Worldsteel: Çelik Talebindeki Toparlanma Güçlenirken, Jeopolitik Belirsizlikler Görünümü Etkiliyor
Worldsteel: Çelik
Talebindeki Toparlanma Güçlenirken, Jeopolitik Belirsizlikler Görünümü
Etkiliyor
21 Nisan tarihinde açıklanan Dünya çelik Derneği’nin
(worldsteel) 2017 ve 2018 yıllarına dair Kısa Vade Görünüm Raporu’nda 2017
yılında küresel çelik talebinin, geçtiğimiz yılki % 1,0 oranındaki büyümenin
ardından % 1,3 oranında artışla 1 milyar 535.2 milyon tona ulaşacağı
öngörülüyor. 2018 yılında ise küresel çelik talebinin % 0,9 oranında büyüyerek
1 milyar 548,5 milyon tona yükseleceği tahmin ediliyor. Görünüm ile ilgili
görüşlerini dile getiren Dünya Çelik Derneği Ekonomi Komitesi Başkanı T.V
Narendran, Çin’deki talep artışı ile birlikte 2016 yılında çelik talebinin
beklenenden daha güçlü toparlandığını belirtti.
Gelişmiş ekonomilerdeki toparlanmanın devam etmesi ve
gelişmekte olan ülkelerde hızlanan büyüme ivmesi ile birlikte 2017 ve 2018
yıllarında çelik talebinde konjonktürel bir artış beklendiğini ifade eden
Narendran, Rusya ve Brezilya’nın ekonomik resesyondan çıkmasını
öngörüldüklerini, ancak küresel çelik talebinin % 45’ini teşkil eden Çin’in,
kısa süreli artışın ardından daha düşük büyüme oranlarına döneceğini tahmin
ettiklerini dile getirdi.
Küresel ekonomi güçlenirken, belirsizlik artıyor
Küresel resesyon riskinin azalması ve bölgelerin çoğunda
ekonomik performansın artmasına rağmen bazı jeopolitik riskler belirsizlik
teşkil ediyor. ABD’nin ticaret politikası ile ilgili belirsizlikler, Brexit,
Avrupa seçimlerinde giderek artan popülizm dalgası, küreselleşmeden kaynaklanan
olası tehditler ve giderek yaygınlaşan milliyetçilik baskısı altında serbest
ticaret, yatırım ortamındaki belirsizliğe yeni bir boyut kazandırıyor.
Petrol ve diğer emtialar Petrol fiyatlarının 2016 yılında
yükselmesi, petrol üreten ülkelerin mali konumlarını destekledi. 2017-18
döneminde petrol fiyatlarının ılımlı bir artış göstermesi, ancak OPEC’in petrol
üretim kısıntılarını kabul etmesine rağmen 2010- 2012 döneminde petrol
fiyatlarında görülen yüksek seviyelere ulaşması mümkün görünmüyor.
Otomotiv sektörü yavaşlarken, inşaat sektörü toparlanabilir
Gelişmiş ülkelerdeki tüketim odaklı toparlanma, düşük petrol
fiyatları ve bazı ülkelerde otomobil alımlarını destekleyen hükümet programları
sayesinde otomotiv sektörü, kilit çelik tüketen sektörler arasında en yüksek
performansı gösteren sektör oldu, ancak söz konusu seyrin zirveye ulaşarak
yavaşlaması bekleniyor. Küresel çelik tüketiminin % 50’sini oluşturan inşaat ve
altyapı sektörü, gelişmekte olan ekonomilerde şehirleşme faaliyetleri ile çelik
talebini artıran başlıca sektör olurken, gelişmiş ekonomilerde faaliyetler 2008
mali krizinin ardından yavaşladı. Söz konusu durumun, toparlanan ekonomik
koşullarla AB’de artan inşaat faaliyetleri ve ABD’nin potansiyel altyapı
yenileme girişimleri ile değişeceği öngörülüyor.
Çin’de talebin yavaşlaması Çin ekonomisinin ekonomik
dengelenme ve reform gündemi, 2016 yılının ilk yarısına kadar devam etti, ancak
hükümetin ekonomideki gerileme hızını yavaşlatmak amacıyla öne sürdüğü
canlandırıcı önlemlerle yarıda kesildi. Yeni önlemlerle birlikte altyapı
yatırımlarında ve konut piyasasında kısa süreli bir canlanma yaşandı, söz konusu
canlanma çelik ve diğer emtialara yönelik talebi artırdı. Sonuç olarak 2016
yılında Çin’in çelik talebi % 1,3 oranında büyüdü. Çin’in ekonomik görünümü
istikrarını sürdürmesi ve 2017 yılının başlarında güçlü çelik talebinin devam
etmesine rağmen, söz konusu seyrin, hükümetin gayrimenkul politikasını yeniden
sıkılaştırması nedeniyle kademeli olarak yavaşlaması öngörülüyor.
2017 yılında Çin’in çelik talebinin sabit kalması ve 2018
yılında % 2 oranında azalması bekleniyor. Gelişmiş ekonomiler Güçlü ekonomik
temeller, mali canlanma ile ilgili yeni açıklanan önlemler ve artan altyapı harcamalarından
yararlanan ABD’nin, 2017-2018 döneminde gelişmiş ülkeler arasında büyümenin
başını çekmeye devam etmesi bekleniyor. Ancak, petrol fiyatlarındaki
toparlanmaya rağmen, şist üreticilerinin artan verimliliği göz önünde
bulundurulduğunda petrol ve doğalgaz sektörlerine yönelik yatırımlardaki
toparlanmanın sınırlı olabileceği tahmin ediliyor. Diğer taraftan olumlu
gelişmelerle birlikte AB’de ekonomik toparlanma güçleniyor.
Avro bölgesinde para politikasının, 2017 yılında mevcut
seyrini sürdürmesi beklenirken, mali sıkılaştırmanın giderek güçlenmesi ya da
deflasyon riski öngörülmüyor. Siyasi istikrarın devam ettirilmesi durumunda,
yatırımların artması ve dolayısıyla ekonomik toparlanmanın ivme kazanması
bekleniyor. Düzelen küresel ekonomi ve zayıf yen ile desteklenen Japonya’nın
çelik talebindeki toparlanmanın istikrarlı olacağı tahmin ediliyor. Gelişmiş
ekonomilerde çelik talebinin 2017 yılında %0,7, 2018 yılında ise % 1,2 oranında
artış göstermesi öngörülüyor. Gelişmekte olan ekonomiler Yapısal sorunlar ve
emtia fiyatlarındaki düşüş ile baş ederek istikrar kazanmakta olan Rusya ve
Brezilya ekonomilerinin 2017 yılında ılımlı büyümesi bekleniyor. Rusya
ekonomisinin, yapısal reformların etkisinin görülmeye devam etmesiyle birlikte
2018 yılında büyümeye devam edeceği öngörülürken, bazı banknotların tedavülden
kaldırılması şokunun ardından Hindistan ekonomisinin, nispeten zayıflayarak da
olsa büyümeye devam etmesi tahmin ediliyor. ASEAN ülkelerinin, 2017-18
yıllarında güçlü büyümesi bekleniyor. Ancak bölgenin, ABD’nin faiz artırımıyla
ve doların değer kazanmasıyla ilişkili olan kur dalgalanmalarına karşı
kırılganlığı devam edecek. Dünya çelik talebinin % 30’unu teşkil eden Çin hariç
gelişmekte olan ekonomilerde çelik talebinin, 2017 yılında % 4,0, 2018 yılında
ise % 4,9 oranında artacağı tahmin ediliyor. ( TÇÜD, 24 Nisan 2017 )
Yorumlar
Yorum Gönder