Salımına Neden Oluyor
Amerika Demir Çelik Enstitüsü (AISI) Çelik Geri Dönüşüm Birimi
bir aracın çevre üzerindeki etkisinde üretimde kullanılan malzemenin neden
olduğu salımın önemini gösteren bir araştırma yayınladı. Aracın daha hafif
olması için kullanılan gelişmiş yüksek mukavemetli çeliğin alüminyuma oranla
çevreye olan etkisi incelendi. Tüm araç sınıflarında gelişmiş yüksek
mukavemetli çelik kullanılan araçların alüminyum kullanılan araçlara göre daha
düşük salıma neden olduğu gözlendi. Araştırmada sadece egzoz salımına
odaklanmanın araç gövdesinin hafifleştirilmesi sırasında toplamda daha fazla
sera gazı salımına neden olabileceği ifade edilirken, gelişmiş yüksek
mukavemetli çelik ile alüminyumun üretim aşamasında ortaya çıkan salım arasında
büyük farklar olduğu, alüminyumun üretimi sırasında ortaya çıkan gaz salımının
sürüş ve geri dönüşüm fazlarında ortaya çıkan salımdan daha fazla olabileceği
belirtildi. ( SteelOrbis, 12 Şubat 2018 )
Fitch: Çin’de
Kapatılan Kapasiteler Küresel Piyasayı Olumlu Etkilemeye Devam Edecek
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in, Çin’de
kapatılan kapasitenin, 2018 yılında küresel çapta çelik piyasalarını olumlu
yönde etkilemeye devam edeceğini öngördüğü bildiriliyor. Kapasite kapatma
faaliyetleri ile Çin’de iç piyasa fiyatlarının ve çelik üreticilerinin
kârlılığının yükseldiği, bunun yanı sıra ihracatın azalmasının diğer bölgelerde
arz-talep dengesini düzelttiği ifade ediliyor. Fitch’in 2018 yılında
etkilerinin görülmesini beklediği faktörler arasında Çin’in çevre
düzenlemelerinin ve kapasite kullanım oranlarında olası ek kapasite kapatma
eğilimlerinin bulunduğunu, ek olarak kış üretim kesintilerinin ardından Çin’de
çelik talebindeki büyüme hızının da önemli bir nokta olacağını belirttiği, bir
başka kilit noktanın ise özellikle Rus çelik üreticilerini hedef alan ek ticari
önlemlerin uygulanması olacağına dikkat çektiği kaydediliyor. Fitch Doğal
Kaynaklar ve Emtia Bölümü Başkanı Peter Archbold’un Çin’in kapasite kapatma
faaliyetlerinin olumlu etkilerinin 2018 yılında çelik sanayiinde daha yüksek
fiyatlar ve üreticilerin marjlarının genişlemesinin beklenmesi ile hissedilmeye
devam edeceğini ifade ettiği aktarılıyor. Öte yandan Fitch’in Çin’in tüketiciye
dayalı büyümeye yönelişinin kademeli ve kontrollü olmaması halinde, çelik
piyasalarının ve küresel çapta fiyatların baskılanmasının mümkün göründüğü
yönünde uyarıda bulunduğu vurgulanıyor. ( Kallanish, 15 Şubat 2018 )
Milli Savunma
Sanayiinde ‘Yerli Çelik’ Seferberliği!
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’yla Ekonomi Bakanlığı,
Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarında tam not alan milli silahları
geliştirecek yeni projeler için harekete geçti. Bu kapsamda iki bakanlık,
savunma sanayiinde kullanılacak, yüksek ısıya dayanaklı nitelikli çelik ve ham
madde üretim için araştırma ve geliştirme çalışmaları başlattı. Bu çerçevede
ortak çalışma başlatan iki bakanlık, kendi bünyelerinde de teknik çalışma
grupları oluşturdu.
Hızla Basamak Atlıyor
Ekipler, savunma sanayinin talep ettiği nitelikli çeliğin en
iyisinin üretimi için AR-GE çalışmaları da başlatacaklar. Bilim, Sanayi ve
Teknoloji Bakanlığı’nın verilerine göre, 2000 yılında çelik üretim
sıralamasında dünya ülkeleri arasında 17’nci sırada bulunurken, üretimini
önemli ölçüde artıran Türkiye, 2005 yılında 11’inci ve 2016 yılında 8’inci
sıralarda yer aldı. Çelik sektöründe Kuzey Afrika ve Orta Doğu bölgeleri
arasında birinci sırada yer alan Türkiye, Almanya’nın ardından Avrupa’da ise
ikinci sırada yer aldı.
Çalışma Başlatıldı
Sanayi ve ekonomi bakanlıklarının ortak çalışmasıyla hayata
geçirilecek proje kapsamında, çelik üretimi yapan sanayi kuruluşlarıyla da
görüşmeler gerçekleştirilecek. Üretim ve İhracatta Rekor Kırıldı Türkiye’nin
2017’de ham çelik üretimi yüzde 13,1’lik artışla 37,5 milyon tona çıkarak,
rekor kırdı. Çelik ihracatındaki artış da yüzde 36,4 oranında gerçekleşti.
Demir çelik sektörü Türkiye’nin toplam ihracat sıralamasında 3. sırada yer
aldı. ( Akşam, 14 Şubat 2018 )
Çelik Sektörünün
Teknik Envanteri Çıkarılacak
Rekabet gücünü artırarak dünya sıralamasındaki yerini üst
sıralara taşımaya odaklanan çelik sektörü, yapısal ve teknolojik dönüşüme
odaklandı. Sektörün geleceği için projeler hayata geçiren Çelik İhracatçıları
Birliği ve bağlı kuruluşu Matil A.Ş., bu kez Kalkınma Bakanlığı ile birlikte
Türk Çelik Sektörü Üretim Envanteri ve Yatırım Projeksiyonu Araştırma
Projesi’ni başlattı.
Çelik sektörünün geleceğine yönelik stratejik yol haritasının belirleneceği ve bir yıl sürecek projede imzalar Matil A.Ş. Genel Müdürü Doç. Dr. Hüseyin Soykan ve İktisadi Sektörler ve Koordinasyon Genel Müdürü Cem Galip Özenen tarafından atıldı. Sektörde şimdiye kadar yapılmış en kapsamlı çalışma olacak Türk Çelik Sektörü Üretim Envanteri ve Yatırım Projeksiyonu Araştırma Projesi, Çelik İhracatçıları Birliği ve Matil A.Ş. tarafından ortaklaşa yürütülecek.
Yeni yatırımlar için bir kılavuz olacak Çelik Envanteri projesi kapsamında Türkiye’de mevcut durumda üretilen, talep eksikliği veya üretimin ekonomik olmaması gibi nedenler yanında teknoloji, altyapı ve bilgi eksikliği gibi nedenlerle üretilemeyen çelik ürünlerinin ulusal ve uluslararası standartlara göre envanteri çıkarılacak. İthal edilen ya da ihracat potansiyeli büyük olan yüksek katma değerli çelik ürünlerinin listesi oluşturulacak. Hazırlanacak sektörel envanter, yapısal ve teknolojik dönüşüm için ihtiyaç duyulan yatırımlara rehberlik edecek. Ayrıca ülkede yapılan veya yapılması planlanan mega projelerde kullanılacak çelik ürünlerinin iç piyasadan tedarikine yönelik envanter çalışmaları da gerçekleştirilecek.
Türk Çelik Sektörü Üretim Envanteri ve Yatırım Projeksiyonu Araştırma Projesi hakkında açıklamada bulunan Çelik İhracatçıları Birliği ve Matil A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Namık Ekinci, “Bugün imza törenini gerçekleştirdiğimiz bu özel proje Türk çelik sektörünün geleceği adına çok büyük bir adım. Kalkınma Bakanlığımızın desteği ile yürütülecek proje sayesinde ülkemizde üretilen, üretilmeyen veya üretilemeyen kalitelerdeki çeliğin üretim envanterini oluşturacağız. Gerçekleştirilebilecek ve gerçekleştirilmesi elzem olan yatırımları tespit edecek ve sektörümüzün yapısal ve teknolojik dönüşümü için gerekli politika önerilerinin geliştirilmesine katkı sağlayacağız. Türk çelik sektörüne yön verecek ve gelecek nesillere örnek olacak projenin sonuçlarının sektörümüzü çok daha ileriye taşıyacağına inanıyoruz” dedi.
Türk çelik sektörünün 37,5 milyon tonluk üretimi, 16 milyon tonu aşan ithalatı ile yaklaşık 54 milyon tonluk işlem hacmine sahip olduğunu açıklayan Namık Ekinci, “İthalatımızın bu kadar yüksek olmasının iki gerekçesi var. İlki üretim yöntemlerimize bağlı maliyet farklarıdır. İkincisi ise yüksek katma değerli ürün üretimine uygun yatırımlarımızın olmamasından dolayı bu ürünleri üretemiyor olmamızdır. Sonuç olarak; Türkiye üretim süreçlerinde yapacağı iyileştirmeler ile ithal ikamesi sağlayarak ithalatını minimuma indirecek ve hatta bu ürünlerin de ihracatçısı konumuna gelerek ihracatını miktar ve değer bazında arttıracaktır. Ayrıca cari açığın düşürülmesine pozitif katkı sağlayacaktır” diye konuştu. (Dünya, 14 Şubat 2018 )
Çelik sektörünün geleceğine yönelik stratejik yol haritasının belirleneceği ve bir yıl sürecek projede imzalar Matil A.Ş. Genel Müdürü Doç. Dr. Hüseyin Soykan ve İktisadi Sektörler ve Koordinasyon Genel Müdürü Cem Galip Özenen tarafından atıldı. Sektörde şimdiye kadar yapılmış en kapsamlı çalışma olacak Türk Çelik Sektörü Üretim Envanteri ve Yatırım Projeksiyonu Araştırma Projesi, Çelik İhracatçıları Birliği ve Matil A.Ş. tarafından ortaklaşa yürütülecek.
Yeni yatırımlar için bir kılavuz olacak Çelik Envanteri projesi kapsamında Türkiye’de mevcut durumda üretilen, talep eksikliği veya üretimin ekonomik olmaması gibi nedenler yanında teknoloji, altyapı ve bilgi eksikliği gibi nedenlerle üretilemeyen çelik ürünlerinin ulusal ve uluslararası standartlara göre envanteri çıkarılacak. İthal edilen ya da ihracat potansiyeli büyük olan yüksek katma değerli çelik ürünlerinin listesi oluşturulacak. Hazırlanacak sektörel envanter, yapısal ve teknolojik dönüşüm için ihtiyaç duyulan yatırımlara rehberlik edecek. Ayrıca ülkede yapılan veya yapılması planlanan mega projelerde kullanılacak çelik ürünlerinin iç piyasadan tedarikine yönelik envanter çalışmaları da gerçekleştirilecek.
Türk Çelik Sektörü Üretim Envanteri ve Yatırım Projeksiyonu Araştırma Projesi hakkında açıklamada bulunan Çelik İhracatçıları Birliği ve Matil A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Namık Ekinci, “Bugün imza törenini gerçekleştirdiğimiz bu özel proje Türk çelik sektörünün geleceği adına çok büyük bir adım. Kalkınma Bakanlığımızın desteği ile yürütülecek proje sayesinde ülkemizde üretilen, üretilmeyen veya üretilemeyen kalitelerdeki çeliğin üretim envanterini oluşturacağız. Gerçekleştirilebilecek ve gerçekleştirilmesi elzem olan yatırımları tespit edecek ve sektörümüzün yapısal ve teknolojik dönüşümü için gerekli politika önerilerinin geliştirilmesine katkı sağlayacağız. Türk çelik sektörüne yön verecek ve gelecek nesillere örnek olacak projenin sonuçlarının sektörümüzü çok daha ileriye taşıyacağına inanıyoruz” dedi.
Türk çelik sektörünün 37,5 milyon tonluk üretimi, 16 milyon tonu aşan ithalatı ile yaklaşık 54 milyon tonluk işlem hacmine sahip olduğunu açıklayan Namık Ekinci, “İthalatımızın bu kadar yüksek olmasının iki gerekçesi var. İlki üretim yöntemlerimize bağlı maliyet farklarıdır. İkincisi ise yüksek katma değerli ürün üretimine uygun yatırımlarımızın olmamasından dolayı bu ürünleri üretemiyor olmamızdır. Sonuç olarak; Türkiye üretim süreçlerinde yapacağı iyileştirmeler ile ithal ikamesi sağlayarak ithalatını minimuma indirecek ve hatta bu ürünlerin de ihracatçısı konumuna gelerek ihracatını miktar ve değer bazında arttıracaktır. Ayrıca cari açığın düşürülmesine pozitif katkı sağlayacaktır” diye konuştu. (Dünya, 14 Şubat 2018 )
Yorumlar
Yorum Gönder