Çelik Sektöründe 2019 - 47. Haftanın Öne Çıkanları
Çelik Sektöründe 2019 - 47. Haftanın Öne Çıkanları
Ilva’nın Olağanüstü
Kurul Üyeleri ArcelorMittal’in Kararına Karşı İtirazda Bulundu
Ilva’nın olağanüstü kurul üyeleri 15 Kasım’da, küresel çelik
devi ArcelorMittal’in Ilva’nın sözleşmesini iptal etmesi için gereken adli
koşulların sağlanmadığını belirten bir temyiz başvurusunda bulundu.
ArcelorMittal, Ilva’dan çekilme kararına İtalya hükümetinin sebep olduğunu
belirterek, Ilva’da bulunan Taranto tesisindeki büyük temizleme çalışmaları
sürecinde hükümetin şirketin çevreye yönelik yasal yükümlülüklerden muafiyetini
kaldırdığını söyledi. Buna karşın, hükümet şirketin sözleşmeyi iptal etmek için
hiçbir yasal sebebinin olmadığını ve yasal yükümlülüklerden muafiyetinin
kaldırılmasını Ilva’dan çekilmek için bahane olarak kullandığını, esas nedenin
tesisin büyük oranda zarar etmesi olduğunu öne sürdü. ( SteelOrbis, 18 Kasım
2019 )
Hindistan Yüksek
Mahkemesi Essar Steel’in ArcelorMittal Tarafından Satın Alımını Onayladı
Küresel çelik devi ArcelorMittal, Hindistan Yüksek
Mahkemesi’nin Hint çelik üreticisi Essar Steel India Limited’i (ESIL) satın
alma planlarını onayladığını açıkladı. Bu yılın sonuna dek satın alma
işlemlerinin tamamlanması bekleniyor. İşlemler tamamlandıktan sonra, ArcelorMittal,
daha önce imzalanan anlaşma uyarınca, ESIL’i Japonya’nın en büyük çelik
üreticisi ve dünyanın en büyük üçüncü çelik üreticisi olan Nippon Steel
Corporation ile ortak olarak satın alıp yönetecek. Buna göre, ArcelorMittal
şirketin %60, Nippon Steel ise %40 hissesine sahip olacak ve iki şirketin de
yönetim kurulundaki hakları eşit olacak. ( SteelOrbis, 18 Kasım 2019 )
Tata Steel Avrupa'da
3 Bin Kişinin İşine Son Verecek
Hindistan merkezli çelik üreticisi Tata Steel Ltd., maliyet
azaltmak için Avrupa'daki operasyonları boyunca 3 bin kişiyi işten çıkarmayı
planlıyor. İngiltere ve Hollanda'da üretim tesisleri bulunan Tata Steel
tarafından yapılan açıklamada söz konusu işten çıkarmaların üçte ikisinin ofis
çalışanlarından yapılacağı belirtildi. Bunun dışında da imalat faaliyetleri
bulunan üreticinin nerede kaç kişi çıkarmayı planladığına ilişkin bir ayrıntı
bulunmuyor. Tata Steel tarafından yapılan açıklamada “Avrupa Birliği'nde (AB)
durgun çelik talebi ve küresel kapasite fazlası ticaret anlaşmazlıklarıyla bir
araya gelerek Avrupa piyasasını dünyanın çelik kapasite fazlası çöplüğüne
çevirdi.” ifadesi yer aldı. Avrupa'da çelik piyasası bu yıl düşen talep,
yavaşlayan büyüme ve yurt dışından (Türkiye, Rusya ve Çin) sürekli olarak devam
eden arz tehdidiyle giderek artan engellerle karşı karşıya kaldı. İngiltere'nin
iki numaralı Biritish Steel Ltd. Mayıs'ta tasfiye sürecine girerek Çinli Jingye
Group Co. tarafından devralındı. Eurofer geçen ay AB'de çelik talebinin bu yıl
yüzde 3.1 daralacağı uyarısında bulunmuştu. (BloombergHT, 19 Kasım 2019 )
Japon JFE Steel ve
Çinli SGIS Vasıflı Çubuk Üretimi İçin Ortaklık Kuracak
Japon çelik üreticisi JFE Steel Corporation, vasıflı çubuk
üretimi ve satışı için Çinli Baowu Steel Group Corporation Limited’in bağlı
kuruluşu Guangdong Shaoguan Iron and Steel Songshan Co. Ltd. (SGIS) ile ortak
girişim kurmak üzere anlaşma imzaladığını açıkladı. Anlaşma kapsamında JFE
Steel, SGIS’in bağlı kuruluşu Baosteel Special Steel Shaogan Co. Ltd. (BSSS)
şirketinin %50 hissesine sahip olacak. JFE Steel ayrıca ortak girişimin yılda
yaklaşık 1,1 milyon mt kapasitesinin olacağını ve Guangdong şehrinde 500 yeni
istihdam yaratacağını belirtti. Şirket yakın zamanda hisselerin devri ve SGIS
ile ortak girişim anlaşması için yasal sürecin başlayacağını ve gerekli izinler
alındıktan sonra hisselere sahip olacağını ifade etti. Türkiye Çelik
Üreticileri Derneği celik.org.tr 4/23 İki şirketin kuracağı bu ortak girişimin
yerel yüksek kalite vasıflı çubuk ihtiyacını karşılayacağı, asıl hedefinin ise
Japon müşteriler olacağı belirtildi. ( SteelOrbis, 20 Kasım 2019 )
ArcelorMittal
Ilva’nın Kapatılma Sürecini Askıya Aldı
ArcelorMittal İtalya’daki Taranto tesisinin kapatılma
sürecini askıya aldı. ArcelorMittal Italia tarafından yapılan açıklamada,
“Ilva’nın olağanüstü kurul üyelerinin Taranto tesisine ilişkin geçici önlem
alınmasına yönelik Milano mahkemesine yaptığı başvurunun ardından, mahkemenin
tüm tarafları dinlemeden önce geçici bir emir vermeyi kabul etmemesi AM
InvestCo Italy tarafından tanınmış ve olumlu karşılanmıştır,” ifadelerine yer
verildi. Şirket ayrıca, “AM InvestCo, mahkeme bir karara varana kadar,
faaliyetlerin kademeli olarak askıya alınması sürecinin durdurulmasına yönelik
mahkeme kararına uyacaktır. Bu süreç uluslararası emsal durumlara uygun olup,
tesislere bir zarar vermeyecek ve gelecekte faaliyetleri etkilemeyecektir,”
şeklinde konuştu. Ilva’nın olağanüstü kurul üyeleri 15 Kasım’da Milano
mahkemesine itiraz başvurusunda bulunmuş ve küresel çelik devi ArcelorMittal’in
tesisin sözleşmesini iptal etmesi için gereken adli koşulların sağlanmadığını
belirtmişti. Mahkeme tarihi 27 Kasım olarak belirlendiğinden ötürü, Ilva’nın
kapatılma sürecinin durdurulması yalnızca geçici bir karar olabilir. UILM
sendikası genel sekreteri Rocco Palombella’nın aktardığına göre, yerel
sendikalar mahkemenin bu son kararının bir rahatlama yarattığını dile getirdi
ve bu kararın çevresel, mesleki ve endüstriyel bir felakete yol açmayı
engellemek adına ciddi bir müzakerenin başlatılması için ilk adım olmasını
temenni etti. Şu anda tüm dikkatler, 22 Kasım’da İtalya Başbakanı Giuseppe
Conte ve ArcelorMittal CEO’su ve Başkanı Lakshmi Mittal arasında gerçekleşeceği
söylenen toplantıya çevrilmiş durumda. ( SteelOrbis, 20 Kasım 2019 )
Avrupa Komisyonu
Evraz Palini’nin Marcegaglia Tarafından Alımını Onayladı
Avrupa Komisyonu, AB Birleşme Regülasyonu kapsamında Rus
çelik üreticisi Evraz’ın İtalyan bağlı kuruluşu Evraz Palini & Bertoli
S.r.l.’nin İtalyan haddeci Marcegaglia tarafından satın alımını onayladığını
açıkladı. Komisyon, iki şirketin quarto levha üretimindeki toplam pazar payının
sınırlı olması sebebiyle söz konusu satın alımın rekabet açısından herhangi bir
sorun oluşturmayacağını belirtti. Ekim ayında Marcegaglia, Evraz Palini &
Bertoli’yi satın almaya yönelik planlarına dair açıklamada bulunmuştu. Evraz'ın
işletmesini satın alan Marcegaglia’nın, İtalya'nın maksimum levha üretim
kapasitesinin % 19'unu (Ilva dahil) veya İtalya'nın 2018 yılı levha üretiminin
%38'ini oluşturan 800.000 ton/yıldan fazla kapasiteye sahip Avrupa'nın en büyük
levha üreticilerinden biri haline geldiği vurgulanıyor. ( SteelOrbis/Metal
Expert, 22 Kasım 2019 )
Shagang Group 4
Milyon Mt Kapasiteli İki Yüksek Fırın İnşa Edecek
Çin’in Jiangsu eyaletine bağlı Sanayi ve Bilişim
Teknolojileri Bakanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre, Çin’in en büyük çelik
üreticisi olan Jiangsu merkezli Shagang Group, 2020-2021 yıllarında iki adet
2.350 metreküplük yüksek fırının inşasına başlamayı planlıyor. Söz konusu
yüksek fırınların birinin 2021 Ağustos ayında diğerinin 2023 Mart ayında
faaliyete girmesi ve şirketin demir üretim kapasitesini 4 milyon mt artırması
bekleniyor. Öte yandan, Shagang Group 5 milyon mt demir üretim kapasitesini
devre dışı bırakacak. Bu kapsamda 2021 Ağustos ayında iki adet 480 metreküplük
ve bir adet 580 metreküplük yüksek fırın, 2023 Mart ayında ise iki adet 480
metreküplük ve bir adet 580 metreküplük yüksek fırın devre dışı bırakılacak. (
SteelOrbis, 21 Kasım 2019 )
Köşe Yazısı: Veysel
Yayan’la Demir Çelik Sektörü Sohbeti
Veysel Yayan ile demir çelik sektörü konusunda sohbet
yaptım. 72 ülkeden korumacı tedbirler olduğunu belirtti. ABD'ye 100 milyar
dolarlık dış ticaret hedefi içinde sektörün ihracatının tekstil, otomotiv gibi
sektörlerle birlikte önemli ölçüde artabileceğini söyledi. Türkiye Çelik
Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Veysel Yayan’la ABD’nin vergi artırıp
indirmesi konusunu ve sektörün durumunu konuştuk. Yayan “Yüzde 65 kapasite
kullanımıyla sektör olarak 4 milyar dolar artıda ülke ekonomisine katkı
yapıyoruz. Yüzde 80 kapasite kullandığımız dönemler oldu. O seviyeye çıkarsak
sektör olarak 5,5 milyar dolar seviyesinde artıya geçebiliriz. İhracatın
ithalatı karşılama oranı şu anda yüzde 140 bunu daha önce olduğu gibi yüzde
160-170 seviyesine çıkabiliriz” dedi. Yayan, Amerika’nın demir-çelik
ithalatında vergiyi yüzde 25’ten yüzde 50’ye çıkardığı 10 aylık dönemde, o
ülkeye ihracatımızın durma noktasına geldiğini, tekrar yüzde 25’e indiğinde
artmaya başladığını belirtti. “100 milyar dolarlık ticaret hedefi içinde eğer
Kanada ve Meksika gibi bizim ürünlerimize de vergi muafiyet uygulanır, ya da
Güney Kore ve Brezilya’da olduğu gibi vergisiz kota uygulanırsa ABD’ye
ihracatımız önemli ölçüde artar. 2016-2017’de 2,3 milyar dolar olan
ihracatımız, şu anda 280 milyon dolar seviyesinde. Bizim ürünlerimiz ABD çelik
üreticilerine engel değil. Ama şu andaki siyasal yapıdan kaynaklanan engeller
sürüyor. ABD’li bir kongre üyesi, ‘Hep Ermeni tasarısına karşı oy verirken,
şimdi değişen bir şey mi oldu da olumlu oy verdiniz?’ sorusunu ‘Şu andaki durum
bunu icap ettiriyor’ diyerek Türkiye’ye olumsuz bakış açısını ifade etti. Bu
durum maalesef çelik sektörüne de yansıyor’ diye cevapladı.
Yayan, “2018 yılında toplam ihracatımız 17 milyar dolardı.
Bu yıl onun altına düşer. Ağustos’tan sonra iç talep yüzde 30-40 düşmüştü.
Sektör telafi için ihracata yöneldi. AB ülkeleri de tedbirler koydu. 72 ülkede
korumacılık var. İhracat buna bağlı düşüş eğiliminde. Yurt içi tüketimimiz ilk
yarıda yüzde 40 düşmüş bu oran Eylül sonu itibariyle iken yüzde 25,8’e
geriledi. Yıl sonunda yüzde 20’ye kadar düşer” beklentisinin olduğunu açıkladı.
Yayan, alınması gereken önlemlerden söz ederken, “Biz de dünyadaki diğer
ülkeler gibi korumacı önlemler almalıyız. Rusya ve Ukrayna’dan yapılan ithalata
karşı tedbir almalıyız. 2020’de sektörün sağlıklı olması için ithalatı
kolaylaştıran şartları gözden geçirmeliyiz. Yeni ihraç yollarını aramalıyız.
7-8 milyon ton yassı mamul ithalatı var, Buna 5 milyar dolar ödüyoruz. Çelik
tüketen sektörlerde yerli girdileri sağlayarak ithalatı kesebiliriz. Üretimi,
daha önce olduğu gibi artırarak kapasitemizi yüzde 65’ten yüzde 80’in üzerine
çıkarabiliriz. Sektörün imkânlarını gözden geçirip, üretimimizi artırırken,
ithalata karşı önlemler alarak, sektörün ülke ekonomisine pozitif katkısı
rahatlıkla arttırılabilir. Çok kısa zamanda ithalatı kısıtlayacak alanlarda
üretim ve önlemler alarak, ABD ve AB ile ihracatı artıracak anlaşmalar ile
sektörümüzün ekonomimize pozitif katkısını kısa zamanda artırabiliriz. Buna
imkan var” değerlendirmesini yaptı. (Osman Arolat/Dünya, 22 Kasım 2019 )
Yorumlar
Yorum Gönder