Çelik Sektöründe 2021 - 34. Haftanın Öne Çıkanları
Çelik Sektöründe 2021 - 34. Haftanın Öne Çıkanları
Sharma: Hindistan Dünyanın En Büyük Çelik İhracatçısı Olacak
Jindal Steel and Power (JSPL) Genel Müdürü V.R. Sharma 'ya
göre Hindistan’ın, kapasite artışı, küresel çelik talebi ve Çin'in ihracat
kısıtlamaları nedeniyle önümüzdeki yıllarda Çin'i geçerek dünyanın en büyük
çelik ihracatçısı olacağı ifade ediliyor. Sharma’nın, verdiği bir röportajda,
"Hindistan, dört ila beş yıl içinde devreye alınması beklenen büyük bir
kapasite artışı öngörüyor. Çin ise iç talebini karşılamak için ihracatı
azaltıyor ve Hindistan'ın küresel çelik ihracatçısı olması için açık bir alan
yaratıyor. Tüm dünya, önümüzdeki yıllarda büyük bir çelik talebi yaratan altyapı
geliştirilmesi için bir teşvik paketi üzerinde çalışıyor,” dediği aktarılıyor.
Sharma’nın, Hindistan'ın ASEAN ülkelerini rakip olarak görmemesi gerektiğini de
sözlerine eklediği bildiriliyor. ( Kallanish, 23 Ağustos 2021 )
Ansteel, Bengang ile
Birleşerek Çelik Üretim Kapasitesini Artırdı
En büyük Çinli çelik üreticilerinden biri olan Anshan Iron
and Steel’in (Ansteel), engellerin ardından nihayet bir başka büyük yerel
üretici Benxi Iron and Steel Group (Bengang) ile birleşmesini tamamladığı haber
veriliyor. 20 Ağustos'ta Ansteel’in, Devlete ait Varlıkları Denetleme ve İdare
Komisyonu ile Liaoning Eyaleti Hükümeti tarafından ortaklaşa yayınlanan ve
Bengang'ın %51 hissesini şirkete ücretsiz olarak devretmeyi kabul eden bir
bildirim aldığı ifade ediliyor. Şirketlerin, 2005 yılında Anbeng Group'u
kurduğu, ancak fiili birleşmenin duraklatıldığı ve projenin “kâğıt üzerinde”
kaldığı kaydediliyor. Yavaşlamanın nedenlerinden birinin, Bengang'ın eyalette
devlete ait bir çelik üreticisi olması ve Ansteel'in merkezi olarak kontrol
edilmesi nedeniyle birleşmenin yerel hükümet çıkarları gibi hassas konuları
içermesi olduğu ifade ediliyor. Hükümetin, endüstri konsolidasyonu için baskı
yaptığı ve farklı mülkiyetlerin artık birleşme ve satın almalar için bir engel
olarak görülmediği belirtiliyor. Ansteel, Baowu, Shagang, Jianlong gibi önde
gelen Çinli üreticilerin, hükümetin 2025 yılına kadar çelik kapasitesinin
çoğunu ana üreticiler etrafında yoğunlaştırmayı amaçladığı göz önünde
bulundurularak, satın alma çabalarına devam edecekleri aktarılıyor. Daha küçük
üreticilerin kademeli olarak devre dışı bırakılacağı rapor ediliyor. Bu yılın
başlarında Ansteel’in, 2025 yılına kadar 70 milyon ton/yıl ham çelik
kapasitesine ulaşmayı planladığını duyurduğu; 2020'de Ansteel ve Bengang'ın
toplam üretiminin 55,55 milyon ton olduğu kaydediliyor. Worldsteel'e göre, yeni
şirketin Baowu'dan sonra (2020'de 115,29 milyon ton) Çin'deki en büyük ikinci
çelik üreticisi olacağı vurgulanıyor. ( Metal Expert, 23 Ağustos 2021 )
BlueScope Yüksek
Fırın Yatırımına Devam Ediyor, Kömüre Alternatif Arayışında
Avustralyalı çelik üreticisi BlueScope Steel, Port Kembla
Steelworks’te bulunan 6 No’lu yüksek fırının yenileme çalışmalarına yönelik çok
aşamalı bir sermaye yatırımı değerlendirme sürecinin bir parçası olan ön
fizibilite çalışmasının iyi bir şekilde ilerlediğini ve 2022 mali yılının ilk
yarısında daha fazla gelişmenin bildirileceğini açıkladı. Ön fizibilite
çalışması bu yılın Şubat ayında başlamıştı. Yaklaşık 700-800 milyon $ olarak
tahmin edilen sermaye 2023-2025 mali yılında harcanacak. Şirketin açıklamasına
göre, bu ön fizibilite çalışması BlueScope’un iklim stratejisiyle uyumlu. Sera
gazı salımı yoğunluğunu azaltmaya yönelik mevcut en son teknolojiler, projenin
ayrılmaz bir parçası olarak değerlendiriliyor. BlueScope, 2050 yılına kadar
sera gazı salımını sıfıra indirmeyi hedefliyor. Şirketin Genel Müdürü ve CEO’su
Mark Vassella, BlueScope’un iklim değişikliği konusundaki kısa vadeli planı
için önümüzdeki beş yıl içinde 150 milyon $ tahsis edileceğini belirtti. 6
No’lu yüksek fırın, 5 No’lu yüksek fırının faaliyet ömrü tahmini 2026 ve 2030
yılları arasında sona erdiğinde, Port Kembla Steelworks’ün gelecekteki konfigürasyonu
için bir seçenek olarak görülüyor. Öte yandan, BlueScope, toz haline getirilmiş
kömür yerine yüksek fırında biyokömür kullanımını araştırıyor. Şirket ayrıca bu
proje ve yüksek fırında hidrojen kullanımına odaklanan diğer projeler için hükümetten
kredi alma arayışında. ( SteelOrbis, 23 Ağustos 2021 )
Thyssenkrupp, Yüksek
Fırında Hurda Kullanımını Teşvik Eden Proje İçin Devlet Fonu Alacak
Almanya'nın önde gelen çelik üreticisi Thyssenkrupp ve
ortaklarının, çelik üretiminde karbon emisyonlarını azaltmayı amaçlayan bir
araştırma projesi için Kuzey Ren-Vestfalya (NRW) eyaletinden mali yardım
alacağı bildiriliyor. NRW yetkililerinin, Thyssenkrupp, TSR Recycling ve
VDEhBetriebsforschungsinstitut tarafından geliştirilen REDERS yenilikçi
projesine 6,4 milyon € tutarında mali yardım sağlamayı planladığı belirtiliyor.
Finansmanın, enerjinin rasyonel kullanımı, yenilenebilir enerjiler ve enerji
tasarrufu için devlet programının bir parçası olduğu kaydediliyor.
Thyssenkrupp'un basın açıklamasına göre, girişimin başarıyla uygulanması
halinde Thyssenkrupp Steel ve yan kuruluşu Huttenwerke Krupp Mannesmann'daki
CO2 emisyonlarının önemli ölçüde azalması bekleniyor. Mayıs ayında Thyssenkrupp
ve TSR Recycling, Duisburg merkezli yüksek fırınlarda daha fazla kullanılmak
üzere geri kazanılmış hurdalardan yapılmış yüksek kaliteli geri dönüştürülmüş
mamul üretmek için güçlerini birleştirdikleri kaydediliyor. ( Metal Expert, 24
Ağustos 2021 )
AMNS, Çelik Tesisini
Genişletmek ve Hindistan'da Yatırım Yapmak İstiyor
ArcelorMittal Nippon Steel (AMNS) Hindistan’ın, ülkedeki
çelik kapasitesini genişletmek ve yeni proje kurulumları için 100.000 crore INR
(13,46 milyar$) yatırım yapmayı planladığı haber veriliyor. Şirketin, Hazira
merkezli çelik tesisinin genişletilmesi için toplam yatırımın 50.000 crore (6,73
milyar$) kadarını yatırmayı planladığı belirtiliyor. Fonların ayrıca Gujarat'ta
güneş enerjisi, rüzgâr enerjisi ve hidrojen gazı üretimine gideceği ifade
ediliyor. Şirketin, 8,4 milyon ton/yıl kapasite sağlamak için mevcut darboğazdan
sonra uzun vadede Hazira merkezli çelik fabrikasının kapasitesini iki katına
çıkararak 18 milyon ton/yıla yükseltmeyi hedeflediği kaydediliyor. AMNS
Hindistan’ın, eyalette 12 milyon ton/yıl kapasiteli sıfırdan bir entegre çelik
tesisi kurmak için Mart ayında Odisha hükümetiyle bir mutabakat anlaşması
imzaladığı aktarılıyor. Şirketin, projenin geliştirilmesi için 50.000 crore
INR'lik bir yatırım planladığı belirtiliyor. ( Kallanish, 25 Ağustos 2021 )
Rusya Başbakanı
Mihail Mişustin Hidrojen Planlarını Onayladı
Rus hükümetinin, dört yıl içinde Asya ve Avrupa'ya hidrojen
üretimi ve ihracatını araştırmak için bir çerçeve onayladığı, ancak yüksek
üretim maliyetleri ve yenilenebilir kaynakların sınırlı mevcudiyetinin
kısıtlayıcı faktörler olabileceği ifade ediliyor. Hidrojen endüstrisinin
geliştirilmesi konseptinin, Rusya Başbakanı Mihail Mişustin tarafından
onaylandığı ve devletin 2024 yılına kadar yılda 1 milyon ton hidrojen ile
başlayan hidrojen ve 2035 yılına kadar yılda 7 milyon ton hidrojen ihracatını
hedeflediğini ve 2050 yılına kadar yılda 33 milyon ton ihracat gibi daha uzun
vadeli bir hedef koyduğu belirtiliyor. Mevcut durumda, hidrojen üretimi için
tercih edilen teknolojinin netlik kazanmadığı, ancak başlangıçta Rus
üreticilerin, doğal gaz yoluyla, karbon yakalama ve elde edilen karbonla ilgili
depolama teknolojisi ile üretilen 'mavi' hidrojen üretmesinin muhtemel
göründüğü ifade ediliyor. ( SteelGuru, 25 Ağustos 2021 )
JSW Steel 2030 Karbon
Emisyonu Hedefini Belirledi
Hindistan'da yerleşik özel çelik üreticisi JSW Steel’in,
çelik sektörü emisyonlarını azaltmak için artan baskının sonucunda, 2030'da
karbon emisyonlarını geçen yıla kıyasla % 23 oranında azaltma hedefi
belirlediği ifade ediliyor. Hedefin, üretilen her bir ton çelik başına 1,95 ton
CO2 eşdeğeri (tCO2e) olduğu ve JSW'nin Vijayanagar, Dolvi ve Salem çelik
tesislerinden gelen doğrudan ve dolaylı emisyonları içerdiği belirtiliyor.
Ayrıca, söz konusu hedefin, Uluslararası Enerji Ajansı'nın (IEA) Hindistan
çelik sanayii için 2050 yılına kadar demir ve çelikten kaynaklanan karbon
emisyonlarında yüzde 60'lık bir azalma öngören sürdürülebilir kalkınma
senaryosunu izlediği bildiriliyor. JSW'nin 2030 hedefinin, aynı zamanda,
Hindistan'ın bu dönem boyunca toplam emisyonları % 30-35 oranında azaltma hedefini
aşarak, 2005 yılına göre yüzde 42'lik bir kesintiyi temsil ettiği kaydediliyor.
Çelik sanayiinin, küresel olarak en çok karbon yayan kaynaklardan biri olduğu
kabul ediliyor. Dünyanın en büyük çelik üreticisi Çin, emisyonları azaltmak
için üretimi kısıtlarken, küresel çelik üreticilerinin, Dünya Çelik Derneği’nin
(WSA) ve kar amacı gütmeyen kuruluş olan ResponsibleSteel’in, çelik sanayiinin
sıfır emisyona giden yolu için bilime dayalı hedefleri benimsemek adına bir
dizi tavsiye yayınladığı belirtiliyor. ( Kallanish, 26 Ağustos 2021 )
Türk Yassı Çelik Sektörü,
Üç Yılda İç Pazarın Tüm Talebini Karşılamayı Hedefliyor
Devletlerin ekonomiyi canlandırma adına yaptıkları
girişimler ve imalat sanayindeki hareketlilik, demir-çelik sektörünün
büyümesinde önemli rol oynuyor. Aşılanmanın yaygınlaşması ve sac kullanan
sektörlerin üretimlerindeki artış yassı çelik üretimini de olumlu etkiliyor.
Yassı ürünlerdeki yüksek talep üretici firmaların, mevcut kapasitelerini
artırıp modernizasyon çalışmalarına ve yeni yatırımlar gerçekleştirmesini
sağladı. Sektörde hedef büyük. Gelecek 3 yıl içerisinde kapasitelerin
artmasının yanı sıra yüksek teknoloji gerektiren ve katma değerli üretime
yönelik yatırımların devreye girmesiyle birlikte iç pazarın ihtiyacı tamamen
yerli sanayici tarafından karşılanacak.
Sektör yetkilileri, Türkiye’nin ihtiyacını fazlasıyla
karşılayabilecek yassı ürün üretimine imkân sağlayacaklarını söyleyerek,
"Mevcut üretime ek olarak ürün çeşitliliğine ve yüksek katma değerli ürün
üretimine yönelik çalışmalar hızlandı” diyor. 2021 yılının ikinci yarısı
itibariyle yassı ürünlerde yeni kapasitelerin devreye girdiğini söyleyen
uzmanlar, bu ürün grubunda ithalatın önüne geçileceğini ve fazla ürünlerinde
ihracata aktarılacağını vurguluyor. Üç yılda 10 milyon ton yeni kapasite
devreye girecek Çelik sektörünün talepteki yüksek oranlı artış sebebiyle, dünya
ölçeğinde yassı ürünlerde yaşanan arz yetersizliğini dengelemek için 2020’nin
ikinci yarısından itibaren yurtiçi talebin karşılanmasına öncelik verdiğini
dile getiren TCÜD Genel Sekreteri Veysel Yayan, 2021 yılının eylül ayı itibari
ile MMK’nın kapasitesinin devreye alınmasıyla yıllık ilave 2 milyon ton sıcak
hadde ürünü piyasaya arz edilmiş olacak. Ayrıca 2022 yılının ortalarından
itibaren sonraki üç yıl içerisinde 10 milyon tonun üzerinde yeni kapasitenin
devreye girmesiyle, kapasite yetersizliği konusundaki tartışmalar tümüyle
ortadan kalkacak ve gerek ithal ikamesi gerekse ihracat açısından yeni imkanlar
oluşacak" dedi.
Yeni nesil ürünler konusunda pazardan gelen talepleri
değerlendirip fizibilite çalışmaları yaptıklarını belirten Çolakoğlu Metalurji
Satış ve Pazarlama Direktörü Gökhan Erdem, "Çolakoğlu Metalurji olarak
yılda 3 milyon ton sıcak sac ve yaklaşık 1 milyon ton inşaat çeliği üretimi
gerçekleştiriyoruz. Sıcak sac üretim kapasitesini 4,5 milyon ton/ yıl
seviyesine çıkaracak yatırımlarımız sürüyor. Bu yatırımlar tamamlandığında hem
iç piyasa talebini karşılayacağız hem de ihracatımızı artıracağız" dedi.
Sektörün önde gelen üretici firmalarından Borçelik, yüksek
katma değerli malzemeleri üreterek hem globalde hem de iç pazarda talebi
karşılamaya yönelik adımlar atıyor. Üretimini bu hedef doğrultusunda
gerçekleştiren Borçelik, bunu sağlamak adına geleceğin yeni nesil ürünlerini
geliştirmeye ve Endüstri 4.0 dönüşümüne odaklanıyor. Üretim hacmine değil
ürünlerde farklılaşmaya yönelik yatırımlar gerçekleştirmeye yoğunlaştıklarını
belirten Borçelik Genel Müdürü Kerem Çakır, "İç piyasada otomotiv, beyaz
eşya, ısıtma-havalandırma, yapı-inşaat ve makine sanayii gibi ihracatımızın
omurgasını oluşturan lokomotif sektörlerin önemli hammadde girdilerini tedarik
ediyoruz. Üretim kapasitemizi artırarak iç piyasada müşterilerimizin sac
ihtiyacının tamamını karşılamayı hedefliyoruz" diyor.
Sektörün işbirliği gerçekleştirdiği otomotiv, makine, beyaz
eşya, savunma sanayi, gemi inşa, enerji ve elektronik sektörü gibi lokomotif
sektörlerde yaşanan gelişmeler büyümeyi doğrudan etkiliyor. Haziran sonu
itibarı ile otomotiv sektöründe üretim geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 23,
beyaz eşya sektöründe ise yüzde 51 arttı. Bu olumlu durum doğal olarak sektörün
büyüme ivmesini hızlandırıyor. Çelikçiler, üretimde kapasite artışına giderken
ihracatta da yeni pazarlar elde ediyor. Özellikle Çin’in kendi iç talebini
karşılamak için geri çekildiği Uzak Doğu, Güney Asya, Güney Amerika
pazarlarında ihracat payını artırmayı ve kalıcı olmayı hedefliyor. Demir-çelik
sektöründe 2018’de başlayan korumacılık önlemleri Türk çelik sektörünün AB ve
ABD gibi iki önemli ihracat pazarında kan kaybına yol açtı. Sektör bu süreçte
alternatif pazarlara odaklanarak iki pazarda yaşadığı kan kaybının önüne geçti.
2021 yılının ilk yarısında çelik sektörü, yaklaşık 7,6
milyon tonluk sac üretimi gerçekleştirdi. Sektör ilk yedi ayda 1,1 azalış ile
3,3 milyon tonda ihracat yaptı. 2021 yılında ihracatın üretimdeki payı yüzde 37
seviyesine ulaştı. 2021 yılında en fazla ihracat yapılan ilk 5 ülke: İtalya,
İspanya, ABD Romanya ve Belçika olurken, ağırlıklı olarak AB ülkeleri ön
planda. Ancak sektör her yıl 50’den fazla ülkeye ihracat yapmakta, Asya’dan
Afrika’ya, Güney Amerika’dan Orta Doğu’ya kadar tüm bölgelere ürünlerini
gönderiyor. Bu yönü ile yassı çelik sektörünün ihracatta mevcut olan tüm
imkânları değerlendiriyor. (Dünya, 26 Ağustos 2021 )
Yorumlar
Yorum Gönder